Türkiye'de Gezilecek Yerler
Turistik Gezi Listeleri

Oscar 2023 Kazananları

Oscar 2023 Kazananları

Tüm dünyanın merakla beklediği 95.Oscar Ödülleri’nin kazananları belli oldu! Bu liste özellikle ne izlesem ne izlesem derken tüm vaktini film bulmaya çalışarak geçirenlere ilaç gibi gelecek! 😄
-
-
-
-
-

Seyahat Listesi

Seyahat Listesi

Bahar aylarına giriş yaptık ve havalar iyi oldukça ufak tefek bir iki günlük kaçamaklar yapılmaya başlandı. Belki de bazıları yaz tatil planları da yapmaya başladı. Peki tatile giderken valiz hazırlama konusunda ne kadar iyisiniz? Siz de hep arkanızda bir şeyler bırakıp mı gidiyorsunuz? 😃 Tatile giderken mutlaka hep bir şeyleri ardımızda bıraktığımız için  bu liste sizlere kolaylık sağlayacak!

İpek Yolu'nun Türkiye Güzergahı

İpek Yolu'nun Türkiye Güzergahı

İnsanlık tarihi boyunca büyük önem taşıyan İpek Yolu, eski zamanların ticaret ağıydı. Tabii sadece ticaret ağı demek bu yol için az gelir. Yol o kadar geniş bir alana yayılmıştı ki bu yolda dinler, kültürler de sentezleniyordu. Yenilikler bu yol sayesinde dünyaya yayılıyordu. E haliyle bu kadar geniş bir yol her zaman önemli bir konumda olan ülkemizden de geçiyordu.
Konumu dolayısıyla her zaman büyük bir öneme sahip olan şehrimiz. İpek Yolu'nun liman hatlarından biri olan Antakya ve İskenderun limanına ev sahipliği yapmaktaydı.
Türkiye'nin liman bağlantılarından birini sağlayan Mersin de İpek Yolu hala kullanılırken Batı'yla ulaşımı sağlayan limana sahipti.
Mezopotamya'nın merkez şehirlerinden biri olan Gaziantep, İpek Yolu'nun limanlara giden güzergahı üzerinde bulunuyordu.
İpek Yolu'nun Batı'ya ulaşmak için kullandığı limanlar güzegahında bulunan bir şehrimizdi.
Bu ticaret yolunun Batı bağlantılarından biri de İzmir şehriydi.

Türkiye'de Yanardağlar

Türkiye'de Yanardağlar

Son yıllarda hem ülkemizde hem dünyada birçok felaket gerçekleşmeye devam ediyor. Daha geçtiğimiz günlerde Endonezya’da Merapi yanardağı patladı. Peki bizim ülkemizde aktif bir volkan var mı? İşte Türkiye'deki aktif volkanların listesi!
3.917 metre yüksekliği, bulutları delen karlı zirvesi ve ihtişamlı görünümü ile Erciyes Dağı, Türkiye'nin gözdelerinden.
Yüzyıllar boyunca medeniyetlerin beşiği olmuş Adıyaman'da, mistik havasıyla ziyaretçilerini etkisi altında bırakan bir yer...
Türkiye'nin en büyük dağı olan Ağrı Dağı 5.137 metre yüksekliğe sahiptir ve her mevsim karlıdır. Kampçılık, doğa yürüyüşleri ve tırmanış gibi aktivitelerin de merkezlerinden biridir.
Yamaç paraşütü verimliliği açısından dünyada ilk üçte, Türkiye'de ise ilk sırada yerini alan Hasan Dağı görülmeye değer gezi noktalarından biridir. Ayrıca Türkiye'nin aktif volkanlarından biridir.
Sönmüş bir volkan olan Süphan dağı, Anadolu'nun Büyük Ağrı ve Cilo dağından sonra üçüncü yüksek dağıdır.
Türkiye'nin aktif sayılacak bir volkanı olan Tendürek Dağıi Ağrı sınırları içinde bulunur.

Tosun Paşa’nın Mekânları

Tosun Paşa’nın Mekânları

Yeşilçam’ın klasiklerinden biri olan Tosun Paşa filminin hikayesi İskenderiye’de geçiyor olsa da film tümüyle İstanbul'da çekildi. Filmin iç ve dış çekimlerinin yapıldığı mekanları sizin için derledik.
Simenoğlu Köşkü, Türk sinema tarihine adını yazdıran birçok Yeşilçam filmine ev sahipliği yapan bir yapı. Samimiyetiyle içimizi ısıtan, kah güldürüp kah ağlatan yeşilçam sahnelerine tanıklık eden Simenoğlu Köşkü, İstanbul Yeşilköy'de istanbul caddesi üzerinde konumlanıyor. Neşeli Günler, Tosun Paşa ve Süt Kardeşler, Simenoğlu Köşkü'nde çekilen filmler arasında. Simenoğlu Köşkü, nostalji sevenler için İstanbul'da gezilecek yerlerden bir tanesi.
Osmanlı döneminin son hıdivi Abbas Hilmi Paşa tarafından 1907 yılında yaptırılan Hıdiv Kasrı boğazın en güzel yerlerinden birinde yeşillikler içerisinde bir mekan. Kasrın tarihi dokusunun yanı sıra içerisinde bulunduğu koru da görülmeye değer. Hıdiv Kasrı içerisinde Beltur tarafından işletilen bir restoran da bulunuyor.
Sait Halim Paşa Yalısı, 19. Yüzyılda İstanbul’un Yeniköy ilçesinde inşa edilen ve adını eski Osmanlı Sadrazamı Sait Halim Paşa’dan alan bir yalı. Birçok sinema filmine ev sahipliği yapan Sait Halim Paşa Yalısı, iç ve dış mimari dokusu ile buram buram tarih kokuyor. Yalı bazı dönemlerde restore edilmiş olsa da aslı bozulmamış. Günümüzde söz, nişan, düğün gibi davetli etkinlikler için kiralanabilen Sait Halim Paşa Yalısı’na turistik amaçlı ziyaretçi kabul edilmiyor. Tarihi yalıda yalnızca her Pazar 10.00-13.00 saatleri arasında muhteşem deniz manzarası eşliğinde rezervasyonlu kahvaltı hizmeti veriliyor.
Küçüksu Kasrı, İstanbul’da gezilecek yerler arasında olan ve Beykoz ilçesine bağlı Küçüksu semtinde yer alan bir yapı. Anadolu Hisarı’nın göz kamaştıran tarihi yapılarından biri olan Küçüksu Kasrı tarihi, ilk olarak I. Mahmut zamanında iki katlı ahşap bir saray olarak inşa edildiği döneme dayanıyor. Sultan Abdülmecit ise ahşap yapıyı yıktırarak yerine 19. Yüzyıl mimari sanatının kullanıldığı Küçüksu Kasrı’nın günümüzdeki halini inşa ettiriyor. Osmanlı döneminde ‘Bağçe-i Göksu’ adıyla bilinen bölgede bulunan Küçüksu Kasrı’nda mutfak ve yatak odası bulunmuyor; çünkü padişahlar burayı has bahçeleri ve av köşkü olarak kullanıyorlar. Cumhuriyet Dönemi’nde Devlet Konuk Evi olarak varlığını sürdüren Küçüksu Kasrı, 1996 yılında müze-saray olarak ziyarete açıldı. Sosyal tesisinde muhteşem deniz manzarası eşliğinde keyifli vakit geçirme imkânı sunan ve tarihe bir kapı aralayan Küçüksu Kasrı nerede, Küçüksu Kasrı giriş ücreti, Küçüksu Kasrı Sosyal Tesisi ve kahvaltı hizmeti ile ilgili ihtiyacınız olan bilgiler detay sayfasında.
Emirgan Korusu, İstanbul Boğazı kıyısında yer alan ve mis gibi havası ve doğası ile özellikle bahar aylarında İstanbul’da gezilecek yerler arasında ilk sıralarda yer alan bir güzellik. Emirgan Parkı olarak da bilinen koruya Nisan ayında giden ziyaretçileri tertemiz havasının yanında muhteşem bir görsel şölen bekliyor; zira İstanbul’da lale mevsimi en güzel Emirgan Korusu’nda yaşanıyor. İçerisinde bulunan gölet ve şelalelerin ayrı bir güzellik kattığı koruda yürüyüş ve koşu parkurları da bulunuyor. Emirgan Korusu çocuklu ailelerin de keyifle ve rahatlıkla vakit geçirebileceği bir alana sahip. Çok sayıda piknik masasının bulunduğu bölgede aileler yeşilin ve doğanın tadını çıkarırken, çocuklar da çevrede bulunan oyun alanlarında keyifle vakit geçirebiliyor. Koru içerisinde ziyaretçilerin ilgisini en çok çeken yerlerden biri de Boğaz manzaralı seyir terasları. Emirgan hatırası fotoğraf çekinmek isteyenler için oldukça ideal.
Yeşilçam’ın parlayan filmlerinden Tosun Paşa’nın çöl sahnesi nerede çekildi dersiniz? Kuzey Afrika’daki Büyük Sahra? Afrika Kalahari Çölü mü yoksa? Neyse ki ülkemizde çölü andıran kumsalıyla birbirinden güzel plajlarımız var. Tosun Paşa’nın çekildiği Ağaçlı Plajı da bunlardan biri. Ağaçlı Plajı, adı söylendiğinde ilkin deniz, kum, Güneş ve orada eğlenen insanların hayalini akla getirse de sanıldığının aksine denize girenleri uyarmak için jandarmanın devriye gezdiği bir hal almış zaman içinde. İstanbul’un Eyüp ilçe sınırları içinde yer alan Ağaçlı sahilinin denizine girmek tehlikeli ve yasak. Kömür ocaklarının ve İstanbul’un harfiyat döküm bölgelerinden biri olduğu günden beri sağlığa zararlı şartlara sahip. Şehirden uzaklaşmadan sakinlik ve huzur içinde deniz havası alıp piknik yapmak ve sabaha kadar sohbet etmek içinse oldukça ideal.

İstanbul'da Çocuklarla Gidebileceğiniz Ücretsiz Mekan Önerileri

İstanbul'da Çocuklarla Gidebileceğiniz Ücretsiz Mekan Önerileri

İstanbul'da çocuklarla birlikte keyifli vakit geçirebileceğiniz ücretsiz mekanlar burada!
İstanbul'da kültür, sanat ve bilim merkezi olarak varlığını sürdüren Hasanpaşa Gazhanesi, hem yetişkinler hem de çocuklar için ücretsiz katılım fırsatı sunulan bir çok etkinlik ve sergiye ev sahipliği yapıyor. İstanbul'da çocuklarla yapılabilecek aktiviteler arasında yer alan Müze Gazhane ziyaretinde çocuklar için en ilgi çekici olan yerlerin başında Çocuk Bilim Merkezi geliyor. Üç ana bölüm ve 24 sergi ünitesinden oluşan bilim merkezinde enerjiyi anlamak, enerjiyi kullanmak ve enerjinin iklim değişikliğine etkileri gibi temalar dikkat çekici ve eğlendirici konseptlerle ele alınıyor. Çocuk Bilim Merkezi'nde atölyelerin yanı sıra çocukların eğlenebileceği oyun alanları da bulunuyor. Çocuklar için yoga, drama atölyeleri, masal atölyesi, boyama atölyesi, çizim atölyesi, felsefe atölyesi ve müzik atölyesi gibi etkinlikler yer alıyor. Etkinlik afişleri Müze Gazhane resmi web sitesinde paylaşılıyor. Sınırlı kapasiteli olan bu etkinliklere katılım için Radar İstanbul mobil uygulaması üzerinden kayıt yaptırmış olmak gerekiyor.
Birbirinden renkli ve keyifli tasarımlara sahip uçurtmaları ve uçurtma yapımının öğretildiği atölyeleri ile çocukların İstanbulda eğlenerek zaman geçirebileceği bir yer Uçurtma Müzesi. Ülkemizin ilk ve tek, dünyanın ise 18 uçurtma müzesinden biri olan Mehmet Naci Aköz Uçurtma Müzesi, uçurtmaların sergilendiği iki ayrı salona, 850'ye yakın eseri ile uçurtma kütüphanesine ve 200 kişilik kapasiteye sahip uçurtma okuluna ev sahipliği yapıyor. Uçurtma müzesine girişler ücretsiz; fakat atölyeye katılan ziyaretçilerden yapılan uçurtmanın ücreti alınıyor. Pazar günleri kapalı olan ve 09.30-17.30 saatleri arasında hizmet veren müzeyi ziyaret etmek için resmi web sitesinde bulunan iletişim numarasını arayarak randevu oluşturmanız gerekiyor.
Gökyüzünün derinliklerini merak eden çocuklar için hayata geçirilen bir proje var sırada; El-Battani Uzay Evi. Okul öncesi, ilkokul ve ortaokul öğrencilerine astronomi ve uzay derslerinin yapıldığı merkezde aynı zamanda enerji verimliliği ve geri dönüşüm eğitimleri de veriliyor. Uzay evi girişinde çocuklara astronot kostümü giydiriliyor ve içeride uzay boşluğu ile ilgili uygulamalı eğitimler veriliyor. Kinect Uygulama ile Ay'a iniş alanı, döner illüzyonlar, kaotik sıvı küresi, ay küre uygulaması ve uzayda ağırlık simülasyonu, çocukların merkezde deneyimleyebileceği düzenekler arasında. Uzay atmosferine uygun teknoloji ve tasarımla donatılan El-Battani Uzay Evi, bilim ve uzay meraklısı çocukların İstanbul'da ücretsiz vakit geçirebileceği ender yerlerden bir tanesi.
İstanbul'un Fatih ilçesinde yer alan Yedikule Bahçe, çocukların toprağa dokunması ve bitki yetiştirmeyi deneyimlemesi için ücretsiz tarım atölyelerinin düzenlendiği bir bahçe. Kamelyalar, çocuk oyun parkı, hayvan barınakları, WC ve otopark, Yedikule Bahçe'nin sunduğu imkanlar arasında. Bahçede çocuklar için yapılan etkinliklerin başlıcaları tohum ekme, bahçe düzenleme ve hayvan besleme. Yedikule Bahçe'ye gelmeden evvel rezervasyon yapılması gerekiyor. Rezervasyon sırasında ziyaretçiler için bir kamelya ayrılıyor ve geldiklerinde ücretsiz semaver çay ikramı oluyor. Çayın yanında yiyecek tüketmek isteyenlerinse gelirken yanlarında getirmeleri gerekiyor; zira bahçede yiyecek satın alacak bir alan bulunmuyor.
Üsküdar Nakkaştepe Millet Bahçesi içerisinde bulunan Nakkaştepe Kapalı Oyun Salonu, 4-11 yaş grubu çocukların ücretsiz faydalanabileceği bir oyun alanı. İstanbul'un ilk millet bahçesi olma özelliği taşıyan Nakkaştepe Millet Bahçesi, çocukların spor hocası gözetiminde dört mevsim eğlenceli vakit geçirmelerine imkan sağlıyor. Her çocuğun günde bir seans kullanabileceği oyun alanında seans süresi 30 dk. 10.00-20.00 saatleri arasında açık olan oyun alanına çocuğun kimliği ve ebeveyn telefon numarası ile anında kolayca kayıt yaptırılıyor.
Müzikal, konser, tiyatro, çocuk tiyatrosu, sinema, söyleşi ve sergi gibi organizasyonların düzenlendiği Türkan Saylan Kültür Merkezi, Dinazor Müzesi'ne ev sahipliği yapıyor. Ücretsiz ziyaret edilen Dinazor Müzesi'nin yanı sıra merkezde yine girişlerin ücretsiz olduğu bir çocuk kütüphanesi, oyuncak müzesi ve kapalı oyun alanı bulunuyor. Gerçekleştirilecek etkinliklerin afişleri kültür merkezinin resmi web sitesinde yayınlanıyor. Dinazor Müzesi ve çocuklar için tasarlanan diğer alanlar haftanın her günü 08.30-17.00 saat aralığında ziyarete açık.
Çocukları ile doğa ile içiçe vakit geçirmek isteyen aileler için İstanbul'da bulunmaz bir fırsat Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi ve Keşif Bahçesi. Güvenilir ve korunaklı bir ortamda çocukların bitki çeşitliliğini yakından gözlemleyebileceği botanik bahçede çardaklı masaların bulunduğu bir piknik alanı ve içerisinde büyük bir kum havuzunun da olduğu bir çocuk oyun alanı yer alıyor. 09.30-16.00 saatleri arasında açık ve girişi ücretsiz olan Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi, Pazartesi günleri kapalı.
Hem çocukları hem de yetişkinleri gezerken tarihe yolculuğa çıkaran bir müze İtfaiye Müzesi. 1714 yılında kullanılan ilk çardaklı tulumbadan buharlı ve arabalı tulumbalara kadar birbirinden özel eserlerin sergilendiği müzede; askeri itfaiye kıyafetleri, mum fenerleri, yangın baltaları, bez sarnıç, deri kovalar ve İstanbul'da meydana gelen yangınlara ait bazı fotoğraflar da ziyaretçilere sunuluyor. 09.00-17.00 saatleri arasında ziyarete açık olan İstanbul İtfaiye Müzesi, pazartesi günleri hariç diğer günler hizmet veriyor.

Yarıyıl Tatilinde Türkiye'nin 3 Büyük Şehrinde Ziyaret Edebileceğiniz 6 Akvaryum

Yarıyıl Tatilinde Türkiye'nin 3 Büyük Şehrinde Ziyaret Edebileceğiniz 6 Akvaryum

Yarıyıl tatilinde küçük büyük herkes su altı dünyasını keşfe çıkıyor! Su altı canlılarını tanırken hem bilgilerinizi arttıracağınız hem de keyifli saatler geçireceğiniz Türkiye'nin 3 büyük şehri olan İstanbul, Ankara ve Antalya'da bulunan 6 dev akvaryumu sizin için listeledik. 
Su altı dünyasının en heyecan verici canlıları Aqua Vega'da! Dünyanın dört bir yanından getirilen deniz canlılarının bulunduğu 24 farklı akvaryumun birleşimi ile oluşturulan Aqua Vega'da 12.000 deniz canlısı bulunuyor. Ankara'da çocuklarla yapılabilecek aktivitelerden biri olan akvaryum ziyaretine ev sahipliği yapan Aqua Vega, Nata Vega Outlet AVM'nin -2. katında yer alıyor. Hafta içi 10.00-20.00, hafta sonu 11.00-21.00 saatleri arasında hizmet veren Aqua Vega'da 0-3 yaş ücretsiz ve çocuk, yetişkin ve çocuk sayısına göre aileler için oluşturulan paketler için ayrı ücretlendirmeler mevcut.
Deniz balıkları, tatlı su balıkları, timsahlar ve kaplumbağaların bulunduğu Deniz Dünyası'nda 150 türe ait 4000 adet balık barınıyor. Ankara'da yapılacak aktiviteler arasında bilhassa çocuklar için eğlenceli ve ilgi çekici olanların başında gelen akvaryum ziyareti, Keçiören Belediyesi Deniz Dünyası'nda pazartesi günleri hariç diğer günler 09.00-20.00 saatleri arasında yapılıyor. Deniz Dünyası'nın diğer akvaryumlardan farkı engelli çocuklara yönelik dokunma havuzlarının bulunuyor olması. Dokunma havuzlarında Koi balıkları barındırılıyor ve engelli çocuklarca beslenmesine izin veriliyor. Tesiste bulunan seminer salonunda ilköğretim öğrencilerine yönelik hazırlanan deniz canlıları ve su altı dünyası doğal yaşamı hakkında eğitici belgeseller yayınlanıyor. Akvaryuma girişler ÜCRETSİZ!
200'den fazla tür çeşitliliği ile 20000'den fazla canlıya ev sahipliği yapan Emaar Akvaryum ve Sualtı Hayvanat Bahçesi; tünel akvaryumu, nehirler ve şelaleler, ormanlar, Penguen Adası, Timsah Krallığı ve interaktif oyun alanı Hayal Adası bölümlerinden oluşuyor. Su samurları, kırmızı yanaklı kaplumbağalar, erkek kral timsah ve dişisi, otobur piranalar, dikenli vatozlar, örümcekler, iguanalar, bukalemunlar, vahşi piranalar, maymunlar ve rakunlar Emaar Akvaryum ve Hayvanat Bahçesi'nde görebileceğiniz canlılar arasında. Haftanın her günü 10.00-22.00 saatleri arasında açık olan Emaar Akvaryum ve Hayvanat Bahçesi'nde 0-3 yaş grubuna girişler ücretsizken, +3 ve yetişkinler için farklı ücretlendirmeler mevcut.
Dünya denizlerinde yaşayan balıkların bölgesel olarak ayrılarak, kültürel, coğrafi ve tarihsel özelliklerine göre temalandırılarak ziyaretçilere sunulduğu İstanbul Akvaryum'da 17000 canlı yaşıyor. Köpek balıkları ile dalış, balık besleme ve dalış, İstanbul Akvaryum'da yapılabilecek aktiviteler arasında. İstanbul Akvaryum’da denizaltı dünyasını çocuklar için daha da keyifli ve ilgi uyandırıcı hale getirmek için bilim atölyeleri, ekolojik atölyeler ve müzikaller düzenleniyor. Haftanın her günü 10.00-21.15 saatleri arasında açık olan akvaryuma girişler 0-2 yaş grubu için ücretsiz, çocuk ve yetişkinler içinse farklı ücretlendirme mevcut.
İstanbul'da sualtı dünyasının büyüleyici canlılarını keşfedeceğiniz bir diğer akvaryum da Sea Life Akvaryum Forum İstanbul. Köpekbalığı Krallığı, Kaplumbağa Hastanesi, Denizanası Topluluğu, Okyanus tüneli, Yağmur Ormanları, Resim Akvaryum ve Kaya Havuzları akvaryumdaki alanlar arasında. Haftanın her günü 10.00-19.00 saatleri arasında hizmete açık olan Sea Life Akvaryum ziyareti için online bilet alındığı ve 16.00'dan sonra giriş yapıldığı taktirde bilet fiyatında 35% indirim, 10.00-12.59 saatleri arasında giriş yapıldığı taktirde de %20 indirim uygulanıyor.
Türkiye’nin en büyük akvaryum komplekslerinden biri olan Antalya Aquarium, 131 metre uzunluğu ve 3 metre genişliği ile Türkiye’nin en büyük tünel akvaryumuna sahip. Antalya’nın şehir merkezi Konyaaltı Sahili’ne 70 metre uzaklıkta bulunan Aquarium, Antalya’da hem yetişkinler hem de çocuklar için keyifli bir aktivite yeri. Su altının gizemli dünyasını keşfedeceğiniz Aquarium’da; 40 tematik akvaryumun yanı sıra gerçek kardan kar topu yapıp eğlenebileceğiniz Snow World & Ice Museum (Kar Dünyası & Buz Müzesi) ve dünya denizlerini çok boyutlu sinema ortamında keşfe çıkacağınız Oceanride XD Cinema sizleri bekliyor. El ile vatoz ve biberonla balık besleme, Aquarium ziyaretçilerinin yapabileceği aktiviteler arasında. Kök balığı besleme şovunu seyretmek isteyenlerinse gitmeden önce ilgili telefon numarasını arayıp şov zamanını teyit etmesi gerekiyor. Aquarium’da komplekste ziyaret edilecek yer seçimlerine göre çocuk ve yetişkinler için farklı ücretlendirmeler yapılıyor.

En Ekonomik Kayak Merkezleri

En Ekonomik Kayak Merkezleri

Türkiye'de kayak sporu son yıllarda oldukça yaygınlaştı. Önceden sadece belli bir kesime hitap eden kış sporları artık pek çok kesimden insan tarafından ilgi görüyor. Bunun sebebi ülkemizde görece daha ekonomik kayak merkezlerinin hizmet vermeye başlaması diyebiliriz. En Ekonomik kayak tatili önerileri için listemizi inceleyebilirsiniz. 
Kış sporları severlerin son yıllardaki gözdesi Erciyes Kayak Merkezi. Kayseri şehir merkezine 25 kilometre uzaklıkta bulunan tesis misafirleri konaklama, restoran ve kış sporları açısından tatmin edecek şekilde tasarlanmış. Mekanik tesis ve pistler açısından oldukça gelişmiş bir kayak merkezi olmasının yanı sıra uygun fiyatlarıyla da diğer kayak merkezlerine göre cazip hale geliyor. ( ayrıntılı bilgi için: https://www.kayserierciyes.com.tr/) Mekanik tesis için çok sayıda bilet alarak fiyatı daha uygun hale getirebilir ve bu biletleri bir kış sezonu boyunca kullanabilirsiniz. Pistler kolay, orta ve zor olmak üzere her ziyaretçiye hitap edecek şekilde ayarlanmış. Çocuk oyun alanı, otopark, günlük ve aylık kiralık dolap hizmetleri de Erciyes Kayak Merkezinin cazip imkanlarından bazıları. Konaklama için dağ otellerini tercih edebileceğiniz gibi şehir merkezinde uygun fiyatlı otellerde kalarak servislerle kayak merkezine ulaşım sağlayabilirsiniz. Erciyes kayak merkezi Kayseri, Ankara ve çevre illerden günübirlik gelinebilecek güzel bir alternatif
Erzurum şehrinde yer alan Palandöken Kayak Merkezi 2011’deki 25. Dünya Üniversiteler Kış Oyunları'na ev sahipliği yapmasının ardından tüm dünyaya adını duyurmuş bir kayak merkezi haline geldi. Yılın nerdeyse 6 ayı kayak yapabilme imkanı bulunan merkez Erzurum Belediyesi tarafından işletiliyor. Bu nedenle fiyatlar daha makul. Merkezde konaklayabileceğiniz oteller bulunuyor. Fakat daha uygun fiyatlı bir tatil yapmak isterseniz şehir merkezindeki 2 ve 3 yıldızlı otelleri tercih edebilir şehir merkezine 4 kilometre uzaklıktaki Palandöken Kayak Merkezine rahatlıkla ulaşım sağlayabilirsiniz. Tatil günlerinde Erzurum Büyükşehir Belediyesi otobüsleriyle dağa ulaşım sağlanıyor fakat diğer günler sadece özel araçlarla dağa çıkabiliyorsunuz.
Çankırı ve Kastamonu arasında bulunan Ilgaz Dağı üzerine kurulu olan Ilgaz Kayak Merkezi Ilgaz Milli Parkı içerisinde yer alıyor. Küçük bir kayak merkezi olan Ilgaz kayak merkezinde 2 adet pist var. Konaklama için merkeze yakın 3 otelden birini seçebilir veya Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğüne ve Ankara üniversitesine ait olan iki ayrı tesiste kalabilirsiniz. Bununla birlikte Ilgaz Kayak Merkezi, Ankara, Kastamonu ve çevre illere yakın olmasından dolayı günübirlik gidilebilecek bir kayak merkezi.
Isparta ili sınırları içerisinde bulunan Davraz Kayak Merkezi kolay, orta ve zor seviyelerde 14 piste sahip. Mekanik anlamda gayet tatmin edici olan kayak merkezinde 3 adet telesiyej, kayarak çıkma imkanı sağlayan 1 adet T-Bar ve 300’er metrelik 2 adet babylift bulunuyor. Davraz Kayak Merkezi çevresinde bulunan 3 otelde konaklama imkanı olduğu gibi 8 km yakınında bulunan Çobanisa Köyü’nde bulunan pansiyonlarda da konaklayabilirsiniz. Davraz Kayak Merkezine 15 km uzaklıktaki Isparta şehir merkezi de konaklama için oldukça uygun fiyatlı otellere sahip. Kayak merkezinde kayak ekipmanları kiralayabilir kayak antrenörlerinden eğitim alabilirsiniz.
2016 yılından beri hizmet veren Denizli Kayak Merkezi, Denizli’nin Nikfer mahallesinde bulunuyor. Kayak Merkezi Denizli’ye 85, Tavas ilçesine 39 kilometre mesafede bulunuyor. Tesis Denizli Büyükşehir Belediyesi tarafından işletildiği için fiyatlar makul. Kayak takımı ve kayak kiralama ve kayak eğitimi gibi imkanlara da sahip olan merkezde konaklama için herhangi bir otel bulunmuyor. Bu yüzden Denizli veya Tavas otellerini tercih edebilirsiniz.
Muhteşem Karadeniz doğasının beyazla buluştuğu yer Zigana Kayak Merkezi. Nispeten küçük bir merkez olsa da havası ve muhteşem manzarasıyla görülmeye değer bir mekan. Zigana kayak merkezinde 1900-2500 metre yükseklikte kayak alanları bulunuyor. Buralara bir adet teleski bir adet babylift ile çıkış sağlanıyor. Tesiste bir adet kayak oteli bulunuyor. Bunun yanında konaklama sağlayabileceğiniz bungalov evler de var. Kayak merkezinde her türlü kayak ekipmanı kiralama imkanı da bulunuyor. Mekanik tesis kullanımı ve kayak ekipmanı kiralama ücretleri oldukça uygun. Zigana geçidine 3 km uzaklıkta bulunan tesis Gümüşhane’ye 60, Trabzon’a ise 120 km uzaklıkta.
Erzurum’da bulunan Konaklı Kayak Merkezi, Palandöken Kayak Merkezi kadar bilinmediğinden sakinlik sevenler için gayet ideal bir merkez. Konaklı Kayak Merkezi’nde ileri seviye için 3, başlangıç seviyesi için 2 pist ve toplamda 3 adet lift ile hizmet veriyor. Eğim oranı çeşitlilik gösterdiğinden her seviyeye hitap eden pistler bulunuyor. Şehir merkezine 22 kilometre mesafede bulunan tesiste kayak kiralama, satış, gişe hizmetleri, kafeterya, yemekhane, dinlenme ve servis üniteleri yer alıyor. Şehir merkezinden kayak merkezine tatil günlerinde Erzurum Büyükşehşr Belediyesine ait otobüslerle ulaşım sağlanabiliyor. Tatil günleri dışında ise sadece özel araçlarla gidilebiliyor.
İl özel idaresine bağlı bir işletme olan Hazarbaba Kayak Merkezi oldukça uygun fiyatlı kayak tatili yapmanıza imkan sağlıyor. Tesiste toplamda 3 km uzunluğunda 8 adet pist bulunuyor. Hem amatörler hem de profesyoneller için uygun kayma alanları mevcut. Tesise 6 km uzaklıktaki Hazar Gölü yakınlarında oteller bulunduğu gibi 30 dakika uzaklıktaki şehir merkezinde konaklayarak araçla kayak merkezine ulaşım sağlayabilirsiniz.
Sarıkamış Kayak Merkezi nerede? Sarıkamış Kayak Merkezi, sarıçam ormanları arasında yer amaktadır ve kış turizmi için şehrin önemli lokasyonları arasında bulunmaktadır. Şehir merkezine 55 km uzaklıkta bulunan merkez, dünyada nadir görülen kristal kar yapısına sahiptir. Türkiye'de kar yağışının başladığı ilk yerlerden olan Kars Sarıkamış'ta kristal toz karlar ilk günkü tazeliğini sezon boyunca korumaktadır. Sarıkamış merkez rakımı 2200'dür. Kaymak için gerekli ekipmanları kiralayabileceğiniz tesisler bulunmaktadır. Snowboard, kızak, doğa yürüyüşü yapabileceğiniz tesiste kafeterya ve konaklama için imkanlarınız mevcuttur. Sarıkamış kayak pisti için bilgi almak isteyenlere Sarıkamış Kayak Merkezi pist haritaları merkez içerisinde yardımcı olmaktadır. Sarıkamış Kayak Merkezi fiyatları; 1 çıkış için talep edilen ücret: 15 TL,10 çıkış için talep edilen ücret: 110 TL, 20 çıkış için talep edilen ücret: 200 TL, 50 çıkış için talep edilen ücret: 350 TL, 100 çıkış için talep edilen ücret: 580 TL, Günlük sınırsız kişi başı hafta içi talep edilen ücret: 90 TL, Günlük sınırsız kişi başı hafta sonu talep edilen ücret: 110 TL, Gece kayağı 17:00 – 20:00 saatleri arası sınırsız bilet için talep edilen ücret: 60 TL'dir. Kars Kayak Merkezi'nde gerekli ekipmanları kiralayabileceğiniz tesisler bulunmaktadır. Snowboard, kızak, doğa yürüyüşü yapabileceğiniz tesiste kafeterya ve konaklama için imkanlarınız mevcuttur. Bu tesis civarında Sarıkamış - Kars Kayak otelleri de bulunmaktadır. Sarıkamış Kayak Merkezi otelleri arasında oldukça uygun fiyatlı seçenekler de yer almaktadır. Sarıkamış otel fiyatları sizlere uygun fiyatlı keyifli bir kar tatili yaptıracaktır.

İstanbul’da Çocuklarla Gezebileceğiniz 10 Müze

İstanbul’da Çocuklarla Gezebileceğiniz 10 Müze

Müze gezmek daha çok yetişkinlere yönelik bir aktivite gibi düşünülse de ülkemizde çocukların da ilgisini çekebilecek pek çok müze bulunuyor. Üstelik müze gezmek çocukların hayal dünyalarını genişletirken aynı zamanda tarihi ve kültürel değerlerini öğrenmelerini sağlıyor. Özellikle İstanbul bu açıdan çok zengin bir şehir. Çocuklarınızla beraber kültür sanat etkinlikleri yapmayı düşünüyorsanız listemizi mutlaka inceleyin!
Haliç kıyısında 27 Bin metrekarelik bir alana kurulmuş olan Rahmi Koç Müzesi 1997 yılından beri hizmet veriyor. Özellikle 4 yaş üstü çocuklarınızla eğlenceli vakit geçirebileceğiniz müzede ulaşım, endüstri ve iletişiminin gelişimine dair önemli detaylara şahit olabilirsiniz. Müzede denizaltı, feribot, gemi, uçak, lokomotif ve tramvay modelleri gibi gerçek boyutlarda binlerce obje sergileniyor. Bunun yanında Bilimsel Araçlar, Fenerbahçe Feribotu, İletişim Araçları ve nostaljik otomobiller de çocukların en çok ilgisini çeken bölümler. Müzeyi gezmek için minimum 3 saat ayırmanız gerekiyor. Gezi sırasında müzede bulunan kafelerde mola verebilirsiniz. Rahmi Koç Müzesi Pazartesi günü hariç, Salı-Cuma: 10:00 – 17:30, Cumartesi-Pazar: 10:00 – 19:00 saatleri arasında ziyarete açık. Girişler Yetişkin 35₺- Öğrenci 15₺ olarak ücretlendiriliyor. Müzekart geçmiyor.
5 yaş üstü çocuklarınızın çok ilgisini çekecek bir mekan İstanbul İllüzyonlar Müzesi. Bu müzede hiçbir şey göründüğü gibi değil! Tepetaklak Oda, Sonsuzluk Odası, Ames Odası, Vortex Tüneli gibi farklı mekanları ve birbirinden ilginç illüzyonlarıyla gerçekten etkileyici bir deneyim yaşayacaksınız. İllüzyonlar Müzesinin fiyatları biraz pahalı. Bu yüzden belirli vakitlerde yapılan bir bilet alana bir bilet bedava kampanyalarını takip edebilirsiniz. Ücretlendirme şu şekilde: Yetişkin: 95₺, Çocuk (5-18 yaş): 60₺ Öğrenci:60₺, Aile Paketi( 2 yetişkin-2 çocuk) : 270₺
60 Bin metrekarelik alanıyla dünyanın en büyük minyatür parkı olma özelliğine sahip Miniatürk’te Türkiye’nin her yerinden çeşitli yapıların maketleri sergileniyor. Miniatürk, çocuklar ve gençler için eğlenceli bir mekan olmasının yanı sıra eserlerin yanındaki sesli rehberlik sistemi sayesinde yapılar hakkında kapsamlı bilgi sahibi olmalarını da sağlıyor. Bu sistem 9 farklı dilde hizmet verdiğinden yabancı turistler için de cazip bir yer haline geliyor. Yılın her günü 09.00-18.00 saatleri arası açık olan müzede 500 araç kapasiteli bir otopark bulunuyor. Tam bilet ücreti: 20 TL İndirimli: Öğrenci, Öğretmen, Polis ve Askeri Personel giriş bilet ücreti: 10 TL Yabancı (turist) ziyaretçi giriş bilet ücreti: 50 TL
İşte çocuklarınızın bayılarak gezeceği bir müze, Pelit Çikolata Müzesi. Bu müzedeki tüm eserler çikolatadan! Gerçek boyutlu bir çikolata ev, Nuh'un Gemisi, çikolatanın tarihini anlatan tablolar, devlet büyükleri ve sanatçıların çikolatadan büstler ve daha fazlası… ayrıca tabii ki müzeden çikolata yemeden çıkmıyorsunuz. Müzeye haftanın yedi günü de ziyaret edebilirsiniz. Müzeye ziyaret saatleri ise 10.00 – 16.00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz. Giriş ücreti (3 yaş üstü için): 60₺
Wox İllüzyon ve Oyuncak Müzesi adeta büyülü bir dünyanın kapılarını açıyor. Bu büyülü dünyaya çocuklar bayılıyor. İllüzyon odaları, çağları aşıp günümüze ulaşan oyuncaklar, eğlenceli Ropeplay oyun alanı ve özel günlerinizi güzelleştirecek PartyZone hepsi Mall of İstanbul Wox İllüzyon ve Oyuncak Müzesinde. Her gün 11:30 – 20:00 saatleri arasında ziyarete açık olan müzeye giriş ücretleri yetişkin 69₺, öğrenci 49₺
Beylikdüzü Yaşam Vadisi tesislerinde bulunan müze mumyalanmış binlerce deniz canlısı sergileniyor. Devasa büyüklükteki köpek balıkları, vatozlar ve orkinosların yanında farklı deniz canlılarını ve materyallerini görebilirsiniz. Ayrıca balık satın almak ve yemek için de uygun bir yer. Müzeye girişler ücretsiz.
Balmumu heykel denilince akla gelen ve tüm dünyada 21 şubesi bulunan Madame Tussauds artık İstanbul’da. İstiklal Caddesinde bulunan müzede bilim dünyasından siyasilere, oyunculardan sporculara pek çok ünlünün balmumu heykelini görebilirsiniz. Heykeller o kadar gerçekçi yapılmış ki adeta canlanıverecek gibi. Giriş ücretleri biraz pahalı ama internetten ucuza bilet bulmak da mümkün olabiliyor. Giriş ücretleri (13 yaş üstü): 95₺ Ziyaret Saatleri: 11:00 - 20:00 (Son giriş saati 19:00)
2003 yılında Sunay Akın tarafından kurulan müzede 1700’lü yıllardan günümüze kadar gelen oyuncaklar sergileniyor. Tarihi bir köşkte sergilenen oyuncaklar özellikle çocukların oldukça ilgisini çekiyor. Müzede oyuncaklar sergilenirken bir yandan da tarihe ışık tutuluyor. İnsanoğlunun aya ayak basışı, sanayi devrimi gibi tarihi olaylar oyuncakların diliyle anlatılıyor. Ayrıca müzede belirli tarihlerde etkinlik ve eğitimler de düzenleniyor. İstanbul Oyuncak Müzesi hafta içi sabah 09.30 ile akşam 18.00 arasında hafa sonu ise 09.30 ile 19.00 arasında ziyaret edilebiliyor. Oyuncak müzesi giriş ücretleri tam bilet 25 TL, indirimli bilet 15 TL'dir. Engelliler, 3 yaş altı çocuklar ücretsiz.
Planetaryum, gözlemevi ve deney ünitelerinden oluşan Sancaktepe Bilim Merkezi çocukların hem eğleneceği hem de öğreneceği bir merkez. Merkez haftaiçi randevulu okul grupları haftasonu ise bireysel ziyaretçiler tarafından ziyaret edilebiliyor. 2 saatlik seanslarda gezebileceğiniz merkezde rehberler eşliğinde sunumlar yapılıyor. Sancaktepe Bilim Merkezi bünyesinde sunulan tüm hizmetler ücretsiz.
İstanbul Sapphire Avm’de yer alan müze 1000 metrekarelik bir alana kurulu. Müzede 60 adet ünlü ismin balmumu heykelleri yer alıyor. Müzede ziyaretçilerin bilgilendirilmesi amacıyla video sunumları yapılıyor. Ayrıca rehberlerden de bilgi alabiliyorsunuz. Pek çok ünlü ismi adeta canlıymışçasına görmek isterseniz Sapphire Balmumu Müzesini mutlaka gezmelisiniz. Giriş ücretleri yetişkinler için 30 TL, öğrenci ise 20 TL.

Uygun Fiyatlı Termal Oteller

Uygun Fiyatlı Termal Oteller

"Güzel bir kaplıca tatili yapmak aynı zamanda bütçemi de çok aşmamak istiyorum." diyorsanız sizin için listelediğimiz termal otellere göz atmalısınız.
May Thermal Resort & SPA, Afyonkarahisar’ın Sandıklı ilçesinde Hüdai kaplıcaları mevkiinde bulunmaktadır. 2015 tarihinde hizmete açılan otel, termal turizmin en popüler duraklarından olan Afyon’da sizlere şifalı suları ile dinlendirici bir tatil sunuyor. Bay ve bayanlara özel termal bölümlerinde çamur havuzları, Türk hamamı, ısıtmalı çocuk havuzları, sauna, buhar banyosu, tuz odası ve terapi odası bulunuyor. Bu imkanların yanı sıra termal keyfini ailecek yaşayabileceğiniz “Özel Termal Aile Banyoları” da bir seçeneğiniz olabilir. Bu termal terapi ünitesinde bazı hizmetler için ekstra ücretler alınmaktadır. Aqua bölümünde ise ortak kullanıma açık olan bir adet kapalı yüzme havuzu ve yaz dönemi için kaydıraklı açık havuzu mevcuttur. Afyon bölgesindeki oteller içerisinde uygun fiyatlı bir otel olan May Thermal Resort & SPA, tam pansiyon, yarım pansiyon ve sadece oda olmak üzere farklı konseptlerde hizmet vermektedir. Snack Bar ve Lobby’de ücretsiz içecek ve ikramlardan yararlanabileceğiniz “Sadece Oda” konseptini seçerek tatilinizi bütçenize uygun hale getirebilirsiniz. Rahat ve huzurlu bir termal tatil sunan May Thermal Otel’de bulunan Mini Club ve oyun salonlarında ise çocuklarınız da keyifli vakit geçirecektir. 2 kişi 1 gecelik fiyatları ise 1.320 ₺’den başlamaktadır. Değişen fiyat bilgileri için May Thermal’e ait 0272 533 50 50 numarası ile iletişime geçebilirsiniz.
Afyonkarahisar’da uygun fiyata konaklayabileceğiniz Afbel Termal & Spa Otel, 2019 yılında Afyonkarahisar Belediye İşletme Müdürlüğü iştiraki olarak kurulmuştur. Şık ve konforlu bir şekilde tasarlanan standart, süit ve VIP süit oda seçenekleri ile termalin başkenti Afyon’da şifalı suların tadını çıkarmaya hazır olun! Kadın erkek termal havuzları, Türk hamamında şifalı suların tadına varacak; SPA bölümlerinde ise klasik masaj, aroma terapi masajları, bali, thai gibi tedavi masajları ile benzersiz SPA keyfini yaşayacaksınız. Birbirinden lezzetli yemeklere sahip restoranı ise açık büfe konsepti ile ücretsiz kahvaltı hizmeti vermektedir.
Kütahya’nın Gediz ilçesinde bulunan Gediz Ilıca Termal Tatil Köyü, Gediz’e 13 km mesafede bulunuyor. Gediz Belediyesi tarafından işletilen tatil köyünde Erkek Aquapark, Kadın Aquapark, Hamam, Sauna, Jakuzi, Buhar Odası, Tuz Odası, Çocuk Oyun Odası ve Mescit imkanları var. Ilıca Termal Tatil Köyü’nde yılın 12 ayı otel ve sosyal tesis bölümü açık. Konaklama ücretleri oda başı olarak belirleniyor. Bir odada 4 kişi konaklayabiliyor. Odalarda her türlü mutfak araç gerecinin yanı sıra, jakuzi ve ufak bir termal havuz bulunuyor. Ilıca Termal Tatil Köyü’nde havuzlar ve hamam kadınlar ve erkekler için ayrı bölümlerde hizmet veriyor. Yaz, kış kullanım imkanı sağlayan açılır kapanır çatı sistemi ile Aquapark 12 ay hizmet verebiliyor. Aquaparktan hem otelde konaklayanlar hem de dışarıdan gelen günübirlik müşteriler ücretli bir şekilde faydalanabiliyorlar. Konaklayan müşteriler %50 daha az ücret ödüyorlar. Ilıca Termal Tatil Köyü’nün hamam bölümünde termal havuz, sauna, jakuzi buhar odası ve tuz odası bulunuyor. İsteğe bağlı olarak kese ve masaj hizmetleri de ücretli bir şekilde veriliyor. Ilıca Termal Tatil Köyüne şahsi aracınızla gidebileceğiniz gibi Gediz ilçe merkezinden saat başı kalkan araçlarla da ulaşım sağlayabilirsiniz. Gecelik oda fiyatı: ₺300 Aquapark: ₺35
Murat Dağı doğa içerisinde bungalov evlerde konaklayabileceğiniz, kayak yapabileceğiniz, kamp kurabileceğiniz ve termal sularında şifa bulabileceğiniz çok yönlü bir doğa harikası. 2312 metre yüksekliği ile Ege Bölgesinin en yüksek dağı olan Murat Dağı muhteşem doğasının yanı sıra son yıllarda yer altı kaynaklarıyla da termal turizm merkezi haline geldi. Murat Dağı Kayak merkezi içerisinde hizmet veren hamamlar sadece kış aylarında değil dört mevsim müşterilerini ağırlıyor. Murat Dağı’nın 45 derece sıcaklığa sahip suyu romatizma, deri, kadın hastalıkları, sinir ve kas yoğunluğu, sinir hastalıkları, eklem ve kireçlenme rahatsızlıklarının tedavisinde kullanılıyor. Murat Dağı Termal Turizm Merkezi’nde konaklamak için bungalov evler kiralayabilirsiniz. Evlerde termal banyolar var. Ayrıca evlerden bağımsız olarak Gediz Belediyesinin işlettiği kadınlar ve erkekler için ayrı olan termal havuzlardan da faydalanabilirsiniz. Belediye tarafından işletilen Murat Dağı Termal Turizm Merkezi’nde fiyatlar oldukça uygun.
Kütahya’nın Soğukçeşme ilçesinde bulunan Harlek Termal Otel Kütahya merkezine 27 kilometre uzaklıkta bulunuyor. 4 yıldızlı olan Harlek Termal Otel alkolsüz her şey dahil konseptiyle hizmet veriyor. Otel’de 2 adet Aqua parklı termal açık havuz, kadınlar ve erkekler için ayrı 2 adet Türk Hamamı bulunuyor. Havuz ve hamamlar 09:00-19:00 saatleri arasında kullanılabiliyor. Kapalı hamam ve havuz bayanlar için 08:00-14:00 baylar için 15:00-22:00 saatleri arasında kullanıma açık oluyor. Havuz ve hamamların tamamında 6 yaş üstü erkek çocuklar bayanlar bölümüne, kız çocuklar erkekler bölümüne alınmıyor. Mahremiyeti korumak amacıyla SPA merkezlerinde cep telefonu, fotoğraf makinası, tablet gibi elektronik cihazların kullanılmasına izin verilmiyor. Harlek Termal Otel 200 kişi kapasiteli, sabah, öğlen ve akşam yemeklerinde açık büfe hizmet veren bir restorana sahip. Otelde sabah9’dan gece 12’ye kadar ücretsiz çay servisi bulunuyor.
5 yıldızlı her şey dahil hizmet veren The Ness Termal Hotel Kocaeli’nin Başiskele ilçesinde hizmet veriyor. 5000 m²’lik alan içerisinde özenle dizayn edilmiş Ab-ı Hayat Spa merkezi müşterilerine tatmin edici bir termal keyfi yaşatmayı hedefliyor. Spa merkezinde Bay, bayan ve karma olmak üzere 3 adet termal havuz, bayanlar kısmında sauna, buhar odası, Türk hamamı ve 2 adet Vip oda bulunuyor. Karma alanlarda Türk hamamı, buhar odası, sauna ve dinlenme odası bulunuyor. Sardunya, Petunya, Manolya olmak üzere 3 adet restoranı bulunan The Ness Termal Hotel’de yemekler açık büfe servis ediliyor. The Ness Hotel günübirlik müşterilere de hizmet veriyor. Havuz ve Spa bölümünden günlük kişi başı ₺200 vererek faydalanabilirsiniz.
Kaplıca Termal Otel, Ankara’nın meşhur termal kaplıca bölgelerinden olan Kızılcahamam’da tercih edebileceğiniz uygun fiyatlı oteller arasında yer almaktadır. Merkeze ve Soğuksu Milli Parkı’na yakın konumu ile ulaşımı oldukça rahattır. 2014 yılında hizmet vermeye başlayan Kaplıca Termal Otel’in, 25 standart oda, 8 junior aile süiti olmak üzere toplam 33 odası bulunuyor. Yemyeşil doğası ve şifalı kaplıca suları ile dinlendirici bir konaklama deneyimi sunmasının yanı sıra 6 adet jakuzili özel aile banyolarını günübirlik olarak kiralama imkanı da sağlıyor. İçerisinde sauna, dinlenme odaları, hidromasajlı jakuzi ve Türk hamamı bulunan özel aile banyoları otelde konaklayan misafirler tarafından extra indirimli kullanılabilmektedir. Erkek ve kadınlara özel iki adet termal hamamı sabah 09:00 ve akşam 22:00 saatleri arasında kullanılıyor. Soğuksu Milli Parkı’na 500 metre mesafede bulunan Kaplıca Termal Otel, yemyeşil orman manzaralı bir restorana sahiptir. Kahvaltı ve akşam yemekleriniz için tercih edebileceğiniz restoran alacarte olarak hizmet veriyor. Teras katında bulunan restoran bölümünde gün içerisinde çay kahve servisleri de yapılmaktadır. Çift kişi, bir gecelik konaklama için 1.300 ₺’den başlayan Kaplıca Termal Otel’in rezervasyon bilgileri için 0312 920 03 29 telefon numarası ile iletişime geçebilirsiniz.
Ankara’nın Çamlıdere ilçesinde bulunan Semerkand Termal Hotel, Çamlıdere Belediyesi tarafından işletilmektedir. Tertemiz bir doğanın içerisinde, şık ve konforlu bir şekilde tasarlanmış odaları ile Ankara çevresinde tercih edebileceğiniz uygun fiyatlı termal oteller arasında yer almaktadır. Standart oda, aile odası, deluxe süit ve king süit olmak üzere 37 odası bulunan Semerkand Hotel’in bütün odaları ihtiyaçlarınıza uygun ve şık bir şekilde dizayn edilmiştir. Kadın ve erkeklere özel olarak ayrılan havuz ve SPA merkezlerine kapalı yüzme havuzları, termal hamamlar, sauna, duş ve dinlenme alanları bulunuyor. Bunun haricinde ailelere özel kiralanabilen küçük termal havuzu bulunan alanlar da yer alıyor. Ücretsiz kahvaltısı ile yarım pansiyon konseptinde hizmet veren Semerkand Termal Hotel, restoranında kahvaltı ve akşam yemeği açık büfe şeklinde sunuluyor. Ekstra ücretli olarak hizmet veren alacarte restoran bölümü de seçenekleriniz arasında yer alıyor. Çamlıdere ilçesinde ziyaret edebileceğiniz Şeyh Ali Semerkandi Türbesi, Doğa ve Hayvan Müzesi, Oyuncak Müzesi, Etnografya Müzesi ve çok daha fazlası tatilinize renk katacaktır. Çift kişi, bir gecelik konaklama için 1.400 ₺’den başlayan Semerkand Termal Hotel’in rezervasyon bilgileri için 0312 753 26 74 telefon numarası ile iletişime geçebilirsiniz.
Nevşehir’in Kozaklı ilçesinde bulunan Sanitas Thermal Hotel 5 yıldızlı her şey dahil hizmet veren bit otel. Otelde standart oda, family suit, queen suit ve kral dairesi olmak üzere 4 farklı oda seçeneği bulunuyor. Sanitas Thermal Hotel, kadın ve erkekler için ayrı yüzme havuzlarına sahip. Hem kadınlar hem erkekler için 1 adet normal yüzme havuzu 1 adet termal yüzme havuzu bulunuyor. Havuzların yanında sauna ve hamam bölümlerinden de faydalanabiliyorsunuz. 1.180 ₺’den başlayan konaklama ücretleri hakkında detaylı bilgi için +90 352 404 01 27 numaralı iletişim hattını arayabilirsiniz.
Nevşehir’in Kozaklı ilçesinde bulunan Rosa Resort Termal otel 2005 yılından beri hizmet veren köklü bir otel. Otelde çiftlerin konaklayabileceği standart odalar ve ailelerin konaklayabileceği suit odalar olmak üzere toplamda 230 oda bulunuyor. Yarım pansiyon hizmet veren otelde kahvaltı ve akşam yemekleri açık büfe olarak sunuluyor. Bay ve bayan ayrı havuzlara sahip otelde SPA merkezinde Türk hamamı ve sauna hizmeti de bulunuyor. Tüm odalarda, televizyon, uydu yayını, direk telefon, minibar, emanet kasa, merkezi ısıtma sistemi, saç kurutma makinesi, banyo buklet malzemeleri, havlu, terlik bulunuyor. Odalarda küvet bulunması sebebiyle akşam 20.00’a kadar odada da termal sudan faydalanabiliyorsunuz. 1.230 ₺’den başlayan konaklama ücretleri hakkında detaylı bilgi için +90 352 203 01 27 numaralı iletişim hattını arayabilirsiniz.
Ataol Çan Termal Otel Çanakkale’nin Çan ilçesinde bulunuyor. Çanakkale merkeze 70 kilometre uzaklıkta bulunan otel, İlyas Bayram Stadı’na 34 kilometre, Biga Devlet Hastanesi’ne 36 kilometre, Onsekiz Mart Üniversitesi’ne 70 kilometre mesafede yer alıyor. Ataol Çan Termal Otel’de bay-bayan ayrı termal havuzlar ve karma termal havuz bulunuyor. 5 yaşından büyük kız çocukları bay bölümüne, 5 yaşından büyük erkek çocukları da bayan bölümüne alınmıyor. Yarım pansiyon hizmet veren otelde kahvaltı ve akşam yemekleri set menü şeklinde servis ediliyor. Diğer öğünler için ücretli bir şekilde restoranlardan faydalanabiliyorsunuz. Ataol Çan Termal otelde ailecek keyifli vakit geçirebileceğiniz ve termal sudan faydalanabileceğiniz aile banyoları da bulunuyor. Aile banyolarını kullanan misafirlere meyve tabağı, su ve maden suyu ücretsiz ikram ediliyor. Ataol Çan Termal’de; oyun salonu, kültürel aktiviteler, bilardo, el hokeyi, canlı müzik performansları, çocuk oyun alanı, dart, fitness, masa tenisi gibi aktivitelerden de yararlanabilirsiniz. 1.080 ₺’den başlayan konaklama ücretleri hakkında detaylı bilgi için +90 286 416 20 13 numaralı iletişim hattını arayabilirsiniz.
Balıkesir’in Edremit ilçesinde bulunan Güre Termal Resort, Ege Denizi kıyısına 6 dakikalık yürüme mesafesindedir. Kaz Dağı manzarası sunan otel, Balıkesir bölgesinde tercih edebileceğiniz uygun fiyatlı termal oteller arsındadır. Yerel tarih sergilerine ev sahipliği yapan Tahtakuşlar Müzesi'ne 3 km mesafededir. Toplam 111 oda 480 yatak kapasitesine sahip olan otelde Şehzade Suit, Hünkar Suit, Sultan Suit, Divan Suit olmak üzere 4 farklı oda tipi bulunuyor. Sade tasarımlı süitlerde düz ekran TV, oturma alanı ile deniz veya dağ manzaralı balkon bulunur. Üst sınıf süitlerde mini mutfak, yemek alanı ve ayrı oturma odası vardır. Oda servisi sunulur. Güre Termal Resort otelde termal havuz, hamam ve sauna hizmetlerinin yanı sıra yazın kullanıma açık olan bir adet açık havuz da bulunuyor. Bunun yanında ailenizle ayrı vakit geçirmek isterseniz termal su ve jakuzi bulunan aile banyolarından ücretli bir şekilde faydalanabilirsiniz. Güre Termal Otelde ücretli bir şekilde masaj ve cilt/vücut bakım hizmetleri de bulunuyor. 1.000₺’den başlayan konaklama ücretleri hakkında detaylı bilgi için 0 850 490 00 32 numaralı iletişim hattını arayabilirsiniz.

2023 Kış Tatili Önerileri

2023 Kış Tatili Önerileri

Türkiye'nin hem doğu hem batı bölgelerindeki kayak merkezlerini kapsayan bu liste 2023 kış tatil planınıza yardımcı olacak!
Klasik yerlerden vazgeçmem diyenler için tabii ki Uludağ Kayak Merkezi ilk sırada gelmekte. Kış turizminin en popüler yeri olan Uludağ, kolay-orta-zor seviyelerde bulunan 20 kayak pistiyle kayak bilen bilmeyen herkese hitap etmektedir.
Bir diğer klasik ve popüler yerlerden olan ve Sakarya’da bulunan Kartepe Kayak Merkezi, 42 kilometrelik pist alanı ile Türkiye’nin en büyük pistlerinden birine sahiptir. Uygun fiyatlı seçeneklerin de olduğu kayak ekipmanlarını kiralama imkanı da bulunmaktadır.
Çok fazla bilinip popüler olmasa da Salda Gölü’nün harika manzarasında kayak aktivitesinin yapılabildiği Salda Kayak Merkezi, 5 adet kayak pistine sahiptir. Diğer birçok kayak merkezinde olduğu gibi bu kayak merkezinde de malzeme, yeme-içme gibi ihtiyaçların karşılanacağı tesisler bulunmaktadır.
Ege Bölgesi’nin Uludağ’ı olarak bilinen Bozdağ Kayak Merkezi, yaz aylarında piknik ve mesire yeriyken kış aylarında çok sayıda yerli ve yabancı turistin uğradığı bir kayak merkezidir. Ödemiş ilçesinde yer alan bu kayak merkezinde 3 adet kayak pisti bulunmaktadır.
Doğu tarafına daha yakın bir konumdaysanız ise tabii ki doğu tarafında da birçok güzel kayak merkezi bulunmaktadır. Bunlardan biri de Elazığ-Diyarbakır karayoluna yakın konumda yer alan Hazarbaba Dağı’nda bulunan Hazarbaba Kayak Merkezi’dir. Kayak sporuna elverişli kaliteli pisti, oldukça geniş yelpazede yeme içme imkanlarıyla günübirlik ziyaretçilere hizmet vermektedir.
-
Sarıkamış Kayak Merkezi nerede? Sarıkamış Kayak Merkezi, sarıçam ormanları arasında yer amaktadır ve kış turizmi için şehrin önemli lokasyonları arasında bulunmaktadır. Şehir merkezine 55 km uzaklıkta bulunan merkez, dünyada nadir görülen kristal kar yapısına sahiptir. Türkiye'de kar yağışının başladığı ilk yerlerden olan Kars Sarıkamış'ta kristal toz karlar ilk günkü tazeliğini sezon boyunca korumaktadır. Sarıkamış merkez rakımı 2200'dür. Kaymak için gerekli ekipmanları kiralayabileceğiniz tesisler bulunmaktadır. Snowboard, kızak, doğa yürüyüşü yapabileceğiniz tesiste kafeterya ve konaklama için imkanlarınız mevcuttur. Sarıkamış kayak pisti için bilgi almak isteyenlere Sarıkamış Kayak Merkezi pist haritaları merkez içerisinde yardımcı olmaktadır. Sarıkamış Kayak Merkezi fiyatları; 1 çıkış için talep edilen ücret: 15 TL,10 çıkış için talep edilen ücret: 110 TL, 20 çıkış için talep edilen ücret: 200 TL, 50 çıkış için talep edilen ücret: 350 TL, 100 çıkış için talep edilen ücret: 580 TL, Günlük sınırsız kişi başı hafta içi talep edilen ücret: 90 TL, Günlük sınırsız kişi başı hafta sonu talep edilen ücret: 110 TL, Gece kayağı 17:00 – 20:00 saatleri arası sınırsız bilet için talep edilen ücret: 60 TL'dir. Kars Kayak Merkezi'nde gerekli ekipmanları kiralayabileceğiniz tesisler bulunmaktadır. Snowboard, kızak, doğa yürüyüşü yapabileceğiniz tesiste kafeterya ve konaklama için imkanlarınız mevcuttur. Bu tesis civarında Sarıkamış - Kars Kayak otelleri de bulunmaktadır. Sarıkamış Kayak Merkezi otelleri arasında oldukça uygun fiyatlı seçenekler de yer almaktadır. Sarıkamış otel fiyatları sizlere uygun fiyatlı keyifli bir kar tatili yaptıracaktır.

Türkiye'de Muhteşem Manzaralara Sahip Seyir Terasları

Türkiye'de Muhteşem Manzaralara Sahip Seyir Terasları

Uçurumun kenarından nefes kesen manzaraları kuşbakışı seyretmek ister misiniz?Birbirinden güzel manzaralara sahip seyir teraslarını sizler için listeledik.
Doğal güzellikleri ile hayran bırakan Kastamonu ilinde ziyaret edebileceğiniz bir diğer cam terastır. Çatak Kayonu Cam Teras, 450 metre yüksekliği ile adrenalin severlere eşsiz manzaralar sunuyor. 250 kişi kapasiteli cam teras, Azdavay ilçe merkezine 7 km mesafede bulunmaktadır. Terasa Giriş Ücreti: 6 TL / Öğrenci: 3 TL
UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan; Karabük'ün görülmeye değer ilçesi Safranbolu tarihi evleri ve kültürel yapısının yanı sıra doğal güzellikleri ile de göz kamaştırıyor. 80 metre yüksekliğe sahip cam terastan eşsiz Tokatlı Kanyonu manzarasını mutlaka seyretmelisiniz. Terasa Giriş Ücreti: 7 TL
Yeşilliği ile hayran bırakan Artvin ilinde, Hatila Vadisi Milli Parkı'nda bulunmaktadır. Artvin merkeze 12 km mesafede bulunan cam teras, Hatila Deresi'nden 220 metre yükseklikte bulunmaktadır. Yerli ve yabancı turistler tarafından sıkça ziyret edilen duraklardandır. Terasa Giriş Ücreti: 12 TL
Uşak'ta bulunan Ulubey Kanyonlarını en güzel seyredebileceğiniz yerlerin başında gelir. Dünyanın en büyük kanyonları arasında yer alan kanyonda bulunan 150 metre yükseklikteki cam teras yakınlarında çay kahve içip dinlenebileceğiniz kafeteryalar bulunmaktadır. Terasa Giriş Ücreti: 10 TL
Siirt'in Tillo ilçesinde yer alan Tillo Kalesi Cam Teras Botan Vadisi'nin eşsiz manzarasını ayaklar altına sermektedir. Cam teras vadiden 1.100 metre yükseklikte bulunmaktadır. Bu özelliği ile Türkiye'deki en yüksek cam teras olma özelliğine sahiptir. Terasa Giriş Ücreti: 5 TL
Ülkemizin en bilinen seyir teraslarından olan Valla Kanyonu Seyir Terası Kastamonu'da mutlaka ziyaret emeniz gereken yerler arasındadır. Valla Kanyonunun göz alıcı manzarası ve tertemiz havası ile her yıl ziyaretçi sayısını artırmaya devam ediyor. Ahşap platformdan oluşan yürüyüş yolunda yaklaşık yarım saat sonunda seyir terasına ulaşılıyor. Terasa Giriş Ücreti: 9 TL / Öğrenci: 4,5 TL
Yaklaşık 65 milyon yıl öncesine dayanan Levent Vadisi'nin göz alıcı uçurumlarına bakan Levent Vadisi Seyir Terası, Malatya ilinde bulunmaktadır. 28 km boyunca uzanan kayalıkların manzarasına doyamayacağınız seyir terası, dere yatağından 240 metre yükseklikte yer almaktadır. Terasa Giriş Ücreti (otopark): 5 TL
Koceli ili Kertepe ilçesinde bulunan Ayrı Gezegen Cam Teras'ta, yeşilin ve mavinin en güzel tonlarına şahit olmaya hazır olun! 185 metre yükseklikte, yeşillikler içinden Sapanca gölüne bakan manzarası ile harika fotoğraf kareleri yakalayacaksınız. Kafe, zipline, macera parkı ve çocuk oyun parkı gibi eğlenceli aktiviteler de Ayrı Gezegen Cam Teras'ta sizleri bekliyor Terasa Giriş Ücreti: 5 TL / Öğrenci: 15 TL

İlber Ortaylı'dan "Uğruna Seyahat Edilecek" 17 Eser

İlber Ortaylı'dan "Uğruna Seyahat Edilecek" 17 Eser

İlber Ortaylı, "Bir Ömür Nasıl Yaşanır" adlı kitabında Türkiye'de mutlaka görülmesi gereken tarihi eserlerden bahsediyor.Bu listede nereler var gelin beraber bakalım!
İlk kez Doğu Roma İmparatorluğu tarafından 4. Yüzyılda inşa edilen Ayasofya Mabedi ahşap çatılı bir bazilika şeklinde yapılmıştı. 537 yılında bugünkü halinin temelleri atılmış, yıllar içerisinde pek çok tamirat ve eklemeler yapılmış nihayet Osmanlı zamanında yapılan dört minaresi ile en son halini alarak günümüze kadar ulaşmıştır. dünyanın en eski katedrali olma özelliğine sahip Ayasofya Camii hem Hristiyanlar hem de Müslümanlar için büyük önem taşır. İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından camiye çevrilmiş ve böylece fethin sembolü olmuştur.
Mimar Sinan’ın kalfalık eseri olarak tanımladığı cami, Kanuni Sultan Süleyman tarafından Mimar Sinan’a yaptırılmıştır. Uzun bir tasarlama süresinden sonra inşasına başlanılmış bu eser İstanbul’da meydana gelen 100’ü aşkın depremden hiç etkilenmemiş ve duvarlarında bir çatlak dahi meydana gelmemiştir. Cami Süleymaniye Külliyesinin bir parçasıdır. Külliyede ayrıca medreseler, darüşşifa, darülhadis, çeşme, darülkurra, darüzziyafe, imaret, hamam, tabhane, kütüphane ve dükkânların yanı sıra Kanuni Sultan Süleyman, Hürrem Sultan ve Mimar Sinan Türbeleri de bulunuyor.
Şehir merkezine 42 km mesafede, Sultanhan kasabasından bulunmaktadır. Anadolu'daki en büyük Selçuklu kervansarayıdır. Mimarı Şamlı Muhammed bin Havlan olan kervansaray, 1229 yılında Anadolu Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubad tarafından yaptırılmıştır. Selçuklu mimarisi ve süsleme sanatının en güzel örneklerini göstermektedir. Yapı içerisinde yolculara ait odalar, salonlar, iki adet hamam, ambar ve mescit bulunmaktadır. 800 yıla yakın geçmişe sahip olmasına rağmen ihtişamlı görünümü ile ziyaretçilerini ağırlamaya devam etmektedir.
Büyük mimar, Mimar Sinan’ın ustalık eseri olarak adlandırdığı Selimiye Cami II. Selim’in adına 1575 senesinde yapılmıştır. 2011 yılında Selimiye Camii ve Külliyesi, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yerini almıştır. Osmanlı mimarisine dair en güzel örneklerden olan bu muhteşem cami mermer işçiliği ve çinileri ile mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerdendir.
MS.915-922 yılları arasında, Vaspurakan kralı I. Gagik tarafından, bir saray kilisesi olarak yaptırılmıştır. Hz. İsa’nın gerildiği, “Kutsal Haç”a, ithaf edilmiştir. Kilise: adanın bu kısmındaki doğal bir podyum üzerinde yapılmıştır. Yaklaşık: 15 x 20 metre boyutlarındadır. Kilisenin taşları: günün her saatinde ve değişen mevsimlerde: gün ışığına bağlı olarak renk değiştirmektedir. Taşlar: kırmızı, sarı ve gri renkleri yansıtıyor. Ayrıca: yapının dış cepheleri, gayet güzel süslemeler ile bezenmiş. Bu bezemeler, renk değiştiren taşlarla birlikte, bambaşka bir görüntüye bürünüyor.
Adını Çıldır Atabekleri soyundan gelen Küçük İshak Paşa'dan alan saray 1784 yılında tamamlanmıştır. 7600 metrakarelik bir alanda bulunmaktadır. Taş oymacılığı süslemeleri ve bitkisel motifleriyle görenleri hayran bırakan saray Ağrı'da kesin görmeniz gereken eserlerdendir.
Mimari özelliklerinin yanı sıra zengin taş işçiliği örnekleri ile görenleri hayran bırakan Divriği Ulu Cami... İslam mimarsinin başyapıtlarından sayılan yapı, iki kubbeli türbesi bulunan cami ve hastaneden oluşmaktadır. Ulu Cami, Anadolu Selçuklu Devleti'ne bağlı Mengücek Beyliği döneminde, Ahmet Şah tarafından; Darüşşifa ise eşi Turan Melek tarafından 1228 yılında yaptırılmıştır. Darüşşifa, hastaların su sesi ile şifa buldukları bir hastane olarak kullanılmıştır. Divriği Ulu Cami plan tipi ve sergilediği süslemeleri ile 1985 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girmeye hak kazanan ilk Türk yapısıdır. Baş mimarı Ahlatlı Hürrem Şah olan bu büyüleyici eseri Evliya Çelebi şu sözlerle ifade etmiştir: "Methinde diller kısır, kalem kırıktır."
Günümüzde Maçka Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi olarak hizmet veren bina, 20. yüzyılda mimar Giulio Mongerri tarafından inşa edilmiştir. Bir süreliğine İtalyan elçisi tarafından kullanılmış ve "Venedik Sarayı" olarak da anılmıştır. Kabartmalı motifleri ve taş işçiliği ile İstanbul'un mimari yapısına renk katmaktadır.
Tahtakale semtinin Hasırcılar Çarşısı içerisinde yer alan bu cami Kanuni Sultan Süleyman'ın Sadrazamlarından ve aynı zamanda kızı Mihrimah Sultan'ın kocası olan Damat Rüstem Paşa tarafından Mimar Sinan’a yaptırılmıştır. Caminin yeri bir parça çukur olduğu için alt kısmına dükkanlar inşa edilmiştir. Kubbe eteklerine kadar her yeri çinilerle kaplı olan cami Osmanlı çini sanatının en başarılı örneklerini görmenize olanak sunuyor. Evliya Çelebinin de Seyahatnamesinde bahsettiği bu camiyi mutlaka ziyaret etmelisiniz.
“Kale” veya “Yüksek yer” anlamına gelen Pergamon Antik Kentine inşa edilmiştir. MÖ. 2. yüzyılda "Zeus Sunağı" olarak adlandırılan yapı İzmir'in Bergama ilçesi sınırlarında yer almaktaydı. Fakat 1882 yıllarında çalınarak Almanya'ya götürülmüş ve Berlin'de Pergamon Müzesi'nde sergilenmeye başlanmıştır.
Tahta işlemeciliğinin en güzel örneklerine şahit olacağınız Mahmut Bey Camii, Kasaba Köyü'nde yer almaktadır. Merkeze yaklaşık 18 km mesafede bulunmaktadır. 1366 yılında Candaroğulları Beyliği hükümdarı Emir Adil Bey oğlu Emir Mahmud Bey tarafından yaptırılmıştır. Caminin en dikkat çekici özelliği ise ahşap çatısının bindirme tekniği ile hiç çivi kullanılmadan yapılmış olmasıdır. Ahşap işçiliği ile oldukça değerli olan kapısının orijinal hali Livapaşa Konağı Etnografya Müzesi'nde sergilenmektedir. Her yıl on binlerce turist tarafından ziyaret edilen cami, UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer almaktadır.
Büyükçekmece ilçesinde yer alan köprü, büyük usta Mimar Sinan'ın eserlerindendir. İstanbul merkeze 36 km mesafede, Mimarsinan Mahallesi ile Büyükçekmece Mahalleleri arasındadır. 636 metre uzunluğundaki köprünün yapımına, Kanuni Sultan Süleyman devrinde 1566'da başlandığı için padişahın adıyla da anılmaktadır. Geçmişte ticaret yolu olarak kullanılan bu tarihi köprü güzel manzarası ile de, İstanbul ziyaretinizde gezi planınıza eklemeniz gereken duraklar arasındadır.
Ödemiş ilçesi Birgi beldesinde bulunmaktadır. Birgi'de tüccarlık yapan Şerif Aliağa tarafından yaptırılmıştır. 18 yy. Osmanlı sivil mimarisini yansıtan en güzel örneklerdendir. Konağa özgün ahşap işlemeleri ile görülmesi gereken yapılardandır. Çiçekli bahçesi ve motiflerle bezeli duvarları ile üç katlı bir yapıya sahiptir. Müze olarak ziyaret edilmektedir.
Alanya'yı süsleyen en güzel yapılardan biridir. Kalenin tarihi MÖ. 4. yüzyıla kadar dayanmaktadır. 6 km uzunlukta surlar tarafından çevrilmiştir ve 10 hektarlık bir yarımada üzerinde bulunmaktadır. Tarihi Helenistik dönemlere kadar uzanan kale; Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerine ev sahipliği yapmıştır. İhtişamlı bir manzaraya sahip olan Alanya Kalesi, gezi planınızda yer alması gereken yerlerdendir.
İstanbul Fatih'te yer alan Gazenfer Ağa Medresesi'nın yapıldığı tarih tam olarak bilinmemektedir. III. Mehmed'in Macar asıllı kapı ağalarından Gazanfer Ağa 1596 yılında yaptırmıştır. Yeşilliklerle süslendirilen medresenin içerisinde türbe, sebil ve dershaneler yer almaktadır. Medresenin avlusunda 10 adet kabrin bulunduğu bir hazire vardır. Tarihi ve mimari güzelliği ile İstanbul'un görülmesi gereken yapıları arasında yer alır.
Selimiye Kışlası günümüzde 1. Ordu Komutanlığı merkez binası olarak kullanılanmaktadır. Boğaza bakan güzel bir manzaraya sahip kışla hastanesi, hamamı, değirmeni ve talim meydanı gibi bölümlere sahiptir. Sultan III. Selim tarafından Nizam-ı Cedid askerlerine talim yaptırılmak için 1800-1803 yıllarında inşa ettirilmiştir. İstanbul'un Üskidar ilçesinde yar alan yapı, iki katlı ve geniş bir avluya sahiptir. Kırım Savaşı sırasında hastane olarak kullanılmış ve yaralı İngiliz askerlerine bakmak için Florance Nightingale adlı hemşire görev almıştır. Florence Nightingale ve görevli hemşirelerin kaldığı odalar günümüzde müzeye dönüştürülmüştür.
Ankara Üniversitesi'ne bağlı Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi binası, ünlü Alman mimar Bruno J.F. Taut tarafından projelendirilmiştir. 1937 ve 1938 yıllarında inşa edilmiş, 1940 yılında eğitim başlatılmıştır. Akademik başarıları ile Türkiye ve dünyada adını duyuran fakültenin; Halil İnancık, İlber Ortaylı, Muazzez İlmiye Çığ, Adalet Ağaoğlu ve daha birçok değerli isim ile yolları kesişmiştir.

Türkiye’nin En Özel 10 Kütüphanesi

Türkiye’nin En Özel 10 Kütüphanesi

Birbirinden kıymetli eserleri ve dikkat çeken özellikleri ile Türkiye'deki en özel 10 kütüphaneyi sizin için listeledik!
Ülkemizin en büyük kütüphanesi olma özelliğine sahip Millet Kütüphanesi, 5500 kişilik oturma kapasitesine sahip. Kütüphanenin koleksiyonunda yazılı kaynaklar, e-kitaplar, e-dergiler ve elektronik tezlerin yanı sıra makale ve raporlar yer alıyor. Teknolojik alt yapısı, bilgisayarları ve internet bağlantısı ile bilgiye erişimi oldukça kolaylaştırıyor. Nasreddin Hoca Çocuk Kütüphanesi, Gençlik Kütüphanesi, Okuma Salonları, Araştırma Kütüphanesi, Nadir Eserler Kütüphanesi, Süreli Yayınlar Salonu ve Ses ve Görüntü Kütüphanesi kütüphanenin başlıca alanlarından ve her bir alanın kendine ait çalışma saatleri var. 7/24 açık salonları bulunan kütüphane genel temizlik sebebiyle pazar günleri 23.59’da kapanıp pazartesi 12.00’de açılıyor. Ziyaretçilerin fotokopi, iç ödünç, veri tabanına erişim vs. gibi hizmetlerden yararlanabilmeleri için e-devlet üzerinden veya kütüphanedeki danışma masalarında görevli personel aracılığı ile üyeliğinin yapılması gerekiyor. Kütüphaneye girişler ücretsiz.
Atatürk Kitaplığı, Cumhuriyet döneminin ilk kütüphanelerinden biri ve yalnızca araştırmacılara hizmet veriyor. Kitaplığın en çok rağbet gören masaları cam kenarındaki deniz manzaralı masalar. Kütüphaneye kimlik ile giriş yapılıyor ve kimlik karşılığında size verilen kartın üzerinde yazan numaralı masaya oturmanız gerekiyor. Oturduğunuz yerden maksimum 10 dk’lık bir süre ayrılabiliyorsunuz. Gün boyu ders çalışma niyetindeyseniz yanınıza yiyecek bir şeyler alabilir yahut dışardan yemek sipariş verebilirsiniz. Kitaplık 7/24 açık; fakat akşam 23.00’den sonra giriş yasak.
Türkiye’de devlet eliyle kurulan ilk kütüphane olma özelliği taşıyor Beyazıt Kütüphanesi. Bir derleme kütüphanesi olan kütüphanede yaklaşık yarısı kitap olmak üzere bir milyona yakın eser bulunuyor. Abdulhamit döneminde inşa edildiği için tarihi bir eser olma özelliği de taşıyan kütüphanenin küçük olduğunu söylemekte fayda var. Yalnızca araştırmacılara ve 7 gün 09.00-23.00 saatleri arasında hizmet veriyor. Girişte adınızı yazdırıp kimlik bırakmanız yeterli.
Millet Kütüphanesi milli bir arşiv olmanın yanı sıra bir araştırma merkezi niteliği taşıyor. Derleme materyalleri, katalog tarama sistemleri, elektronik kaynaklara erişim kolaylığı ile okuyuculara ve araştırmacılara hizmet veriyor. Kütüphaneye girebilmek için üyelik kartınızın olması gerekiyor (Üyelik kartı almak için öğrenci belgesi veya mezun olduğunuza dair belgeyi göstermeniz gerekiyor. E-Devlet üzerinden belgelerin elektronik versiyonlarını göstermeniz de yeterli.). Üyelik kartı ile kiosklardan çalışmak istediğiniz salonu seçiyorsunuz ve masa numarası alıyorsunuz. Kütüphanenin çalışma salonları oldukça büyük. Ders çalışma masaları iki kişilik ve priz bulunuyor. Akademik çalışmalar yapanlar için özel bir çalışma salonu mevcut. Görme engelli üyeler için oluşturulmuş sesli kitaplık arşivinde ise başta sınavlara hazırlık ve ders kitapları olmak üzere birçok edebi eser ve farklı kategoride eserler yer alıyor. Kütüphanenin en alt katında çorba, makarna, hamburger, tavuk ızgara ve içecek siparişi verebileceğiniz bir kafeterya da bulunuyor. Milli Kütüphane 7/24 hizmet veriyor.
Türkiye’nin milli adını taşıyan ilk kütüphanesi İzmir Milli Kütüphanesi. Tarihi bir binada tek kişilik nostaljik sıralarda çalışma imkânı sunuyor ziyaretçilerine. Zengin bir arşive sahip; fakat küçük bir bina olduğu için kısıtlı sayıda ziyaretçiye hizmet verebiliyor. Kütüphanede internet bulunmuyor. Ders çalışmaya gelenler için üyelik gerekmiyor. Kütüphane, pazar günü hariç diğer günler 08.30-17.30 saatleri arasında hizmet veriyor. Kütüphanede ayrıca geleneksel süren konferanslar da düzenleniyor.
İstanbul’da Süleymaniye Camii medreselerinin kitaplık haline getirilmesi ile oluşturulmuş kütüphane, yazma eser bakımından dünyanın en önemli kütüphaneleri arasında yer alıyor. Bünyesinde 70.000 cilt yazma, 120.000 kadar da basma eser bulunduruyor. Kütüphanede bulunan eserlerin dijital görüntü ve kopyalarına Okuma Salonu’ndan ulaşmak mümkün. Bunun için eser kopya talep formunun doldurulması ve ücretinin posta havalesi ile gönderilmesi gerekiyor. Kütüphanede hasar görmüş yazma eserlerin, nadir matbu eserlerin ve hat levhaların onarımını gerçekleştirmek ve bu eserleri koruma altına almak için kurulmuş olan konservasyon merkezi de bulunuyor. Kütüphane hafta içi her gün 09.00-16.30 saatleri arasında hizmet veriyor.
Bir zamanlar Osmanlı Bankası olarak kullanılan tarihi bina günümüzde kütüphaneye, atölye çalışmaları sergi alanına, müzeye ve bir kafeye ev sahipliği yapıyor. Kütüphaneye gittiğinizde zeminin alt katında bulunan banka kasası müzesini görmeden oradan ayrılmayın deriz. Kütüphane, pazartesi günleri hariç diğer günler 11.00-19.00 saatleri arasında hizmet veriyor. Girişler ücretsiz.
Türkiye’nin ilk ve tek kadın merkezli arşiv ve kütüphanesi olan Kadın Eserleri Kütüphanesi, kadınlara ait ve kadınlarla ilgili eserleri bulundurması açısından büyük önem arz ediyor. Kadınların kişisel arşivlerinin yanı sıra mektuplar, günceler, sanat eserleri, kadın örgütlerinin kayıtları, otobiyografi ve biyografiler, filmler, videolar, afişler ve kadınlara dair geçmişten günümüze daha birçok koleksiyonu bulabileceğiniz bir kütüphane. Hafta içi her gün 09.00-16.30 saatleri arasında hizmet veriyor. Kütüphaneyi yalnızca kadın eserleri ile ilgili bir çalışma yaptığınızda kullanabileceğinizi hatırlatmakta fayda var.
TDV İslam Araştırmaları Merkezi Kütüphanesi birçok alanda kaynağa ulaşabileceğiniz, İstanbul’un en iyi kütüphanelerinden bir tanesi. Nezih, temiz ve sessiz bir ortamı var. Fotokopi, kafeterya ve mescit mevcut. İkram çayınızı alıp yemyeşil bahçesinde mola verme imkânı da sunuyor. Kütüphanede çalışmak için yüksek lisans veya doktora öğrencisi olmanız şart. Kütüphane 7 gün 09.00-23.00 saatleri arasında hizmet veriyor.
Sermet Çifter Kütüphanesi; kültür, sanat ve edebi alandaki ünlü kişilerin koleksiyonlarına sahip bir araştırma kütüphanesi. İlk olarak Yapı Kredi Bankası Kitaplığı adıyla hizmet vermeye başlayan kütüphane bir araştırma kütüphanesine çevrildiğinde bankanın ilk müdürü olan Sermet Çifter’in adı verilmiş. Kütüphane 2010 yılından bu yana geçici olarak okuyuculara hizmet vermeyi durdurmuş durumda.

İstanbul'a Yakın Kamp Alanları

İstanbul'a Yakın Kamp Alanları

Şehrin stresi ve gürültüsünden uzakta, dinlendirici bir hafta sonu için planınız hazır!
Kırklareli'nin Demirköy ilçesine bağlı, Trakya'nın Karadeniz sahilinde yer alan İğneada beldesinin, Dünyada sadece 3 örneği bulunan Longoz ormanları eşsiz manzarası koruma altındaki sit alanları ve üç ekosisteme sahip olması nedeniyle bitki çeşitliliği gözlemi yapmak için harika bir fırsat sunuyor.
İstanbul’un Şile İlçesinde bulunan ‘’Sahil Kamp İstanbul’’, denize sıfır çadır, bungalov, karavan, spor, vb aktivite ve eğitim tesisidir. Deniz, orman ve temiz havanın bol olduğu çadır kamp alanında, şahsi çadırla ya da işletmeden kiralanabilinecek çadırlarda, doğada kalınabilir.
Ağva Green Park Camping, 3000 mt. uzunluğundaki kumsalı, kum plajı ve 100 karavan-çadır kapasitesi ile Türkiye’nin en büyük kamplarındandır.
Seferoğulları Camping Ağvada uzun yıllardır hizmet veren bir aile işletmesidir. Ağva Kurfallı köyünde, orman içerisinde, deniz ve kumsala yolu bulunan tek kamp alanıdır.
Manzarasıyla dikkat çeken Tabiat Parkı, geniş alanıyla mangalcılar için ferah bir ortam sunmaktadır. Girişi ücretlidir. Mescid ve tuvalet imkanı bulunmaktadır. İstanbul'da yer alan en sevilen kamp alanlarından biridir.
Şile ilçesi, Hacıllı Köyü sınırı içerisinde bulunmaktadır. İçerisinde kamp alanları, şelaleler,mağaralar bulunan alan İstanbul'un en sakin kamp alanlarından biri haline gelmiştir.

Muhafazakar Otel Önerileri

Muhafazakar Otel Önerileri

Ailecek güvenli ve huzurlu bir otelde tatil yapmak mı istiyorsunuz?Aradığınız muhafazakar oteller bu listede!Listedeki otellerin hepsi her şey dahil, alkolsüz ve bayanlara özel korunaklı havuz imkanı sağlamaktadır.
Bu modern plaj tesisi, Sealanya Dolphinpark Seapark'a 10 km ve Alanya Kalesi'ne 15 km mesafededir.
Antalya'nın Gazipaşa İlçesinde bulunan Grand Akça Otel, sadece 25 metre uzaklıktaki mavi bayraklı Selinus Plajı'nda özel bir alana sahiptir.
Muhafazakar otel arıyorsanız Antalya doğru adres İslami ve tesettür yaşantınıza uygun tatil köyü Şah inn Paradise Tatil Köyü size alternatif bir tatil!
Her şey dahil konseptli bu lüks tesis, D400 kara yoluna 2 km ve Aquajoy Su Parkı'na 17 km uzaklıktadır.
Ege Denizi'ndeki bu lüks sahil tesisi alkolsüzdür. Turgut Şelalesi'ne 7 km, Dalaman Havaalanı'na 121 km mesafededir.
Akdeniz'e bakan bir plajda yer alan bu her şey dahil ve alkolsüz konseptli ferah otel, Sealanya Seapark'a 2 km uzaklıktadır.
Modern Saraylar Hotel
Akdeniz'e bakan bir cadde üzerinde yer alan ve her şey dahil konseptiyle hizmet veren bu rahat otel, Konaklı Alaettinoğlu Kültür Parkı'na 4 km, Sealanya Dolphinpark Seapark'a ise 6 km uzaklıktadır.
Akdeniz manzaralı ormanlık bir plaj arazisinde kurulu, 3 kanada ayrılan kavisli bir binaya sahip bu her şey dahil lüks otel, Sealanya Seapark'a 5 km ve Gazipaşa-Alanya Havalimanı'na 68 km mesafededir.
Akdeniz kıyısında palmiye ağaçlarıyla bezeli 2 hektarlık bir arazide yer alan bu konforlu ve her şey dahil otel, Ölüdeniz Tabiat Parkı'na 27 km, Dalaman Havalimanı'na 38 km uzaklıktadır.
5.000 m2'lik peyzajlı bir arazide yer alan bu seçkin sahil oteli, Arabella World tema parkına ve Sealanya Sea Park'a 2 km uzaklıktadır.
Ege Denizi manzaralı bu rahat otel, Pamucak Sahili'ne yürüyerek 5 dakika uzaklıktadır.
2014 yılında yapılan Halal Paradise Didim Akbük bölgesinde bulunmaktadır. Tesis alkolsüz herşey dahil konseptinde hizmet vermektedir. Tesiste bulunan ala carte restaurantta yemeklerinizi yiyebilirsiniz.
Sea Star Hotel, Antalya'nın meşhur turizm duraklarından olan Alanya'da bulunmaktadır. Denize sıfır konumu ve yemyeşil doğası ile unutulmaz bir tatil sizleri bekliyor. Ailecek keyifli vakit geçirebileceğiniz aktiviteler arasında canlı müzik, çocuk oyun saatleri, kadınlar matinesi, su sporları ve çok daha fazlası yer almkatadır. Kadınara özel deniz ve plaj alanı ve açık havuzu bulunan Sea Star Hotel, keyifli ve rahat bir tatil imkanı sunuyor. Ailecek kullanabileceğiniz kaydıraklı havuz ve iki adet çocuk havuzu bulunmaktadır. SPA merkezi, hamam ve masaj odaları, bay ve bayanlara özel olarak hizmet vermektedir. %100 helal gıda ve alkolsüz restoranlarında yemekler açık büfe konseptinde sunulmaktadır.
Muğla Bodrum'da yer alan The Oba Otel, denize sıfır konumu ile konuklarına bambaşka bir tatil deneyimi sunuyor. Bodrum Milas havaalanına 26 km, Bodrum'a ise 11 km mesafede yer almaktadır. Şık, ferah ve deniz manzaralı odalara sahiptir. Açık ve kapalı havuz imkanları bulunan The Oba Otel'de, kadınlara özel açık havuz ve 80 metre uzunluğunda plaj alanı bulunmaktadır. Deniz ve havuz kenarında snack restoranlarda karnınızı doyurabilir, plaj kenarında düzenlenen aktiviteler ile keyifli anlar yaşayabilirsiniz. Bay ve bayanlara özel SPA, fitness, sauna, hamam ve masaj odaları ile The Oba Otel, ailecek konforlu bir tatil imkanı sunuyor. Kaydıraklı havuzlar, mini clublar ve oyun alanları ile çocuklarınız için de unutulmaz bir tatil sağlamaktadır. Birbirinden lezzetli Türk ve dünya yemeklerinin yer aldığı restoranları, alkolsüz ve her şey dahil hizmet vermektedir.
Antalya Belek'te denize sıfır konumda bulunan Altis Resort Hotel, muhafazakar otel konsetpinde arayacağınız imkanların hemen hepsine sahiptir. Denize ve yeşillik alanlara bakan 480 adet odaları, şık ve konforlu bir şekilde dizayn edilmiştir. Her şey dahil konsepti ile Altis Resort Hotel, kahvaltı, öğle ve akşam yemekleri için açık büfe restoranları ile hizmet vermektedir. Havuz ve sahil kenarlarında yiyecek-içecek servis alanları bulunmaktadır. Açık havuz, SPA, fitness, hamam ve sauna alanları bay ve bayanlara özel olarak tasarlanan otelde, bayanlara özel kapalı havuz imkanı da bulunmaktadır. 300 metre uzunluğunda ve 55 metre genişliğinde plajında ise bayanlara özel çevresi kapalı güneşlenme alanı vardır.
İzmir'in Seferihisar ilçesinde blunan Teos Village, 2018'den bu yana "Muhafazakar Tatil Köyü" olarak hizmet vermektedir. Masmavi Ege denizi ve çam ağaçları arasında huzurlu bir tatil yaşamaya hazır olun. Teos Village'de odaların çoğu Teos Korusu içerisinde iki katlı villalardan oluşmaktadır. Aile odası, Superior Ranzalı Oda, Mini Süit ve Süit oda seçenekleri bulunmaktadır. Bay ve bayanlara özel açık havuzlar bulunan otelde, çocuklarınız da lunapark, çocuk kulübü ve oyun parklarında eğlenceye doyacak. Aile plajında sevdiklerinizle keyifli vakit geçirebileceğiniz gibi, bayanlara özel ayrılan saklı koyu da tercih edebilirsiniz. Ağaç Altı Restoran'da kahvaltı ve akşam yemekleri açık büfe olarak hizmet vermektedir.
Telmessos Neva Hotel, Muğla Fethiye'de hizmet veren sayılı muhafazakar aile otellerindendir. Ölüdeniz merkeze 3 km, Fethiye merkeze 9 km, Dalaman Havaalanına ise 60 km mesafede bulunmaktadır. Konforlu odaları, kaydıraklı açık havuzları ve lezzetli yemeklere sahip restoranıyla keyifli bir tatili konuklarına sunmaya devam ediyor. Bay ve bayanlara özel kaydıraklı açık havuz imkanları bulunmaktadır. Masa tenisi, dart, bilardo ve fitness merkezi ve hamam, sauna gibi imkanlar ve çok daha fazlası Telmessos Neva Hotel'de sizleri bekliyor. Kahvaltı, öğle ve akşam yemekleri için açık büfe restoranlar haricinde aperatif-snack bar'lar belirli saatlerde yiyecek-içecek hizmeti vermektedir.
Antalya Alanya'da bulunan Algora Hotel, muhafazakar aile tatili konseptine uygun her imkanı sağlayan oteller arasındadır. Standart oda, aile odası ve birbirinden farklı konseptlerde dizayn edilmiş suit odaları geniş ve ferah bir şekilde tasarlanmıştır. Alkolsüz her şey dahil Algora Hotel'de kadın, erkek, aile ve çocuklara özel havuzlar bulunmaktadır. Havuzlarda kaydırak ve çevresinde aperatif atıştırmalar için yiyecek-içecek alanları bulunmaktadır. SPA ve hamam alanları kadın ve erkeklere özel tasarlanmıştır. Bu alanlarda VIP ailelere özel ailecek hizmet alma imkanı da sağlanmaktadır. %100 helal gıda ev alkolsüz hizmet veren restoranlarında, Türk ve dünya mutfağının eşsiz lezzetleri ile tatilinizin keyfini çıkarın.

Edirne'de Görmeniz Gereken 6 Yer

Edirne'de Görmeniz Gereken 6 Yer

Edirne’nin en turistik yerlerini sizler için bir araya getirdik!Başta Mimar Sinan’ın “ustalık eseri” olarak nitelendirdiği Selimiye Cami olmak üzere birçok tarihi ve doğal güzellikler sizleri bekliyor.
Büyük mimar, Mimar Sinan’ın ustalık eseri olarak adlandırdığı Selimiye Cami II. Selim’in adına 1575 senesinde yapılmıştır.
Oldukça görkemli bir yapısı olan Edirne Büyük Sinagogu’nun yapılışı 1492 yılına dek dayanıyor. 1905 yılında yangında zarar görse de bu kutsal yapı, 1907 yılından yeniden ayağa kaldırılıyor.
Mutlaka görülmesi gereken bir başka yapı ise Meriç Köprüsü. 1847 yılında yapımı tamamlanan köprü, Osmanlı döneminden günümüze kalan en yeni eserlerden biri.
1997 senesinde Trakya Üniversite tarafından müze olarak kullanılmaya başlanan külliye, 2004 yılında Avrupa Konseyi Müze Ödülü’nü, 2007 yılında Avrupa Kültür Mirası Mükemmellik Kulübü En İyi Sunum Ödülü sertifikasını almaya hak kazanmıştır.
Mimar Sinan’ın eseri olan ve Kapalı Çarşı olarak adlandırılan Alipaşa Çarşısı, zamanında ticaret ağındaki güvenliği sağlamak adına yapılmış. 100 civarı bekçi tarafından korunduğu söylenen bu çarşı, kıymetli eşyalar satan dükkanlarla doluymuş.
Karaağaç Kasabası'nda bulunan II. Abdülhamid devrinde yaptırılan istasyon binasıdır. Mimar Kemalettin Bey tarafından yapılmıştır. Eskiden tren garı olarak kullanılmaktayken günümüzde Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi olarak kullanılır.

Kurtuluş Savaşı Ziyaretleri

Kurtuluş Savaşı Ziyaretleri

Sizin için hazırladığımız bu liste ile Kurtuluş Savaşında çok önemli olaylara sahne olan yerleri bir araya getirdik.
Kütahya Dumlupınar Kurtuluş Savaşı Şehitliği, Dumlupınar Meydan Muharebesi'nde ölen Türk askerleri anısına Kütahya'nın Dumlupınar ilçesinde 1992 yılında Kültür Bakanlığı tarafından yaptırılan şehitliktir.
Kurtuluş savaşımızı sembolize eder. Anıtı bir bütün olarak meydana getiren değişik yöndeki üçgen bloklar; milletimize gösterilen haksızlığa, feverana, karşı milletimizin tek vücut halinde birleşerek kazandığı 30 Ağustos Zaferini canlandırır.
Atatürk, 31 Ağustos 1922 günü muharebe meydanını gezerken şehitler arasında düşman topçu mermisinin açtığı çukura gömülmüş bir sancaktar görür. Bu aziz şehit, toprağın üstünde katılaşmış kolu ile sancağı dimdik tutmaktadır. Manzara karşısında duygulanan Başkomutan, savaş sonrasında yapılacak Şehit Asker Anıtı için bunun sembol alınmasını emreder.
Kurtuluş Savaşımızın cereyan ettiği topraklar üzerinde kurulan ve bu savaşın anısına yaptırılan müze, Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan alınan bir izinle 30 Ağustos 1997 tarihinde ziyarete açılmıştır.
Bu Şehitlik 1922 tarihinde Cevizderesinde Rauf Yüzbaşı komutasında Yunan askerine ağır kayıplar verdiren şehitler ve gaziler anısına 1985 yılında yapılmıştır.
Bu Anıt, Başkomutan Meydan Muharebesi'nde, Mustafa Kemal Paşa'nın ''Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri!.'' emrini verdiği karargâhın yeridir.
Ana kaidenin sağ ve sol tarafında yurdumuzun 81 ilini temsil eden sütunlar mevcut olup, her biri üzerinde temsil ettikleri ilin adı yazılıdır. Bu vatan için şahadet mertebesine ulaşmış bütün şehitlerimiz ve yaşayan gazilerimiz anısına yapılmış olan anıt park, 14 Ağustos 2003 tarihinde ziyarete açılmıştır.

İstanbul Korular, Parklar ve Bahçeler

İstanbul Korular, Parklar ve Bahçeler

İstanbul'un en güzel Koru ve Parkları bu listede.
İstanbul’un dışında gibi hissettiren yemyeşil, etrafı yüksek duvarlarla çevrili Sarıyer’de yer alan bir korudur.
Beşiktaş ve Ortaköy arasında yer alan eşsiz boğaz manzarasına sahip İstanbul’un en büyük korusudur.
İstanbul’un en güzel manzaralı korularından biridir. Boğaz Köprüsü’nün hemen yanında yer alan koru, boğaz manzarasının keyfini çıkarmak ve yürüyüş yapmak için ideal bir yerdir.
Üsküdar’da bulunan Nakkaştepe Millet Bahçesi, neredeyse İstanbul’un yarısını gözler önüne seren boğaz manzarası keyfi ve temiz havada güzel bir piknik için İstanbul’un en ideal yerlerinden biridir.
Beylerbeyi ve Üsküdar arasında yer alan, İstanbul’un Avrupa yakasını manzara alan 16 hektarlık yeşil alana sahip bir korudur.
Beykoz’da yer alan Hidiv İsmail Paşa Korusu, Osmanlı Dönemi’nde av alanı olarak kullanılmasıyla bilinir.
Üsküdar’da yer alan koruda Sofa, Cihannüma ve Topkapı Köşkleri, çocuk park alanları, oturma alanları ve göletler yer almaktadır.
Osmanlı Dönemi’nde Mısır'lı Abbas Halim Paşa'nın kızı Rukiye Hanıma yüz görümlüğü olarak hediye edilen bu koruda şık restoranlar ve kahvaltı imkânları sunulmaktadır.
Beykoz’da bulunan koru geniş bir alana yayılır ve bir tarafı ormanlarla birleşir.
Osmanlı Dönemi’nde Topkapı Sarayı’nın bahçesi olarak kullanılan Gülhane Parkı’nın tarihi daha da geçmişe dayanır.

İstanbul'da En Güzel Manzaraya Sahip Yerler

İstanbul'da En Güzel Manzaraya Sahip Yerler

İstanbul’un eşsiz manzarasını seyrederken güzel bir yürüyüş yapmak isteyenler için en ideal ve güzel yerler burada! 
Pierre Loti Tepesi, İstanbul'un Eyüpsultan ilçesinde Haliç'e nazır bir tepedir. Tepe adını, 1876 yılında İstanbul'a gelerek buraya yerleşen ve sık sık bu tepedeki bir kıraathaneye gelmesiyle tanınan Fransız roman yazarı ve doğu bilimci Julien Viaud'dan almıştır.
Boğaz Köprüsü’nün hemen yanında yer alan koru, boğaz manzarasının keyfini çıkarmak ve yürüyüş yapmak için ideal bir yerdir
Bakımlı ve yeşil olan park İstanbul Boğazı'na yüksekten bakan bir konumda bulunduğu için çok güzel bir manzaraya sahiptir.
Tepede, Küçük Çamlıca Korusu ve Sofa, Cihannüma, Topkapı köşklerinden oluşan Küçük Çamlıca Köşkleri bulunur. Bu mekanlar yerli ve yabancı turistlerin akınına uğrar. Büyük Çamlıca Tepesi ise denizden 268 metre kadar yüksekte bulunur. Tepe, Nurbaba Tekkesi ve TV verici kulelerine ev sahipliği yapar.
İstanbul'un 7 tepesinden biri olan ve Mimar Sinan tarafından yapılan Süleymaniye, İstanbul'un en çok ziyaret edilen bölgelerinden biridir.
Rumeli Hisarüstü'nde otobüslerin son durağında bulunur.
İstanbul’un boğaza yakın en yüksek tepesi olan Yuşa Tepesi muhteşem bir boğaz manzarasına sahip. Hz. Yuşa Türbesi ise tepenin en yüksek noktasında bulunuyor.

Türkiye'de Gezilmesi Gereken En Güzel 8 Müze

Türkiye'de Gezilmesi Gereken En Güzel 8 Müze

Birçok medeniyete ev sahipliği yapan Anadolu topraklarında olup bitenler sizin de dikkatinizi çekmiyor mu?
Üç blok olarak inşa edilen Zeugma Mozaik Müzesi, mozaik ve arkeoloji müzeleriyle sergi ve konferans salonu olarak hizmet verecek. Müzede Zeugma'dan gelen mozaikler sergilenilir. Ayrıca Dünyaca ünlü "Çingene Kızı" mozaiği burada sergilenmektedir.
İstanbul Arkeoloji Müzeleri üç ana birimden oluşan bir müzeler kompleksidir: Arkeoloji Müzesi, Eski Şark Eserleri Müzesi ve Çinili Köşk Müzesi. Türkiye'nin ilk müzesi olan Arkeoloji Müzesi'nin koleksiyonunda imparatorluk topraklarından getirilen, çeşitli kültürlere ait bir milyondan fazla eser bulunmaktadır.
Ankara'nın Ulus ilçesinde bulunan müzeni üst salonunda Paleolitik Çağ, Kalkolitik Çağ, Eski Tunç Çağı, Asur Ticaret Kolonileri Çağı, Eski Hitit ve Hitit İmparatorluk Çağı, Frig Krallığı, Geç Hitit Krallığı, Urartu Krallığı, ve alt salonunda ise Çağlar Boyu Ankara ve Klasik Devirler bölümleri yer almaktadır.
İstanbul Modern Sanat Müzesi; Karaköy limanında yer almaktadır. Aynı zamanda da Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ile Tophane-i Amire arasında yer alan kısımda bulunmaktadır.
Dünyanın en zengin müzelerinden birisi olarak kabul edilen Topkapı Sarayı, yanı başındaki komşusu Ayasofya Camii ile birlikte, hem yerli hem de yabancı turistler tarafından İstanbul’da en çok ziyaret edilen mekanlar arasında ilk sırada geliyor.
Baksı Müzesi Bayburt'a 45 km uzaklıktaki Bayraktar Köyü'nde kurulu sanat müzesidir. Kurulduğu Bayraktar Köyü'nün eski adı olan baksı sözcüğü eski Türklerde bilgin, hekim, şaman anlamlarına gelmektedir.
Antalya Müzesi, Antalya'da yer alan Türkiye'nin en büyük müzelerinden biridir. Ziyaret saatleri 08:00 – 19:00 arasındadır ve haftanın her günü bu saat değişmez. Müzeye 70 TL. fiyatında bilet satın alınarak giriş yapabilmektedir.
Amasya Arkeoloji ve Mumya Müzesi veya Amasya Müzesi 1958 yılında kurulmuş etnografya, arkeoloji ve mumya müzesidir.

Marmaris'in En Güzel Koy ve Plajları

Marmaris'in En Güzel Koy ve Plajları

Berrak denizi, kumu, güneşi ve muhteşem doğası ile Marmaris’in birbirinden güzel plaj ve koyları...
Marmaris Halk Plajı, ulaşım rahatlığı ve temiz denizi ile beraber, bölgenin en kalabalık plajlarındandır. Marmaris Halk Plajı'na ulaşımlar, ilçe merkezinden yürüyerek sağlanabilmektedir.
Uzunyalı Plajı, Marmaris'te en kolay ve en rahat denize girebileceğiniz noktalardan biridir. Marmaris Merkez'den ulaşabilirsiniz. Plaj, 10 km sahil kıyısına sahiptir.
İçmeler koyu Türkiye bölgesinde gezip, görebileceğiniz en temiz ve güzel deniz suyuna sahip olan bölgelerden bir tanesidir. Buraya aracınız ile rahatlıkla ulaşım sağlayabilir, yaya bir şekilde de koylara, sahil kısımlarına ulaşabilirsiniz. Otopark, lavabo, soyunma kabini, duş alanları, piknik bölgeleri, mescit yerleri, şezlong bölgeleri ve daha gününüzü rahatlatacak, kolaylaştıracak birçok şey mevcuttur.
Turunç, Muğla'nın Marmaris ilçesine bağlı bir beldedir. Bu beldede bulunan Turunç Koyu ve Plajı ise tertemiz bir denize sahiptir.
Kızkumu plajı, Muğla'nın Marmaris ilçesinde, Orhaniye yolu üzerindeki plajdır. Koyun ortasında batık bir patika gibi uzanan, 3 metre genişliğindeki 600 metrelik sığlık alan nedeniyle denizin ortasında yürüyor hissi vermesiyle tanınır.
Marmaris‘in 16 kilometre kuzeyinde bulunan turistik ve mutlaka görülmesi gereken yerlerden birisi olan Sedir Adası, aynı zamanda Kleopatra Adası olarak da bilinmekte ve daha çok bu isimle anılmaktadır. Kleopatra adını ise, altın rengi özel kumsalından almıştır.
Dalyan Muğla’nın Ortaca ilçesine bağlı bir mahalledir. Akdeniz kıyısında bulunmaktadır ve tarih, doğa ve kültürel atmosferin buluştuğu eşsiz bir tatil destinasyonu olarak bilinmektedir.
Kumlubük Koyu, deniz ve ormanının temizliğinden de bilinir. Genelde huzurlu ve sessiz ortam isteyen insanların tercih ettikleri bir koydur.
Bozburun Yarımadası, Ege'deki diğer tatil beldelerine göre daha sakin ve doğal bir atmosfere sahiptir. Eşsiz koyları, yemyeşil tabiatı ve tertemiz deniziyle oldukça meşhurdur.

Fethiye'de Gezilecek Yerler

Fethiye'de Gezilecek Yerler

Muğla’nın doğal güzellikleri ile hayran bırakan ilçesi Fethiye, dünyaca ünlü turizm merkezlerindendir. 
Türkiye’nin ve Avrupa’nın en seçkin tatil beldelerinden biri olan Muğla Ölüdeniz beldesinde, hem deniz hem orman tatili yapma imkanı vardır. Konumu dolayısıyla birçok aktivite yapma şansı da sunmaktadır.
Kelebekler Vadisi, Muğla ili, Fethiye ilçesi Ölüdeniz belde sınırları içerisinde bulunmaktadır. Sahip olduğu endemik türler nedeniyle dünya mirası olarak korunması önerilmiş 100 dağdan biri olan Babadağ'ın eteklerinde bulunan Kelebekler Vadisi, 1. derecede doğal Sit ilan edilmiş ve her türlü yapılaşmaya kapatılmıştır. Kelebekler Vadisi'nde havaların güzelleşmesi ile birlikte sezon nisan ayında başlamaktadır. Burayı nisan ayından eylül ayının sonlarına kadar, hatta zaman zaman ekim ayının ilk haftalarına kadar ziyaret etmek mümkündür.
Kayaköy, birbirinden çok farklı iki yerleşim alanından oluşmaktadır. Bunların birincisi; turizmde de önemli yeri olan eski adı Livissi şeklinde geçen mahalledir. Diğeri ise Kayı Köyü'dür. Muğla iline 147 km, Fethiye ilçesine 7 km uzaklıktadır.
Babadağ Muğla ilinde bulunan, üç zirvesi olan bir dağ çeşidi. Bu üç zirveden en yüksek rakımlı yer 1,969 metredir. Bitki türü bakımından oldukça zengin olan bu dağ, gidilip görülmeye müsait bir durumda. Özellikle doğa sporları, yürüyüşler gibi aktivitelerin kolaylıkla yapılabilme imkanına sahip.
Gemiler Adası, Fethiye'nin Ölüdeniz tatil beldesinde olup Fethiye ilçe merkezine 30 km mesafededir. Tatil için bu bölgeye gelen misafirler Ölüdeniz kiralık villa hizmetinden yararlanırken bu adayı da kesinlikle ziyaret ederler.
Günümüz Fethiye şehrinin bulunduğu yerde, Likya ve Antik Yunan kenti Telmessos bulunmaktaydı. Amintas Kaya Mezarı, şehrin güney tarafında dağın eteklerinde yer almaktadır. Etkileyici görünümlü mezar MÖ 350 yılında inşa edilmiştir ve adını "Amyntou tou Ermagiou" yazılı yazıttan almaktadır. Yunanca yazıt, "Hermagios'un oğlu Amintas" anlamına gelmektedir.
Telmessos, Likya'nın Karya ile sınır bölümünde yer alan antik kenttir. Antik yerleşimin bulunduğu yerde günümüzde Fethiye yerleşimi bulunmaktadır.
Göcek, Muğla ilinin Fethiye ilçesine bağlı bir mahalledir. Göcek Mahallesi adı geçmişte yerleşim bölgesinde bulunan Göçek adlı gruptan gelmiştir.

İç Anadolu Bölgesi'nde Kayak Tatili İçin Gidilebilecek Yerler

İç Anadolu Bölgesi'nde Kayak Tatili İçin Gidilebilecek Yerler

Kış tatili severler buraya!
Ülkemizin en önemli kış turizm merkezlerinden biri olan Kartalkaya Kayak Merkezi, Bolu şehir merkezinin 38 kilometre güneydoğusunda bulunuyor. Bolu - Köroğlu Dağı Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi içinde yer alan Kartalkaya Kayak Merkezi'nde misafirlerin yeme içme ve WC ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri bir tesis bulunuyor. Eğim ve zorluk derecelerine göre 25 adet pistin bulunduğu kayak merkezinde konaklama için beş adet özel işletme yer alıyor. Misafirler bu tesislerden kayak takımı kiralayabilecekleri gibi kayak ve snowboard eğitim hizmetinden de ücret karşılığında yararlanabiliyor.
18 adet son teknoloji mekanik tesis ve 34 farklı kayak pisti ile kayak ve snowboard severlere keyifli bir kış tatili sunuyor Erciyes Kayak Merkezi. Günü birlik program yapanlar için kayak kiralama yerleri, WC’ler, restoranlar ve kafeler bulunuyor. Her yaştan misafirin ihtiyaçları düşünülerek tasarlanan Erciyes Kayak Merkezi’nde kapalı çocuk oyun alanı, bebek bakım odası, soyunma odaları ve günlük ve sezonluk) kiralayabileceğiniz dolaplar bulunuyor. Erciyes Kayak Merkezi fiyatları, yaş grubuna, yaya/kayakçı girişine, satın alınan yukarı çıkış sayısına, dolap kiralama ve çocuk oyun alanı kullanımına bağlı olarak değişiyor. Kar kalitesinin bilhassa Kasım-Mayıs döneminde iyi olduğu Erciyes, dağ üzerinde yer alan sıcacık otellerde konaklama imkânı da sunuyor.
Girişlerin ücretsiz olduğu Elmadağ Kayak Merkezi uygun fiyatlı bir kış eğlenme merkezi. Merkezde yeme içme ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz bir tesis ve WC bulunuyor. Elmadağ Kayak Merkezi'ne çıkarken yol bir noktadan sonra tek şeride düşen yolun asfalt olması zorlukla birlikte avantaj sağlıyor. Elmadağ Kayak Merkezi için kızakla kayarak eğlenme amaçlı günübirlik gidilebilecek bir yer denebilir. Kayak merkezinde yerel halkın sağladığı at kiralama imkanı var. Bölgede Hacettepe Üniversitesi, Ankara Üniversitesi ve bazı kuruluşlara ait kayak evleri de yer alıyor.
Sivas merkezden 58 km uzaklıkta bulunan Yıldız Dağı Kayak Merkezi içerisinde 4 adet profesyonel pist, 1 adet de acemi pisti bulunuyor. Merkezde 1 teleksi, 2 telesiyejden oluşan 3 mekanik tesis ve misafirlerin yeme içme ve WC ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri 2 adet cafe restorant bulunuyor. Konaklama için otel alternatifinin yanı sıra kiralanabilen Bungalov evler oldukça ilgi çekici. Yıldız Dağı Kayak Merkezi'nde kayak takımı ve kızak kiralayabileceğiniz bir tesis ve bu tesiste ziyaretçilere farklı bir kış aktivitesi imkanı sunan bir buz pateni pisti yer alıyor.

Çanakkale'de Görülmesi Gereken Yerler

Çanakkale'de Görülmesi Gereken Yerler

İki kıtayı birbirine bağlayan 5 boğazdan biri, mavi bayraklı koyları, yemyeşil doğası, kahramanlara ev sahipliği yapan toprakları ile her köşesi ayrı güzel bir şehir...😌
Assos, Çanakkale‘deki en beğenilen kafa dinleme yerlerinden biridir. Toplu taşıma ile gelmenin biraz meşakatli olması, İstanbul’dan 6 saatte ulaşılabilmesi, sit alanı olması nedeniyle daha sakin bir yerdir. Böylelikle ortaya deniz keyfi ve sukünetin sakin, nezih, bakımlı bir ortamda buluşabildiği ender yerlerden biri çıkmıştır.
Çanakkale Şehitler Abidesi, Çanakkale il sınırları içindeki Gelibolu Yarımadası'nda, Çanakkale Boğazı'nın ucunda Morto Koyu önündeki Hisarlık Tepe üzerinde yer almaktadır. 1915 yılında I. Dünya Savaşı sırasında Çanakkale Savaşları'nda hayatını kaybeden Türk askerlerin anısına yaptırılmıştır.
Aynalı Çarşı, Çanakkale'de bulunan kapalı çarşıdır. 1890 senesinde şehrin Musevi cemaatinin ileri gelenlerinden Eliyau Hallio tarafından yaptırılmıştır. Kapı kitabesinin üzerinde Osmanlıca ve İbrani Harfli Ladino iki yazı bulunmaktadır.
Kilitbahir Kalesi, 1452 yılında Çanakkale Boğazı'nın Avrupa kıyısına inşa edilen kaledir. Avrupalı devletlerin Bizans İmparatorluğu’na yardım etmesini önlemek amacıyla Fatih Sultan Mehmet tarafından Çanakkale Boğazı'nın Avrupa yakasına, boğazın en dar yerine, Çimenlik Kalesi'nin karşısına yaptırılmıştır.
Çanakkale ve Balıkesir arasında geniş bir coğrafyaya yayılmış olan Kaz Dağları, Biga Yarımadası bölgesindeki en yüksek zirveyi de içeren bir sıradağı kapsamaktadır. İda Dağı olarak da bilinen Kaz Dağları, Yunan mitolojisinde birçok efsaneye konu olmuştur.
Yunan mitolojisinde Tenedos, Antik Çağ'da Leukophrys, Bozcaada; Çanakkale'nin ilçelerinden biridir ve Ege Denizi'nin kuzeydoğusunda yer alıyor. Aynı zamanda Bozcaada, ülkemizin köyü olmayan tek ilçesi olma özelliği taşıyor. Bu bölgeye ise, Geyikli'den kalkan feribotlarla kolaylıkla ulaşım sağlayabiliyorsunuz.
Ege Denizi'nin kuzeyinde yer alan ve Türkiye'nin en büyük adası olan Gökçeada Çanakkale'nin bir ilçesidir. 286 km2 yüzölçümü ve 95 km kıyı şeridi uzunluğuna sahip Gökçeada bozulmamış doğası, huzurlu atmosferi ile seyahatseverlerin en çok tercih ettikleri tatil beldelerinden biridir.

Ankara'da Çocuklarınızla Gezebileceğiniz 5 Mekan Önerisi

Ankara'da Çocuklarınızla Gezebileceğiniz 5 Mekan Önerisi

Ara tatili boş geçirmeyelim diye düşünüyorsanız işte sizin için Ankara’da çocuklarınızla eğlenceli vakit geçirebileceğiniz 5 öneri!
Açık otoparkları, parkın konseptine uygun tasarlanmış yapıları, go-kart, kaykay pisti, model gemi yüzdürme alanı, model araba pisti, halı sahalar, basket sahaları, tenis kortları ile ziyaretçilerini ağırlayan Harikalar Diyarı, Ankara'nın huzur ve eğlenceyi bir arada sunan konsept mekanlarının başında gelmektedir.
Ankara’nın Mamak ilçesi Doğukent Bulvarı üzerinde bulunan Nata Vega Outlet içerisinde bulunan Akvaryum, Türkiye’nin en büyük Avrupa’nın ise ikinci en büyük tünel akvaryumu olma özelliğine sahiptir.
Altınköy Açık Hava Müzesi, 500 dönümlük bir arazi içerisinde yer alıyor. Burada; köy kahvesi, muhtarlık, ahırlar, keçiler, koyunlar, minyatürler, kedi, köpek, kuş gibi hayvanlar ve köylerde yer alan bahçe kültürleri yer alıyor. Eskiyi ve doğal bir yaşamı oldukça iyi yansıtan açık hava müzesine sık sık öğrenci ziyaretleri gerçekleşiyor. Böylece çocuklara doğal yaşam sevdiriliyor.
Feza Gürsey Bilim Merkezi, Türkiye'nin İlk Bilim Merkezi'dir. Yaklaşık 50 deney ve sergi birimi, bilim gösterileri, bilim sergisi, bilim atölyeleri ve daha fazlasını içinde barındırmktadır.
Neşeli Köy içerisinde ters ev, tavuklar, eşekler, ördekler, tavus kuşları, atlar, toprak, , köy turu, köy kahvesi ve köy gözlemesi yenecek yer bulunmaktadır. At ve eşek turları, karavanla köy gezintisi, içerisinde köy bakkalı ( açma gözleme, sıcak-soğuk içecekler, dondurma) bulunmaktadır.

İzmir Seyahatinizde Uğramanız Gereken 9 Yer

İzmir Seyahatinizde Uğramanız Gereken 9 Yer

Sıcacık güneşi, Körfez kokulu sokakları, doğası, mutfağı ile şehir gibi şehir olan İzmir☀️🌊
Kadifekale, Türkiye'nin İzmir şehrinde bulunan bir kaledir. Antik Smirni'nin akropolisi olan kale, İzmir Körfezi'ne hâkim 186 m rakımlı Pagos Tepesi'nde yer alır.
Efes Antik Kenti'nin en önemli yapılarından biri olan Celsus Kütüphanesi, MS 110 - 135 yılları arasında Celsus onuruna oğlu Gaius Julius Aquila tarafından yaptırılmıştır.
İzmir Saat Kulesi, İzmir'de Osmanlı padişahı II. Abdülhamid'in tahta çıkışının 25. yıldönümünü kutlamak için 1901'de inşa edilmiş tarihî saat kulesidir.
Tarihî Asansör, İzmir'de bulunan tarihsel bir yapıdır. 1907 yılında Musevi iş adamı "Nesim Levi (Bayraklıoğlu)" tarafından yaptırılan asansör, birinden diğerine 155 basamakla ulaşılan iki semt arasında hızlı ve kolay ulaşım sağlama amacıyla yaptırılmıştır.
İlk tiyatronun yapıldığı tarih Helenistik Dönem'e aittir. Efes Antik Tiyatrosu İmparator Cladius döneminde yeniden inşa edilmeye başlanmış ve Günümüzdeki Efes Antik Tiyatronun tamamlanması M.S. 98 ile 117 yıllarında gerçekleşmiştir.
1993 yılında restore edilerek günümüzde turistik bir çarşı olarak hizmete giren Kızlarağası Hanı'nda çok çeşitli el sanatları ürünleri, halıları, deri kıyafetleri ve çarpıcı hediyelik eşyaları bulunabilir ve hanın tam ortasındaki açık çay bahçesinde mistik havayla yorgunluk aılabilir.
Kordon, Türkiye'nin İzmir şehrinde yer alan bir cadde ve kordon boyudur. Geçmişi 1850'li yıllara uzanır. Cumhuriyet Meydanı ile İzmir Limanı arasındaki kıyı şeridini kapsar.
Çeşme'nin en popüler merkezlerinden biri olan Alaçatı, ilçenin simgesi olmuştur. Türkiye'nin en iyi tatil noktalarından biri olan Alaçatı, renkli sokakları ile olduğu kadar aynı zamanda yel değirmenleriyle de meşhurdur.

Türkiye'nin En Temiz Plajları

Türkiye'nin En Temiz Plajları

Tatil planları yaparken deniz genelde ilk sırada yer alır.
İncekum Plajı, suları sığ ve geç derinleşen denizinden dolayı çok ilgi gören bir plajdır. Bu plaj özellikle yaz aylarında çok sayıda yerli ve yabancı turist tarafından ilgi görmektedir. Çocuklu aileler tarafından yoğun şekilde talep görmektedir. Hem Kumu Hem denizi tam çocuklara göredir.
Palamutbükü Plajı sıkça ziyaret edilen bir plajdır. Bu kadar tercih edilmesindeki en büyük etken ise berrak olan denizi, yemyeşil ağaçları ve yassı çakıllı sahil şerididir. Sahilde biraz yürüdükten sonra kumlu kısımları da görebilmek mümkündür. Deniz hızlı derinleştiği ve soğuk olduğu için yüzmek için ideal noktalardan biridir.
Mısır Kraliçesi Kleopatra Akdenizde çıktığı her sefer sırasında Alanya'ya uğramış ve bu plajda denize girermiş. Kleopatra Koyu; denizinin ve sahilinin altın renkli kumu olması, geniş bir sahil alanından oluşması ve berrak denizi 8-10 metreye kadar sığ olması başlıca özelliklerindendir.
Kemer'den Kumluca istikametinde yaklaşık 28 km. mesafede bulunan Çıralı, muhteşem doğal güzellikleri ve 3,5 kilometrelik plajı ve kumsalı, koyu mavi temiz denizi ile Antalya Kemer'de mutlaka görülmesi gereken önemli tatil beldelerinden birisi.

Uygun Fiyatlı Tatil İçin 5 Adres

Uygun Fiyatlı Tatil İçin 5 Adres

“Güzel ve keyifli bir tatil yapmak aynı zamanda bütçemi de çok aşmamak istiyorum” diyorsanız sizin için listelediğimiz tatil beldelerine bir göz atın.
Ege Denizi'nin kuzeyinde yer alan ve Türkiye'nin en büyük adası olan Gökçeada Çanakkale'nin bir ilçesidir. 286 km2 yüzölçümü ve 95 km kıyı şeridi uzunluğuna sahip Gökçeada bozulmamış doğası, huzurlu atmosferi ile seyahatseverlerin en çok tercih ettikleri tatil beldelerinden biridir.
Bolu şehri, tarihi dokusu, doğal güzellikleri ve tarihi dokusu sayesinde her sene on binlerce yerli ve yabancı turistin uğrak noktası haline gelmiştir. Tatilciler, Bolu gezilerinin tamamladıkları sırada, evlerine dönerken ailelerine ya da arkadaşlarına şehirden çeşitli hediyeler götürebilir.
Safranbolu, Karabük ilinin tarihi ve turistik bir ilçesidir. Safranbolu evleri ile ünlü olan şehir, bu özelliği sayesinde 17 Aralık 1994 tarihinden beri Türkiye'de Dünya Miras Listesi'nde yer alan 9 kültürel varlıktan biridir ve turistik ilgi çekmektedir.
Didim ya da eski ismiyle Yenihisar, Aydın'ın turistik bir ilçesidir. Pek çok turistik destinasyona yakın olmasıyla da konum avantajına sahiptir. Özellikle yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerden büyük ilgi görmektedir.
Amasra yeşil doğası, mavilikleri ve huzurlu atmosferiyle sıcak bir liman kenti. Fatih Sultan Mehmet'in gördüğünde "Lala, Lala, Çeşm-i Cihan (dünyanın gözü) bu mu ola?" diyerek hayran olduğu Amasra, patika yolları, tarih kokan sokakları ve mağaralarıyla hafta sonu için oldukça ideal bir yöre.

Türkiye'de Görmeniz Gereken 5 Ada

Türkiye'de Görmeniz Gereken 5 Ada

Ayvalık – Cunda'da muhteşem bir manzaraya ev sahipliği yapan Cunda Adası Aşıklar Tepesi, ziyaretçilerine adayı kuş bakışı izleyebilecekleri eşsiz bir ortam sunmaktadır.
En yüksek noktası deniz seviyesinden 1.912 metre yüksekliktedir. 80 metre yüksekliğe ulaşan sarp kayalıklarla çevrili adanın toprakları 700 bin metrekare alanı kaplar. Bahar aylarında çiçek açan badem ağaçlarıyla büyüleyici bir manzaraya kavuşan Akdamar Adası'nın kıyı uzunluğu ise 3 kilometredir.
Eski adı Prinkopos olan ve Prens Adaları'nın en büyüğü olan Büyükada, doğal güzellikleri, çam ormanları, son derece etkileyici ve adanın her tarafına dağılmış rengarenk erguvanları, tarihi köşkleri ve trafik kargaşasından uzak sakin bir belde konumu ile dikkati çekiyor.
Ege Denizi'nin kuzeyinde yer alan ve Türkiye'nin en büyük adası olan Gökçeada Çanakkale'nin bir ilçesidir. 286 km2 yüzölçümü ve 95 km kıyı şeridi uzunluğuna sahip Gökçeada bozulmamış doğası, huzurlu atmosferi ile seyahatseverlerin en çok tercih ettikleri tatil beldelerinden biridir.
Yunan mitolojisinde Tenedos, Antik Çağ'da Leukophrys, Bozcaada; Çanakkale'nin ilçelerinden biridir ve Ege Denizi'nin kuzeydoğusunda yer alıyor. Aynı zamanda Bozcaada, ülkemizin köyü olmayan tek ilçesi olma özelliği taşıyor. Bu bölgeye ise, Geyikli'den kalkan feribotlarla kolaylıkla ulaşım sağlayabiliyorsunuz.

Mutlaka Görmeniz Gereken 4 Antik Kent

Mutlaka Görmeniz Gereken 4 Antik Kent

İlkçağ'lardan itibaren günümüze kadar ulaşabilmiş binlerce yıllık kent özelliklerine sahip, tarihi kültürel kalıntılara genel olarak "Antik kent" denilmektedir. 
İzmir İli, Selçuk İlçesi sınırları içindeki antik Efes kentinin ilk kuruluşu M.Ö. 6000 yıllarına, kadar inmektedir. Doğu ile Batı arasında başlıca kapı durumunda olan Efes önemli bir liman kenti idi. Bu konumu Efes'in çağının en önemli politik ve ticaret merkezi olarak gelişmesini ve Roma Devrinde Asia eyaletinin başkenti olmasını sağlamıştır. Efes, antik çağdaki önemini yalnızca buna borçlu değildir. Anadolu'nun eski anatanrıça (Kybele) geleneğine dayalı Artemis kültünün en büyük tapınağı da Efes'te yer alır.
Göbeklitepe Mısır piramitlerinden 7 bin 500 yıl daha önce yapıldı. Yerleşik hayata geçişlerin ilk izleri için büyük bulgular barındırıyor. Çünkü yerleşik hayatı simgeleyen ve tarıma işaret eden buğdayın ilk izleri Göbeklitepe'de bulundu. Dinler tarihini de etkileyen Göbeklitepe, bilinen ilk ibadet merkezi.
Aspendos Antik Kenti, milattan sonra 2. yüzyılda Romalılar tarafından inşa edilmiş olup tarihteki en güzel şekilde korunmakta olan tiyatrolar arasına girmeye hak kazanmıştır.
Hierapolis, Pamukkale yakınlarında bulunan bir antik kenttir. Antik coğrafyacı Strabon ile Ptolemaios verdikleri bilgilerde, Karia bölgesine sınır olan Laodikeia ve Tripolis kentlerine yakınlığı ile Hierapolisin bir Frigya kenti olduğunu ileri sürülmektedir.

Ankara Bölgesi'ndeki Kamp Alanları

Ankara Bölgesi'ndeki Kamp Alanları

Ülkemizin başkenti Ankara, tarihi geçmişi bakımından sahip olduğu kültürel ve mimari zenginliği ile pek çok mirasa ev sahipliği yapmaktadır. 
Şahinler Tabiat Parkı, Ankara’da kamp yapılacak yerler arasında önemli bir konuma sahip doğal güzelliklerden birisidir. Henüz tam anlamıyla keşfedilmediği için günübirlikçi akınına uğramamaktadır.
Ankara’da şehrin gürültüsünden uzakta doğa ile iç içe piknik ve kamp yapmak isteyenler için çok uygun bir yer olan Beynam Atatürk Orman Kamp Alanı, Ankara merkezine yaklaşık 45 kilometre uzaklıkta bulunmaktadır.
Batı Karadeniz Bölgesi’nden İç Anadolu'ya geçiş kuşağında yer alan ormanların hakim olduğu bir alandır. ifalı kaplıcaları ile tanınmış Kızılcahamam ilçesine bitişik olmasının yanı sıra, insanların eğlenmesine, dinlenmesine ve kısa süreli tatil yapmasına, ayrıca bilimsel ve eğitsel amaçlı çalışmalara olanak veren, orman, dağ ve su peyzajlarının bütünleştiği doğal kaynak değerlerin yanında, konaklama tesisleri, çadırlı kamp ve günübirlik kullanım alanları ile rekreasyonel kullanım taleplerini karşılayacak kültürel kaynak değerlerine sahiptir.
Öğrencilerin, çalışanların ve ailelerin sıklıkla tercih ettiği bir parktır. Birçok aktiviteyi de içinde barındırır.
Ankara'ya 105 kilometre uzaklıkta olan Sorgun Göleti Tabiat Parkı'nın kuzeyinde ve doğusunda Sorgun Göleti, güneyinde karaçam ormanı, batısında geniş çayır alanları yer almaktadır.
Tabiat Parkı Ankara İli Beypazarı İçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. 30 ha büyüklüğe sahip Tabiat Parkı'nın çevresi sarıçam ormanları ile çevrilidir. Tabiat Parkı kuzeyinde Eğriova Yaylası ve göleti, güneyi, doğusu ve batısında ise Sarıçam ormanları yer almaktadır.
Ankara'nın Kızılcahamam ilçesinde bulunan Yayla MoCamp, misafirlerine 15 kamp alanı, barbekü, market gibi birçok imkan sunmaktadır.
​Çamkoru Tabiat Parkı Ankara-Bolu Devlet Karayolu güzergahında bulunmaktadır. Karayolu sahayı ikiye bölmüş vaziyettedir. Alanın bir bölümü orta ve kalın ağaçlık çağında doğal sarıçam ve karaçam ağaç türleri ile kaplıdır. Diğer bölümü orman içi açıklık ve Çamkoru Göletinden oluşmaktadır.

Tekirdağ Bölgesi'ndeki Kamp Alanları

Tekirdağ Bölgesi'ndeki Kamp Alanları

Marmara Denizi kıyısı boyunca uzanan birbirinden güzel sahillere ve kamp yerlerine ev sahipliği yapan Tekirdağ, İstanbul’a olan yakınlığı nedeniyle yaz aylarında hafta sonu kaçamakları için tercih edilen yerlerden biri oluyor. 
Çamlıkoy (Kastro) Ormaniçi Dinlenme Tesisleri, Tekirdağ'da kamp yapılabilecek en iyi yerlerden biri olarak geçmektedir. Bahçeköy deresi kastro koyundan karadenize dökülüyor, bu yerde hem deniz hem göl hem de dere görülebilir.
Tekirdağ İli, Saray İlçesi Galata Deresi'nin yakınlarında bulunan Kanara Kanyonu yamaçlarında genel olarak meşe, gürgen, yabani kızılcık ağaçları yer alır. Vadi yamacında bulunan doğal kaya sığınakları tarih öncesi çağlarda yerleşme yeri, tarih çağlarında kaya mezarı olarak kullanılmıştır. Kanara Kanyonu Antik Çağlar'da taş ocağı olarak da kullanılmıştır. Kanyonda bulunan Güngörmez Mağaraları yaklaşık 40 metre uzunluğundadır.
Bornova – Çamiçi Köyü geçildikten sonra stabil toprak yoldan devam ederek İkiz Göller’e gidilebilir. Yol üstünde alabalık çiftliği ve su kaynağı mevcuttur. Göle kadar araçla gidilebilir. Rahat bir şekilde çadır kurulabilecek kamp alanları mevcuttur.
Dallas Plajı, Marmaraereğlisi bölgesinde bulunan en geniş plajlardan biri. Plaj, bölgeyi bilen insanlar tarafından denize girilebilecek en güzel sahillerden biridir.
Ganos Dağı Kamp Alanı Tekirdağ Şarköy’de yer alan doğal kamp yerlerinden birisidir.Çadır kampı için uygun olsada karavan kampı için maalesef uygun değil.
Saklı Köy Camping Tekirdağ ilinin Marmaraereğlisi ilçesine bağlı olan Dereağzı Mahallesinde bulunmaktadır. Ulaşımı Tekirdağ-İstanbul yolu üzerindedir. Fazlası ile sessiz ve kafa dinlenebilecek bir kamp alanı olmaktadır. Yürüme mesafesinde plaj bulunmaktadır. Genel ihtiyaçların karşılanabileceği bir kamp alanıdır ve işletme sahipleri oldukça güler yüzlüdür.
Tekirdağ-İstanbul karayolu üzerinde bulunan kamp alanı şehir merkezine 25 km mesafede bulunuyor. Yaklaşık 40 çadırlık bir kamp alanına sahip olan tesiste kamp süreniz boyunca yararlanabileceğiniz WC, duş ve elektrik gibi imkânlar bulunmaktadır.

Erzurum Doğa Gezisi

Erzurum Doğa Gezisi

Palandöken Dağı, Narman Peribacaları
Narman Peribacaları

Ankara’dan Kaçış Rotaları

Ankara’dan Kaçış Rotaları

Ankara'ya yakın gezi rotalarını sizler için yazdık.
Ankara’da deniz olmayabilir ama denize ulaşmak sadece 3 buçuk saat. İnkumu Ankara’da olup da denize girmek istediğinizde kaçabileceğiniz en güzel plaja sahip. Güneyi ormanlarla çevrili bu plaj bahar sonundan eylül ekim aylarına kadar denize girebileceğiniz bir yer. Karadeniz’de olması sebebiyle ara ara dalgalı olsa da aniden derinleşmediği için güvenli bir bölge. Plajda şezlong ve şemsiye kiralayabileceğiniz gibi, duş, tuvalet ve soyunma kabini imkanı da var. Sahilin üst tarafında yolda uzunca bir de bisiklet yolu bulunuyor. sahil boyunca yer etmiş olan restoran, otel ve pansiyonlar sayesinde yeme – içme ve konaklama konusunda da sıkıntı yaşamayacağınız bir rota. Gitmişken İnkumu’na çok yakın olan, Güzelcehisar kasabasındaki 80 milyon yıllık lav sütunlarını ve Fatih Sultan Mehmed’in “çeşm-i Cihan” diye bahsettiği Amasra’yı da gezebilirsiniz.
Ankara’ya yakın bir kaçış rotası aradığımızda ilk akla gelen yerlerden birisi Bolu’nun Mudurnu ilçesi. Ankara’dan yaklaşık 3 saatte ulaşabilirsiniz. Muhteşem bir doğaya sahip olmasının yanı sıra tarihi dokusunun bozulmamış olmasıyla da dikkat çekiyor Mudurnu. Erken saatlerde Mudurnu’ya giderseniz güne Abant Gölü kenarında kahvaltıyla başlayabilirsiniz. Göl kenarında hem işletmeler hem de piknik masaları bulunuyor. Abant gölüne yarım saatlik bir mesafede bulunan Akkayalar Travertenleri ise Mudurnu’da görmeyi isteyebileceğiniz ilginç bir oluşum. Bolu’nun Pamukkale’si olarak bilinen travertenlerde doğal oluşumlu havuzları da görebilirsiniz. Mudurnu merkez ise tam bir tarih şehri. Osmanlı’dan kalma tarihi konakları, Demirciler Çarşısı ve Orta Çarşı, Yıldırım Bayezid Camii, Mudurnu Saat Kulesi ve Yıldırım Bayezid Hamamı Mudurnu’da görebileceğiniz tarihi duraklardan.
Ankara’ya en yakın sahil ilçelerinden biri olan Akçakoca’ya yaklaşık 2 buçuk saatte ulaşabiliyorsunuz. Düzce’ye bağlı ilçe 35 kilometrelik uzun bir sahil şeridine sahip. Bu sahilin bir bölümü Kadınlar Plajı olarak sadece kadınların kullanımına ayrılmış. Üstelik bu plaj ücretsiz hizmet veriyor. Akçakoca’da denizi dışında da oldukça turistik bir ilçe. Fındık bahçeleri, şelaleleri, mesire alanları, mağaraları, tarihi evleri ve camileri ile gezip görülecek yerler açısından zengin. Farklı mimarisi ile Akçakoca Merkez Camii, koruma altına alınmış tarihi evleri ile Yukarı Mahalle, yemyeşil bir doğa içerisindeki Aktaş Şelalesi ve hızlıca gezebileceğiniz Fakıllı Mağarası görülmesi gereken başlıca yerlerden.
Dünya’nın dört bir yanından turist çeken bu şehrin Ankara’ya bu kadar yakın olması Ankaralılar için büyük bir şans. 60 milyon yıl önce Erciyes, Hasandağı ve Göllüdağ’ın püskürttüğü lav ve küllerin oluşturduğu mucizevi yapıları görmek için sadece 3 buçuk saatlik bir yolculuk yapmanız gerekiyor. Dünya’da eşine pek rastlanmayan peri bacalarını, gizemli yer altı şehirlerini ve adeta bir cennet olan Ihlara vadisini gezerken Kapadokya’nın büyüsüne kapılmamak elde değil. Böylesine turist çeken bir yerde elbette yapılacak aktiviteler bitmiyor. Kapadokya’da, balon turuna katılabilir, Avonasta çömlek yapabilir, Atv ile dolaşıp ata binebilir ve bir gece bile olsa mağara otellerde konaklayabilirsiniz.
Sadece tarihi sokaklarında gezip, Osmanlı’dan kalma nadide bir konakta kahve içmek için bile Safranbolu’ya gidilebilir. Ankara’ya 2 buçuk saatlik uzaklıkta olan Safranbolu UNESCO Dünya Mirası listesine de girmiş bir ilçe. Hem konaklama hem de yeme-içme imkanı olan tarihi konakları sadece gezmek amacıyla da ziyaret edebilirsiniz. Bunun yanında Eski Çarşı, Cinci Hanı ve Hamamı, Kent Tarihi Müzesi ve Kaymakamlar Müze Evi de merkezde görebileceğiniz yerlerden. Safranbolu’nun tarihi kadar doğal güzellikleri de ön plana çıkıyor. Tokatlı Kanyonu, Bulak Mencilis Mağarası ve Kristal Teras da görmeden geçmeyin dediklerimiz arasında.
Hafta sonu bir yerlere kaçayım, yeşile ve doğaya doyayım diyorsanız Kastamonu güzel bir alternatif olabilir. Türkiye’deki en büyük milli parklardan biri olan Küre Dağları yaklaşık 13.000 hektarlık bir alanı kaplıyor. Ankara’ya 3 saatlik uzaklıktaki Küre Dağlarında , yazın yeşilin her tonunu görebileceğiniz gibi sonbahar mevsiminde de tam bir renk cümbüşüne şahit olabilirsiniz. Valla Kanyonu, Horma Kanyonu, Çatak Kanyonu, Ilıca Şelalesi, İlgarini Mağarası ve Ejder mağarası Küre Dağlarındaki doğal güzelliklerden sadece bazıları.
Tarihi mirasları seven biriyseniz sadece günübirlik bile gidebileceğiniz bir güzellik olan Hattuşaş antik kenti, Ankara’ya 193 kilometre uzaklıkta. UNESCO Dünya Mirası listesinde bulunan şehir Anadolu’nun ilk başkenti olma özelliğine de sahip. Hitit İmparatorluğuna ait bu şehir, yukarı şehir ve aşağı şehir olarak ayrılmış. Bu iki bölümde yapılan kazılarda beş kültür katı ortaya çıkmış. Bu katlarda Hatti, Asur, Hitit, Frig, Galat, Roma ve Bizans dönemlerinden kalma kalıntılar bulunmuştur. Sanat ve mimari açıdan çok zengin olan Hattuşaş gezilip görülmeye değer bir kültür mirası.
Türkiye’de UNESCO Dünya mirası listesine adını yazdırmış bir başka ilçe de Odunpazarı. Rengarenk evleriyle insanın içini açan bu şirin ilçede, Osmanlı mimarisinin izlerini görmek mümkün. Tarihi Odunpazarı evlerinde yerleşim halen devam ettiği gibi, tarihi dokusu bozulmadan otel, restoran ve kafeye dönüştürülmüş işletmeler de mevcut. Osmanlı’dan kalma Kurşunlu Cami ve Külliyesi, Eskişehir’in simgesi haline gelen lületaşının her halini görebileceğiniz Lületaşı Müzesi, Kemal Sunal’dan Şener Şen’e pek çok ünlü ile fotoğraf çektirebileceğiniz Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi ve Gıyaseddin Keyhüsrev zamanında yapılmış Alaaddin Camii Odunpazarı’nın gezilebilecek diğer mekanları. Ankara’dan Odunpazarı’na ulaşma yaklaşık olarak 3 saat sürüyor.
Başkentimiz kışın bir başka güzel olsa da kış sporları açısından çok eksik kalmış olması bizi Ankara yakınlarındaki kayak merkezlerini araştırmaya itiyor. 3 buçuk saatlik bir mesafede bulunan Erciyes Kayak Merkezi Ankara’ya en yakın merkezlerden birisi. Kolay, orta ve zor pistleri bulunan merkez bu yönüyle herkese hitap ediyor. Çocuk oyun alanları ise çocuklu ailelerin ilgisini çekiyor. Kayak, kızak ve snowboard gibi kış sporları yapma imkanını bulabileceğiniz Erciyes Kayak Merkezi kış turizmi yönünden epey gelişmiş.
Ankara’ya 3 saatlik mesafede bulunan Yedigöller adından da anlaşılacağı gibi birbirine yeraltı kaynaklardan bağlı 7 tane gölden oluşan eşsiz bir güzelliğe sahip. Nazlıgöl, Kurugöl, İncegöl, Sazlıgöl, Deringöl, Büyükgöl ve Seringöl Yedigöller’de göreceğiniz büyüklü küçüklü göller. Eskiden olsa saklı cennet diye adlandırabileceğimiz Yedigöller Milli Parkı artık hiç de saklı kalmadığından sabahın erken saatlerinde gidip yer kapmakta fayda var. Eğer geç kalırsanız arabanız için park yeri bulmak dahi mümkün olmuyor. Yedigöller, dört mevsim güzel olsa da sonbahar aylarında büyülü bir mekana dönüşüyor. Park içerisinde piknik masaları, tuvalet ve mescit olanakları mevcut. Ayrıca kamp yapabileceğiniz alanlar ve konaklayabileceğiniz bungalov evler de bulunuyor. Giriş ücretleri ise şöyle; Araçsız kişi başı : 8 TL. indirimli kişi başı: 4 TL. Motorsiklet : 16 TL. Otomobil : 24 TL.

İstanbul Mesire Alanları

İstanbul Mesire Alanları

İstanbul'un en güzel piknik alanlarını sizler için derledik.
Hafta sonları İstanbulluların akın akın kaçtığı bir yer, Belgrad Ormanı. Belgrad Ormanı aslında içerisinde farklı farklı mesire alanları bulunan oldukça büyük bir ormanlık alan. Ayvat Bendi Mesire Alanı, Binbaşı Çeşmesi Mesire Alanı, Neşet Suyu Mesire Alanı, Falih Rıfkı Atay Mesire Alanı bunlardan bazıları. Ormana giriş ücretsiz olsa da mesire alanlarına girişler ücretli. (Yaya 4 TL, motosiklet ve ATV 8 TL, otomobil 10 TL, minibüs 35 TL, midibüs 60 TL ve otobüs 110 TL.) Mesire alanlarında tuvalet, büfe, çocuk oyun alanları, yürüyüş ve bisiklet parkuru gibi imkanlar da bulunuyor. Belgrad ormanında piknik yapmanın yanında, Bizans döneminden kalma su bentlerini görebilir, orman içerisinde doğa yürüyüşüne çıkabilir, eğer gece konaklamak isterseniz kamp yapabilirsiniz. Yaz aylarında özellikle de hafta sonları çok kalabalık oluyor, öyle ki hem otoparkta hem oturma alanlarında yer bulmak neredeyse imkansız. Bu yüzden sonbahar ve hafta içi vakitler Belgrad ormanına gelmek için ideal zamanlar.
Genellikle sakin olmasıyla bilinen bu mesire alanı Kaymakdonduran ormanı içerisinde yer alıyor. Ormanın doğal yapısı bozulmadan kurulmuş bu mesire alanı ayrıca çok da bakımlı ve temiz. İçerisinde birbirine mesafeli oturma alanları ve mangal yakma yerleri bulunuyor. Çocuk oyun alanları, tuvaletler, yürüyüş parkurları ve otopark da burada keyifli vakit geçirmeniz için düşünülmüş olanaklardan. Mesire alanı sabah 9.00’da gece 24’e kadar açık. Giriş ücretleri; yaya: 10₺ , araba:20₺
Anadolu yakasının kuzey ucunda bulunan Aydos ormanı İstanbul’da oksijene doyacağınız alanlardan biri. Sonbaharda sizi renk cümbüşüyle karşılayan orman, ilkbahar ve yaz aylarındaysa canlıların yeniden uyanışıyla adeta bir şenlik yaşıyor. Orman içerisinde bulunan göl kenarı piknik için tercih edilebilecek en iyi yer. Göl kenarında balık tutabilir, masalarda sofranızı kurabilir ya da göl kenarındaki tesisten mangal ve et alıp kendin pişir kendin ye olayına girebilirsiniz. Orman içerisinde bulunan Oba Çadırı adlı tesiste piknik alanı, semaverle çay servisi, restoran alanı, açık büfe kahvaltı servisi, nargile servisi, mangal servisi, at turu ve çocuk oyun parkı bulunuyor. Eğer kendiniz uğraşmak istemiyorsanız bu tesisten de faydalanabilirsiniz. Aydos gölünde deniz bisikleti ile gezmek veya Aydos tepesindeki Bizans kalesini görmek de Aydos Ormanında yapabileceğiniz etkinliklerden. Aydos Ormanı giriş ücretleri: Öğrenci: 4TL, Yaya Bisiklet: 8TL, Akülü Araç: 9TL, ATV: 12TL, Motosiklet: 14TL, Otomobil: 22TL, Minibüs: 60TL, Midibüs: 90TL, Otobüs: 160TL
İstanbul’un çok dışına çıkmayayım hem de boğaz manzarası göreyim diyorsanız yönünüzü Beykoz sırtlarına doğru çevirin. Mihrabat korusu 200 dönümlük arazisi içerisinde restoran, kafe gibi mekanların yanında oldukça büyük mesire ve piknik alanları da bulunduruyor. Mesire alanında mangal yakmak da serbest. Mangal malzemelerini dışarıdan getirebileceğiniz gibi koru içerisindeki tesislerden de temin edebilirsiniz. Mesire alanında tuvalet, kafe, yürüyüş parkuru, çocuk oyun alanları, oturma yerleri ve çeşmeler de bulunuyor. Üstelik girişler de ücretsiz.
İstanbul’un en büyük tabiat parkı olan Polonezköy Tabiat Parkı piknik ve kamp alanları, konaklama ve restoran işletmeleri, etkinlikleri ve gezilecek yerleriyle hafta sonu eğlenceli vakit geçirebileceğiniz bir mekan. Polonezköy tabiat parkına girişler ücretsiz. Fakat içerisinde özel işletmelere ait mesire yerleri bulunuyor bunlardan faydalanmak isterseniz oturma yerleri için ücret ödemeniz gerekiyor. Polonezpark, Stella Polonezköy, Cumhuriyet Piknik Alanı, Leonardo Polonezköy park içerisindeki özel piknik alanları. Eğer mangal yapmak istiyorsanız mangal malzemelerinizi bu işletmelerden temin edebilirsiniz, o zaman oturma yerleri için ücret ödemeniz istenmiyor. Polonezköy Tabiat parkında bisiklet kiralama yerleri de mevcut. Ayrıca Polonezköy Zoo Doğal Yaşam Parkı, Polonezköy Kültür evi, Ağaç Heykel Sergisi de gitmişken gezip görebileceğiniz yerlerden.
Konum İstanbul olunca ister boğaz manzaralı, ister orman içerisinde, isterseniz de deniz kıyısında piknik yapma imkanı bulabiliyorsunuz. Elmasburnu Mesire alanı da hem piknik yapabileceğiniz hem de denize girebileceğiniz bir durak. Sabahın erken saatlerinde gelip berrak suların keyfini çıkarabilir öğleden sonra ise mangalınızı yakıp piknik masalarında ziyafet çekebilirsiniz. Ayrıca mesire alanında kamp yapabilme imkanı olması da buranın avantajlarından. Sahil kısmında tuvalet, soyunma kabini ve duş imkanı bulunuyor. Mesire alanında ise otopark, oturma yerleri, büfe ve kafe gibi olanaklar mevcut. Giriş ücretleri; yaya 8 TL, öğrenci 4 TL, bisiklet 8 TL, motosiklet ve ATV 16 TL, motosiklet veya ATV 16 TL, otomobil 24 TL, minibüs 72 TL, midibüs 128 TL ve otobüs 216 TL.
Çekmeköy ilçesinde bulunan mesire alanı İstanbul’dan çok uzaklaşmadan hem dinlenebileceğiniz hem de temiz hava alabileceğiniz bir mekan. Çam ormanı içerisinde kurulmuş olan piknik alanında çardaklar ve piknik masaları bulunuyor. Doğal yapısı bozulmamış bir yer olduğundan büfe ve kafe tarzı işletmeler yok. Bu yüzden mangal malzemelerini dışarıdan alıp gelmekte fayda var. Büyük bir otoparka sahip mesire alanında park sıkıntısı yaşanmıyor. Uzun bir yürüyüş parkuru ve tuvalet imkanı da bulunan alana girişler de ücretsiz.
Eminönü veya Kadıköy’den vapura binip adalara doğru keyifli bir yolculuğa çıkmak… Bu bile hafta sonunuzu Değirmenburnu mesire alanında geçirmek için iyi bir neden. Heybeliada’da bulunan Değirmenburnu Mesire Alanı, mangal keyfi yapabileceğiniz bir piknik alanı olmasının yanında geniş plajıyla yüzme imkanı da bulabileceğiniz bir yer. Mesire alanı tuvalet, piknik masaları, oyun parkı ve mescit olanaklarına sahip olduğu gibi, plaj kısmında da şezlong ve şemsiyeler bulunuyor. Sevdiklerinizle geçireceğiniz güzel bir günün ardından, Değirmenburnu’nun dillere destan gün batımını semaver çayınızı yudumlayarak seyretmekse ayrı bir keyif oluyor. Giriş Ücretleri; Şahıs 8 ₺, öğrenci 4 ₺, bisiklet 8 ₺.
Çatalca ilçesinde bulunan İnceğiz mesire alanı sadece piknik değil kısa bir tarih gezisi de yapabileceğiniz bir alan. Piknik alanından hemen önce görebileceğiniz İnceğiz Mağaraları doğal oluşumla oluşmuş mağaralar olsa da uzun süre yerleşim yeri olarak kullanılmış ilginç yapılar. Milattan önce dönemlerde burada yaşayan insanlar kayaları oyarak üç dört katlı evler haline getirmiş. Mesire alanı ise oldukça geniş bir alana kurulu. İçerisinde ücretli ve ücretsiz piknik yerleri mevcut. Ücretli kısımda masa kiralama 30₺. İçerisinde tuvalet, çeşme, yürüyüş parkuru ve otopark imkanları da mevcut.
Oldukça geniş bir yeşil alana sahip Sultangazi Kent Ormanı, Alibey baraj gölü yanında yer alıyor. Orman içerisine belediye tarafından yapılan mesire alanında ise birçok etkinlik var. Piknik yapmanın yanında, ata binme, yürüyüş yapma veya balık tutma gibi aktiviteler de sizleri bekliyor. Ayrıca futbol, basketbol ve voleybol sahaları da bulunan mesire alanında bir de göl ve orman manzarasını doyasıya izleyebileceğiniz bir seyir terası var. Bunlara birlikte eğer tarihe ilginiz varsa gitmişken Mimar Sinan tarafından yapılan tarihi su kemerlerini de görmelisiniz. Ormana yaya olarak girişler ücretsiz. Araç girişi ise 10₺

Doğu Karadeniz Kıyı Şeridi

Doğu Karadeniz Kıyı Şeridi

Ordu’dan Artvin’e Karadeniz sahil yolculuğunda neler yapabileceğinizi sizin için derledik.
Karadeniz boyunca doğal olarak korunan tek sahil olma özelliğine sahip Ordu’nun kıyı şeridinde 6 km’lik kesintisiz yürüyüş-bisiklet yolu bulunuyor. Şehrin tadını yüksek manzaralı, yeşiller arasında bir yerden çıkarmak isterseniz şehir merkezine 7 km uzaklıkta teleferikle çıkabileceğiniz Boztepe, merkeze 13 km uzaklıkta da Yoroz Kent Ormanı bulunuyor.Boztepe’ye gidiş dönüş 15 tl’ye teleferikle çıkılıyor. Tepe üzerinde manzarayı gören restoran ve kafeler bulunuyor. Yoroz Kent Orman’ına ise arabayla belirli bir yere kadar gittikten sonra 1000 basamaklı bir merdivenle çıkılıyor. Yorucu bir merdivenden sonra sizi muhteşem manzaralı bir seyir terası bekliyor. Ormanın zirvesinde bir tane köfteci var. Hava kapalıyken çıkarsanız bulutları ayaklarınızın altında hissedebilirsiniz. Ordu’nun tarihine şahitlik etmek isterseniz de yöresel eşyaların sergilendiği Paşaoğlu Konağı ve Etnografya Müzesini ücretsiz ziyaret edebilirsiniz. Ayrıca sit alanı Taşbaşı Mahallesi’nde bulunan eski Rum Kilisesi’ni gezip zirvesinden Ordu manzarasını izleyebilirsiniz.
Fındığıyla tanıdığımız Gresun 4000 yıllık tarihiyle ve Karadeniz sahilindeki konumuyla hem doğal güzellikler hem tarihi ve kültürel eserler bakımından zengin bir şehir. Öncelikle merkez’de yer alan üç tarafı denize nazır yemyeşil bir tepeye kurulu olan Giresun Kalesi’ne çıkmalısınız. Bir tabiat parkı içerisinde bulunan kale çevresindeki mesire alanında piknik masaları, wc, mescit, market ve restoran mevcut. Kale’den çıkıp Marsilya tarzında yapılan tarihi Giresun evleri arasında yürüyerek Giresun Müzesi’ne gidebilirsiniz. 250 yıllık Ortodoks Kilise’sinde bulunan arkeolojik ve etnografik eserlerin sergilendiği Giresun Müzesi’nin girişi ücretsiz. Ayrıca Giresun’dayken Amazon kadınlarının yaşadığına inanılan, Karadeniz’deki yaşam hüviyeti olan tek ada Giresun Adası’nı ziyaret edebilirsiniz. Üzerinde ortaçağdan kalma kilise, şapel, sarnıç ve mezarların bulunduğu tarihi adaya Giresun sahilden kayıklarla 35 dakikada ulaşım sağlanıyor. İsterseniz rehber eşliğinde de gidebiliyorsunuz.
Karadeniz sahilinin incilerinden biri olan Trabzon’da gezilecek yerler çok fazla ve bir kaç gün ayırmak gerekiyor. Şehir merkezine ve sahile en yakın, birkaç saatte gezilebilecek önemli yerleri sizin için derledik. Görülmesi gereken yerlerin başında kale geliyor. Trabzon Kalesi’ni, Fatih Sultan Mehmet denizden gelebilecek saldırıları önlemek için şehrin en yüksek bölgesine yaptırmıştır. Dolayısıyla yeşil dağlar arasından yükselen kalenin denize bakan manzarası muhteşem. Asfalt yolla çıkılan kalenin girişi ücretsiz. Kale’nin tam karşısında bulunan Gülbahar Hatun Camii ise 16. Yy’dan günümüze ulaşmayı başarmış. Fatih Sultan Mehmet’in eşi, Yavuz Sultan Selim’in annesi adına yaptırılan Camii’nin içinde türbesi de bulunuyor. Trabzon’da ayrıca teleferikle ulaşabileceğiniz, şehri ve Karadeniz’i ayaklarınızın altına seren Boztepe bulunuyor. Boztepe’ye gidiş-dönüş teleferik ücreti 15 tl. Tepede manzara karşısında semaverde çay keyfi yapabilirsiniz. Trabzon’da alışveriş yapmak, yanınızda yöresel ürünlerden götürmek isterseniz de müze havasında olan tarihi Bedesten Çarşısına uğramalısınız.
Türkiye’nin en çok yağış alan dolayısıyla en yeşil şehri Rize yaylalarıyla meşhur olsa da sahil kenarı olan şehir merkezinde gezilebilecek birçok tarihi ve doğal mekan var. Eteklerinde Karadeniz serili Rize Kalesi’nin bulunduğu tepeden Rize’yi baştan sona panoramik olarak seyredebiliyorsunuz. Manzaranın tadını çıkarırken Kale’de bulunan işletmede meşhur Rize çayını içebilirsiniz. Çay demişken Rize’de sadece çayla ilgili ürünler sunan Ziraat Çay Bahçesi’ne uğrayıp botanik bahçesindeki özel çaylarını denemelisiniz. Yanınızda çayla birlikte yemek için bir şeyler götürebilirsiniz. Gelenlerin manzarasına doyamadığı Rize’de şehri izlemek için bir de Şahin Tepesi bulunuyor. Kahvaltısı meşhur olan bu seyir noktasına çay bahçelerinin arasından geçerek ulaşılıyor. Son olarak Rize’de tarih ve kültür severler için girişi ücretsiz olan Rize Müzesi bulunuyor. Tarihi bir konaktan dönüşen müzede özellikle son yüzyıla ait etnografik eserler sergileniyor.
Karadeniz’in en uzun ve temiz plajlarına sahip olan Ünye doğal ve tarihi güzellikleri bir arada bulunduruyor.Öncelikle Ünye’nin doğal güzelliklerine şahit olup içerisinde çeşitli aktivitelerde bulunabileceğiniz Asarkaya Milli Parkı’na birkaç saatinizi ayırabilirsiniz. İçerisinde semaver ve mangal kiralayabildiğiniz bir işletme, piknik yapabileceğiniz çardaklar bulunuyor. Girişi 3 tl olan park kuş gözlemciliği ve doğa yürüyüşü için ideal bir ortam. Tarih turizmi sevenler için de keyifli bir mekan olan Ünye’nin adı Kadılar Şehri olarak geçiyor. Yol boyu eski konakların bulunduğu Kadılar Yokuşu’ndan geçerek tarihi atmosferini soluyabilir, Ünye merkeze 7 km uzaklıktaki etkileyici konuma sahip Ünye Kalesi’ne çıkarak kent manzarasını izleyebilirsiniz. Buraya kadar gelmişken kale çevresindeki Kaya Mezarlarını gezmeyi unutmayın. Ünye’de denize girmek isterseniz de muazzam günbatımına sahip Uzunkum Plajı’nı tercih edebilirsiniz. Girişi ücretsiz olan plajda duş, wc, soyunma kabini bulunuyor. Şezlong ve şemsiye isterseniz de 20 tl’ye kiralayabiliyorsunuz.
Karadeniz’in en turistik ilçelerinden biri olan Fatsa’da maviyle yeşilin buluştuğu doğal güzelliklerin yanı sıra şifalı kaplıca suları ve tarihi yapılar bulunuyor. Manzara olarak en cazip yerde bulunan Yalıköy denize nazır yüksek rakımlı ve koyu ormanlara sahip bir sahil kasabası. Kasabanın meşhur köfte ekmeğini yiyebilir, ormanda piknik yapıp manzarayı seyredebilirsiniz. Fatsa’da ayrıca suyu yüksek oranda kükürt ve çelik içeren şifa deposu Sarmaşık Kaplıcaları’na dinlenmek için gidebilirsiniz. Günü birlik faydalanabileceğiniz tesisin otelinde de kalma imkanı mevcut. Fatsa’nın diğer bir sahil kasabası kıvrım kıvrım yollara sahip Bolaman’da ise ziyaret edebileceğiniz Bolaman Kalesi bulunuyor. Çevre kasaba ve köylerinin manzaraya karşı köfte ve pide yemek için sık sık geldiği Bolaman’da Karadeniz’in keyfini çıkarabilirsiniz.
40 km kıyı boyuna sahip Perşembe’yi sahilleri, koyları, sualtı mağaraları ve yemyeşil dağları turistik açıdan cazip kılıyor. Özellikle tarihi öneme sahip ve muhteşem bir doğası olan Yason Burnu’na gitmelisiniz. Güneşin doğuşunda da batışında da harika manzararalar sunan nadir yerlerden birisi olan yarımadada, Karadeniz Bölgesi’nde deniz kenarındaki tek kilise olan Tarihi Yason Kilisesi bulunmaktadır. Sahil boyunca yürüyebilir, piknik yapabilir ve restoranlarda yemek yiyebilirsiniz. Perşembe’ye gelmişken eşsiz manzaraya sahip, birçok kuş türüne ve özellikle nesli tükenmekte olan karabataklara ev sahipliği yapan ‘Önemli Kuş Alanı‘ ilan edilmiş Hoynat Adası’nı ziyaret edebilirsiniz. Perşembe’de denize girmek isterseniz de bembeyaz kumlara sahip Çaka Plajı’nı tercih edebilirsiniz. Mavi bayrağa sahip plajın denizi sığ ve yüzme bilmeyenler için uygun. Alanda wc, soyunma kabini ve duş bulunuyor. Girişi ücretsiz.
Tarihi kültürel ve doğal güzellikleriyle misafirlerine keyifli bir gezi sunan Tirebolu’da ziyaret edebileceğiniz üç tarihi kale bulunuyor. Zaten asıl ismi olan ‘Tripolis’ de üç şehir anlamına geliyor. Bir tanesi denize uzanan burunda yer alan üç tarafı sularla çevrili Tirebolu diğer ismiyle Saint Jean Kalesi. Kaleye merkezden yürüyerek ulaşılabiliyor ve zirve noktasından Tirebolu ve deniz manzarası çok güzel izleniyor. Diğer kale ise Karadeniz’i yıllarca düşman işgalinden koruyan Bedrama Kalesi. Bedrama’ya çıkarken bir yerden sonra araçları bırakıp yürümeniz gerekiyor. Diğer bir kale ise Tirebolu’ya en hakim zirvelerden birinde bulunan Andoz Kalesi ve buranın da manzarası muhteşem. Bunların dışında Giresun’un en yeşil ilçesi Tirebolu yaylalarıyla da meşhur. Bu yaylalarda yürüyüş, dağ gezisi, piknik yapabilir, kamp kurabilirsiniz. Denize girmek isteyenler için ise Tirebolu Belediye Plajı tamamen kuma sahip nadir plajlardan. Plaj çevresinde bir yürüyüş yolu ve içerisinde duş, wc, soyunma kabini, şemsiye, şezlong ve büfe bulunmakadır.
Trabzon’un en yüksek nüfuslu ilçesi Akçaabat’ta 19. Yüzyılı yansıtan evleri, duvarları, merdivenleri, çeşmeleri ve ağaçlarıyla tarihi ve doğal atmosfere sahip Orta Mahalle’yi mutlaka gezmelisiniz. Ayrıca ilçedeki Sera Gölü’nde yemyeşil doğanın suya yansımasıyla oluşan manzarasıyla ve üstünde yüzen ördekleriyle kişi başı araçsız 4tl, araçla 12 tl ücreti olan Sera Gölü Tabiat Parkı bulunuyor . Göl’de su bisikletine binebilir, çevresindeki ormanlık alanda piknik yapabilir, restoranlarda yöresel yemekleri tadabilirsiniz. Karadeniz’e yayla turizmi için gelenler ise Akçaabat’ta Hıdırnebi Yaylası’na çıkmayı tercih edebilirler. Ulaşımı asfalt yolla ancak çok dik. Yayla’da piknik yapma imkanı da, kamp kurma imkanı da mevcut. Ayrıca birçok kafe ve restoran bulunuyor. Akçaabat’a gelmişken köfte yemeden dönmeyelim derseniz denize nazır mekanında misafirlerini ağırlayan Cemilusta Akçaabat Köfte’de yiyebilirsiniz.
Keskin bıçakları ve pideleriyle ünü salınan Sürmene küçük bir ilçe olmasına rağmen gezilecek birçok yere sahip. Buradan geçerken yarım gününüzü ayırabilirsiniz. Öncelikle Sürmene’de mimari olarak eşsiz yapıya sahip evler var. Gezerken yol üzerinde bu cumbalı evlere rastlıyorsunuz. Sen Anlat Karadeniz dizisinin çekildiği Memiş Ağa Konağı da tarihi ve mimari açıdan görülmesi gereken yerlerden. Konağın içerisinde kahvaltı yapıp, yemek yiyebileceğiniz bir restoran bulunuyor. Sürmene’nin mavisiyle yeşilini en güzel izleyebileceğiniz yer ise, Çamburnu Tabiat Parkı. Park sarıçamların deniz seviyesine indiği nadir yerlerden birisi. Çamburnu ormanının parkurunda yürüyüş yapıp, manzarayı izleyebilirsiniz. Ancak parkur yolu biraz dik ve yorucu buna hazırlıklı olmalısınız. Dilerseniz sahil kenarına inip denize de girebilirsiniz. Parka araçsız kişi başı 3tl, aracınızla gelirseniz 9tl giriş ücreti bulunuyor.
İsminden de anlaşılacağı üzere çayıyla meşhur ilçe, Karadeniz’e paralel bir cadde üzerine sırayla dizilmiş evlerden oluşuor. O reklamlarda gördüğümüz uçsuz bucaksız çay bahçeleri Çayeli’nde bulunuyor. Çeçeva – Haremtepe olarak bilinen bu bahçelerin manzarasında yürüyüş yapıp, fotoğraf çektirmek çok popüler. Ancak ulaşımı biraz zor, tek araçlık patika bir yoldan gidiliyor. Girişi ücretsiz olan bölgede çaylar arasında manzaraya doğru sallandığınız keyifli bir salıncak var. Ayrıca Çayeli’ne gelmişken Ağaran şelalesi’ne uğramalısınız. Yüksek ve sarp bir kayalıktan dökülen suyun köpürerek şelalede beyaz renge dönüşmesinden ismini alan Ağaran Şelalesi, yemyeşil bir ormanın içerisinde huzur veren bir doğaya sahip. Herhangi bir giriş ücreti bulunmayan şelalenin etrafında piknik yapmak için çardaklar ve yemek yiyebileceğiniz işletmeler bulunuyor ve bu güzellikte zipline yapma imkanı mevcut.
Artvin’in Gürcistan sınırındaki ilçesi Hopa, Acemce ‘güzel’ anlamına geliyor. Dört mevsim yağışlı olan, denize nazır, koyu yeşil dağlara sahip Hopa’nın en cazip mekanı Çamburnu Tabiat Koruma Alanı. Karadeniz boyunca uzanan bölgede doğa yürüyüşleri yapabilir, dağ bisikleti sürebilir, uygun dönemlerde kamp kurabilirsiniz. Ormanların içinde denize karşı doğayla başbaşa kalacağınız alanda giriş ücreti ve herhangi bir işletme bulunmuyor. Hopa’ya gelirken yağışlara hazırlıklı olmalı, yanınıza yağmurluk ve şemsiye almalısınız. Ayrıca devasa gemilerin durak noktası olan, Karadeniz’in dünyaya açılan ticaret limanını görüp burada gün batımının eşsiz manzarasını izleme şansınız bulunuyor. Yaz mevsiminde geldiyseniz ise içerisinde ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz duş, wc ve kafeterya bulunan Kopmuş Plajı’nda denize girebilirsiniz. Plajın girişi ücretsizdir.

Batı Karadeniz Kıyı Şeridi

Batı Karadeniz Kıyı Şeridi

Düzce'den Samsun'a Batı Karadeniz sahil yolculuğunda neler yapabileceğinizi sizin için hazırladık.
İstanbul’a 3 saat mesafede bulunan Düzce’nin sahil ilçesi Akçakoca, Ankara’dan Karadeniz’e ulaşabileceğiniz en yakın yerlerden birisi ve 4 saat mesafede. Akçakocanın en güzel plajı ise mavi bayrağa sahip olan Ceneviz Plajı. Çevresinde mesire alanı ve Ceneviz Kalesi bulunan plaja araç ile giriş 20 tl ve içerisinde 10’ar tl’ye şemsiye ve şezlong kiralayabileceğiniz işletmeler bulunuyor. Denizi hemen derinleşebiliyor dikkatli olmalısınız. Ayrıca plajın bir kısmı sadece kadınlara tahsis edilmiş durumda. Plajın yanındaki UNESCO Dünya Geçici Miras Listesi’nde yer alan defne ağaçlarıyla kaplı Ceneviz Kalesi’nin manzarası ise görülmeye değer. Gelmişken Akçakoca’ya 8 km mesafede bulunan Fakıllı Mağarası’na da uğrayabilirsiniz. Mağaradaki damlataş yönünden zengin ‘Beyaz Oda’nın nefes darlığı ve astıma iyi geldiği biliniyor. Giriş ücreti 4 tl olan mağaranın dışında bir piknik alanı ve salıncaklar bulunuyor. Ayrıca kent merkezindeki sıra dışı mimariye sahip sütun bulunmayan Akçakoca Camii, denize sıfır konumuyla ferah ve estetik bir ibadethane. Camiinin altındaki pasajda alışveriş yapabilirsiniz.
‘Küçük İstanbul’ olarak anılan 80 km’lik kıyı şeridine sahip Ereğli, Türkiye’nin en büyük limanlarına ve demir çelik fabrikalarına ev sahipliği yapmaktadır. Doğal ve tarihi güzellikleriyle öne çıkan Ereğli’de aracınızı sahilin girişinde bir yere bırakıp kıyı boyunca yürüyerek gezebilirsiniz. Sahil yürüyüş yolunun başında sizi Gazi Alemdar Gemi Müzesi karşılıyor. Ereğli’nin kurtuluş sembolü olan Gemi Müze’nin girişi ücretsiz. Yürüyüş yolunun devamında ise İstanbul’un fethi anısına dikilen 550 yaşlarında 8 çınar bulunuyor. Fetih çınarların çevresinde dinlenebileceğiniz alanlar mevcut. Ereğli’de en çok ilgi gören yerlerden birisi de mitolojide de önemli bir yere sahip Cehennemağzı Mağaralarıdır. Sahile 2 km uzaklıkta yan yana sıralanmış üç mağaranın giriş ücreti 10 tl ve Müzekart geçerlidir. Mağaraların bağlı olduğu müze ise kent merkezinde sahil kenarında bulunan Hasan Paşa Konağı diğer ismiyle Karadeniz Ereğli Müzesi’dir. Arkeolojik ve etnografik eserlerin sergilendiği üç katlı, ahşap, güzel bir bahçesi olan konak müzenin de girişi ücretsiz. Ereğli’de denize girmek isterseniz de kıyı ikiye ayrılıyor. Bir tarafta plajdan denize giriliyor diğer tarafta iskeleden. İskeleden girilen kısım 20 tl ücretli, şemsiye ve şezlong bulunuyor. Plaj kısmının ise kumu ince ve denizi sığ çocuklarla gelinebilir ancak şemsiye ve şezlong bulunmuyor.
Madenciliğiyle meşhur Zonguldak şehrinin ruhunu en güzel şekilde anlatan Maden Müzesi çok etkileyici bir yer. Madencilikteki emeği hissettirecek simulasyonlar bulunuyor. Girişi ücretsiz ve park yeri mevcut. Türkiye’nin en uzun 10. Mağarası Gökgöl de Zonguldak merkezde yer alıyor. 875 metre uzunluğa sahip mağaranın ışıklandırması renkli ve ilginç, yürüyüş yolu bebek arabası ve engellilere uygun. Mağaranın içi serin ve üşütüyor. Giriş ücreti 10 tl ve takmak isterseniz baret veriyorlar. Zonguldak merkezda denize girmek için ise mavi bayrağa sahip Kapuz Plajı bulunuyor. Giriş ücreti 3 tl olan plaj ince çakıl taşlarından oluşuyor. Denizi 2-3 metre sonra derinleşiyor. Salı ve Perşembe günleri sadece kadınlara hizmet veriyor. İçerisinde wc, duş, cafe ve otopark mevcut. Zonguldak’ta manzaranın keyfini çıkarmak isterseniz de restorana dönüştürülen, eşsiz seyir keyfine sahip Deniz Fener’ine gidebilirsiniz.
Filyos Çayı’nın denize döküldüğü bölgede konumlanan Çaycuma doğal güzelliklerinin yanında tarihi ve kültürel yapılarıyla da öne çıkıyor. Filyos Antik Kenti’ne ev sahipliği yapan, Roma, Bizans ve Cenevizlilerin hüküm sürdüğü beldede açık hava tiyatrosu, kale, yeraltı şehri, su kemerleri, antik liman mendireği gibi tarihi yapılar bulunmaktadır. Antik kalıntıların bulunduğu örenyerine giriş ücretsiz, otopark mevcut ve manzarası muhteşem. Özellikle günbatımının izlendiği en güzel yerlerden birisi. Bebek arabaları ve engelliler için uygun olan bölgede bir gezi parkuru var. Açık Hava Müze’sinin hemen önünde ise Filyos Plajı bulunuyor. Sahili taşlı ve hemen derinleşiyor. Ücretli duş ve wc mevcut ancak şemsiye veya şezlong kiralayabileceğiniz bir işletme yok. Plajın çevresindeki ormanlık alanda kamp kurulmasına izin veriliyor. Ayrıca Çaycuma’ya gelmişken ilçe merkeze 12 km uzaklıktaki Çayırköyü Su Mağarası’nı da görmelisiniz. Yeraltı nehrine sahip mağarada botlarla gezebilir, çevresinde piknik yapabilir ve kamp kurabilirsiniz. Mağara’nın temiz sularında yetişen alabalıkların romatizma ve kireçlenmeye iyi geldiği biliniyor.
Bartın’ın 3000 yıllık tarihe sahip ilçesi Amasra küçük olmasına rağmen doğal güzellikleri, temiz havası ve tarihi atmosferiyle cazibedar bir belde. Amasra’da ilk olarak UNESCO Dünya Geçici Miras listesinde yer alan Kale’yi ve ona bağlı müzeyi görmelisiniz. Bizans döneminden kalan Kale’ye giriş ücretsizdir. Çıktıktan sonra Kale’i yarımadaya bağlayan tarihi Kemere Köprüsü’nün de üzerinden geçerek keyifli bir nostalji turu yaşayabilirsiniz. Kale ve çevresinde yapılan kazılarden elde edilen eserler de müzede sergilenmektedir. Arkeolojik ve etnografik eserlere sahip müzenin giriş ücreti 10 tl ve Müzekart geçerli. Daha sonra Amasra’nın en güzel manzaralarından birine sahip Ağlayan Ağaca uğrayabilirsiniz. Nemden dolayı ağacın üzerinde damlalar gözyaşına benzediği için bu isimle anılan ağaca 15 dklık bir rampa yürüyüşünden sonra ulaşıyorsunuz. Karşısına Tavşan Adası manzarasını alan tepede çay-kahve keyfi yapabileceğiniz bir işletme bulunuyor. Amasra’da alışveriş yapmak isterseniz ahşap eşyalar ve yöresel ürünleri bulabileceğiniz dar ve otantik bir sokakta bulunan Çekiciler Çarşısını gezebilirsiniz.
Masmavi Karadeniz’in Küre Dağları’yla buluştuğu noktada konumlanan İnegöl, yeşiller arasında tarihi havayı soluyacağınız bir kent. İnebolu’da öncelikle Kurtuluş Savaşı atmosferini en iyi şekilde hissettiren, bu alanda bir çok ödüle sahip İnebolu Kent Müzesi’ni kişi başı 2 tl’ye gezebilirsiniz. Konumu İnebolu meydanda olan Pazartesi günleri kapalı olan müzenin diğer günler ziyaret saatleri 08.30-12.30 ve 13.30-17.30 arasındadır. Daha sonra meşhur İnebolu Evlerinin bir misali olan merkezde bulunan Nezihe Battal Evi’nde İnebolu Kültürüne yakından şahit olabilirsiniz. Doğayla iç içe olmayı sevenlerden iseniz İnebolu’ya 6 km uzaklıkta bulunan yemyeşil köy içerisindeki tarihi dokusu bozulmamış Küçük Mehmet Ağa Konağı’nı ücretsiz gezebilirsiniz. İlçenin 5 km güneyinde, 495 m yükseklikte yer alan seyir noktalarından Geriş Tepesi’nde ise eşsiz manzaraya karşı oturabilir, yürüyüş yapabilirsiniz. Tepenin çıkış yolu çok düzgün değil ve bazı yerlerde daralıyor. Geriş Örenyeri’ne çıkarken Bizans Döneminden kalma manastır, sarnıçlar, kitabeler ve sütunlar görebilirsiniz.
Kastamonu’nun en batısında kartpostallık manzaralara ev sahipliği yapan Cide, Karadeniz atmosferini en güzel hissedebileceğiniz yerlerden birisi. Koyları, vadileri, yemyeşil yaylaları ve Malyas kanyonunu bünyesinde barındıran Cide’nin sırtını ormanlara yaslayan limanında dinlenebilir, balık tutabilir, eşsiz günbatımı seyredebilirsiniz. Cide’de merkeze en yakın manzara noktası ise Tuğ Tepesidir. Cide’ye 10 dk mesafede bulunan tepeye araçla çıkış çok rahat. Kenti panoramik bir şekilde izleyebildiğiniz yerde Belediye’nin sosyal tesisi bulunuyor. Ayrıca Hababam Sınıfı yazarı Rıfat Ilgaz’ın memleketi olan Cide’de sanatçının doğduğu ev restore edilerek Sanat ve Kültür Müzesi’ne çevrilmiş durumda ve ziyareti ücretsiz. Karadeniz’in nadir sakin koylarından ufak bir boğazla denize açılan Gideros da Cide’ye 26 km uzaklıkta bulunuyor. Denize girebileceğiniz saklı güzellik Gideros Koyu’nda ücretsiz kamp kurma imkanı mevcut. Cide’ye gelmişken görülmeye değer yerlerden birisi de dağların arasından akıp giden akarsuyun ev sahibi Malyas Kanyonu. İlçeye 20 km uzaklıkta bulunan kanyonda balık tutabilir, yüzebilir, botla gezebilir ve mangal yapabilirsiniz. Akarsu üzerinde ahşap bir köprü bulunuyor. Ayrıca Karadeniz sahilinden Malyas’a gelen yol bozuk haberiniz olsun.
Türkiye’nin en kuzeyinde meşhur Boztepe Burnu’nda Karadenizin uçsuz bucaksız maviliğine karşı konumlanan Sinop en eski yerleşim yerlerinden biri olması itibariyle tarihi ve kültürel öneme sahiptir. Sinop tarihine doğru bir gezi yapmayı düşünüyorsanız öncelikle şehrin ortasında denize nazır kurulan eşsiz manzaralı Sinop Kalesi’ne çıkmalısınız. Kaleye ulaşım çok rahat ancak manzaraya ulaşmak için kale içindeki uzun merdivenleri göze almalısınız. Girişi ise ücretsiz. Sonrasında şehri daha yakından tanımanıza fırsat sağlayan Etnografya Müzesi ve Tarihi Cezaevi Müzesi bulunuyor. Girişi 5 tl olan Etnografya Müzesi’nde Müzekart geçerli oluyor. Birçok sanatçının ceza yattığı ve dizilerin çekildiği, hatıraları görerek farklı duygular yaşayacağınız Tarihi Sinop Cezaevi’nin giriş ücreti ise 10 tl. Ayrıca 13. Yy’da Sinop Merkezde yapılan Alaaddin Camii ve yanındaki Pervane Medresesi Selçuklu Mimarisi’ni en güzel yansıtan tarihi yapılardan biri. Sinop’un doğal güzelliklerine gelecek olursak merkeze 11 km uzaklıktaki Hamsilos Koyu Türkiye’nin tek fiyordudur. Koy çevresinde mesire, piknik alanları, kamp kurma, deniz bisikleti ve kano kiralama gibi imkanlar bulunmakta. Buzul çağında oluşan İskandinav tarzı koya giriş ücreti ise 3 tl. Sinop’a gelmişken kente 20 km uzaklıkta bulunan Türkiye’nin en uç noktası olan İnceburun Feneri’ni de özellikle günbatımında görmeyi ihmal etmeyin.
Karadeniz’in başkenti olarak anılan Samsun, aynı zamanda bölgenin en turistik beldelerinden birisi. Hem tarihi, hem doğal güzellikler açısından görülmeye değer yerler sunan Samsun’un en popüler yeri limanında bulunan Bandırma Müze Gemisi. Sahilden yürüyerek veya faytonlarla ulaşabileceğiniz gemi müze’ye giriş ücreti öğrenciler için 1 tl, yetişkinler için 2 tl’dir. İçerisinde Kurtuluş Savaşı’yla ilgili hatıralar ve balmumu heykeller bulunan Bandırma Müzesi insanı canlı tarihe götürüyor. Samsun’u arkeolojik ve etnografik eserleriyle daha yakından tanıtan Kent Müzesi ise limanın karşısında bulunuyor. Girişi ücretsiz olan müzede şehrin halkı, tarihi, kültürü ve güzelliklerinden izler bulabilirsiniz. Müzelerden sonra Samsun’un tarihini muhteşem manzarasıyla birleştiren Amisos tepesine teleferikle 3,5 tl’ye çıkabilirsiniz. Tepedeki sit alanını gezdikten sonra şehre hakim manzarasını seyretmek amacıyla zirvedeki Cafe’de soluklanabilirsiniz. Samsun’da denize girmek isterseniz ise şehir merkezinde bulunan Mavi Bayrak’lı Atakum Plajı’nın girişi ücretsiz içerisinde duş ve wc bulunuyor. Denizi genellikle dalgalı oluyor buna dikkat etmelisiniz. Geniş plaj çevresindeki parkurda yürüyüş yapabilir, banklarda oturabilir, iskeleden denizin keyfini çıkarabilirsiniz.
Türkülere konu olan Çarşamba, Yeşilırmak Nehri’nin Karadeniz’e döküldüğü havzaya konumlanıyor. Ovalarının verimliliği nedeniyle tarih boyunca hep gözde bir yer olan Çarşamba’da iki adet önemli tarihi camii bulunuyor. Ahşap yığma tekniğiyle hiç çivi kullanılmadan yapılan 850 yıldır ayakta duran Göğceli Camii ilçe merkezine 3 km uzaklıkta bulunuyor. Rıdvan Bey Camii ise Yeşilırmak’ın hemen yanında bulunuyor. Büyük bir avluya sahip Camii’nin çevresinde nehre bakan , altında oturup serinleyebileceğiniz çınar ağaçları ve çay ocakları var. Çarşamba’da ayrıca nehrin tadını çıkarabileceğiniz yeşiller arasında bir park ve yaşam alanı olarak Adapark bulunuyor. İçerisinde yürüyüş parkuru, lunapark, hamam, restoran, cafe, mescit, mesire yeri ve çocuk parklarının bulunduğu alanda güzel vakit geçirebilirsiniz. Çarşamba’ya gelmişken 16 km uzaklıkta bulunan Kabaceviz Şelaleri’ne de uğrayabilirsiniz. Çevresinde trekking, dağcılık ve piknik yapabileceğiniz yeşil dağlar arasında 60 metreden akan şelale görülmeye değer. Yaz aylarında debisi düşen şelaleye kış ve sonbaharda gitmek ideal.

Güneydoğu Lezzet Rotası

Güneydoğu Lezzet Rotası

Adana’dan Mardin’e lezzet duraklarını sizin için derledik.
Adana’ya gelince öncelikle Levent Börek’te peyniri akan, arasında yumuşacık pastırmasıyla sıcak ve çıtır bir Adana usulü su böreğiyle güne başlanır. Sonra şehri gezmeye koyulursunuz. Adana’yı gezerken enerjinizin düştüğünü hissettiğiniz anda muzlu ballı fındıklı süt olan ‘atom’ Kazım Büfe’de imdadınıza yetişir. Acıktığınızı hissettiğiniz zamanda ise Adana Lezzet Sokağına uğramanızı tavsiye ederiz. Gidip zırh kebap, şırdan, ciğer kebap, analı kızlı, kibbe ve içli köfte arasından biri veya birkaçını seçip yanında şalgamla karnınızı doyurduktan sonra Tatlıcı Gönül Kardeşler’de Adana’ya özgü taş kadayıf ve karakuş tatlısını yiyebilirsiniz.
Hatay’da güne Antakya Kahvaltı Evi Hatay Sultan Sofrası’nda yöresel bir kahvaltıyla başlanır. Hatay deyince akla ilk soslu tavuk döner geliyor olsa da Hatay’ın sini kebabı, kaz başı kebabı ve kağıt kebabı ünleri ülke sınırlarını aşmış lezzetler. Pöç kasabında ise bu lezzetlerin yapılışına da tanıklık ederek yeme fırsatı buluyorsunuz. Konu Hatay ise yemekleri kadar mezelere de önem vereceğiz. Zira ana yemek gelmeden yüksek bir tatminle doyup sofradan kalkacağınız lezzetlere sahip mezeler var Hatay Mutfağı’nda. Sadece meze yapan özel yerler var. Saray Caddesindeki Nedim Usta’nın yaptığı humus, bakla ezmesi, babagannuş, zeytin salatası, süzme yoğurt ve cevizli biberle hazırladığı sofra size yediğiniz kebapları unutturabilir. Sıra tatlıya gelince ise Antep’e nazaran daha az fıstık göreceğiniz, sadece kadayıf ve peynirle de lezzetin üst düzeylere ulaşabildiğini gösteren, közde pişen Hatay künefesini Çınaraltı Künefeci Yusuf Usta ve Oğulları’nın yerinde yiyebilirsiniz. Affan Kahvecisi’nin de Haytalı tatlısıyla kahvesini içmek bir gelenek haline gelmiş durumda.
Kahramanmaraş’ta ilk olarak yüzlerce doğal ve yöresel ürün satan Yöresel Kahvaltı Pazarı’nda istediğiniz kahvaltılık çeşitlerinden dilediğiniz kadarını alıp salaş mekanda çayınızla güne başlayabilirsiniz. Bu arada pazardan hediyelik götürmek için Maraş’a özgü tarhana cipsinden ve cevizli un sucuğundan alabilirsiniz. Sıra yemeğe gelince ise Maraş’ta çok meşhur olan fırın yemeği eli böğründe diğer ismiyle yanyana tava’yı Küçük Ev Lokantası’nda veya kasap lokanta konseptindeki Saray Kasab’ında çok güzel yapıyorlar. Daha sonra Yaşar pastanelerinde Maraş’ın dondurmasını özellikle başka yerde bulamayacağınız dondurmanın satışa sunulmadan bir önceki aşamasındaki yumuşak Firik dondurmayı tatmalısınız. Ayrıca dondurmanın yanında pastanenin fıstıklı diğer lezzetlerini de denemeyi unutmayın.
UNESCO Dünya Gastronomi Listesi’nde 9. Şehir olan Antep’e geldiyseniz kahvaltı alışkanlığınızı biraz değiştirmeniz gerekecek çünkü burada sabah erken saatlerde beyran yeniliyor. Metanet Beyran’a erkenden gitmezseniz öğleden sonra çorba bulamayabilirsiniz. Yüksek lezzetli bir kahvaltıdan sonra hafif bir acıkma hissettiğiniz zaman yemeğe geçmeden atıştırmalık sokak lezzetlerinden nohut dürümü Dürümcü Recep Usta’da tatmalısınız. Akşam yemeğine gelince kebap yemeden dönmek olmaz. Kebapçı Halil Usta veya İmam Çağdaş’ta alinazikten patlıcan kebabına, küşlemeden lahmacuna kebabın envai çeşidini, Ciğerci Ali Haydar Usta’da ise ciğerin en güzel halini bulabilirsiniz. Gelmişken yuvalama yemeden de dönmeyelim diyorsanız Gaziantep mutfağının yöresel lezzetlerini maharetle sunan yerlerden birisi Aşina’ya uğramanızı tavsiye ederiz. Tatlıya geçecek olursak bol fıstıklı lezzetlere doymaya hazır olun. Koçak ve İmam Çağdaş Antep’te baklavanın demirbaşlarından. Biz baklava değil fıstıklı bir Antep usulü künefe yemek istiyoruz derseniz de Künefeci Cumba’da yiyebilirsiniz.
Urfa’da kahvaltıyı, biber salçalı menemeniyle meşhur olan yöresel ürünlerin sunulduğu Zahter Kahvaltı Salonu’nda yapabilirsiniz. Sıra geceleriyle meşhur şehirde türküler eşliğinde çiğköfte yoğrulması ve kebap yemek bir gelenek. Özellikle adanadan daha az acılı urfa kebabı, ciğer kebabı ve haşhaşlı kebap en meşhurları arasında. Altın Lokantası’nda kendine özgü servisiyle en iyi Urfa kebaplarını ve Urfaya özgü meze bostanayı deneyimleyebilirsiniz. Kebabın yanında daha yöresel yemekler de yiyelim derseniz Cevahir Han Restoran’ı tavsiye ederiz. Tatlı olarak da Şanlı Miroğlu’nda kadayıf ve billuriye yemelisiniz. Ayrıca Urfa’yı gezerken Balıklıgöl yakınlarında bir yerde mırra (acı kahve) içmeden dönmeyin.
Süryani, Arap ve Türk mutfağının sentezlendiği Mardin’de yöresel lezzetleri taş konaklarda yeme imkanına sahip oluyorsunuz.Artuklu Eski Konak Cafe’de güzel bir kahvaltıyla güne başlayabilirsiniz. Kahvaltıdan sonra meşhur Artuk Bey kahvesini deneyimlemeyi ve taze çektirip yanınıza almayı unutmayın. Sonrasında Seyr-i Merdin’de meşhur kaburga dolmasını, sembuseki(kapalı lahmacun), iroku(kızartma içli köfte), ikbebeti(haşlama içli köfte), doboyu(bademli kuzu but) muhteşem taş evlere sahip Mardin manzarası ve dinlendiren Mardin musikisi eşliğinde yiyebilirsiniz. Sonra menengiç, dibek kahvesi, 7 karışımlı Mardin kahvesi, mırra veya Süryani kahvesi çeşitlerinden biriyle Mezopotamya manzarasına karşı keyifli dakikalar geçirebilirsiniz. Sokak aralarında herhangi bir yerden Mardin çöreği alabilir hatta bayatlamadığı için hediyelik olarak götürebilirsiniz. Kebap yemek için ise Mardin’e gelmişken sadece tek çeşit kebap yapan Rıdo’ya uğramalısınız.
Akdeniz, Güneydoğu ve Arap mutfağının izlerini taşıyan Kilis’te Eski Hammam Restoran’da bol çeşitli yöresel bir serpme kahvaltıyla güne başlayabilirsiniz. Gezmekten yorulduğunuzda Akcurun Çınaraltı Çay Ocağı’nda serin çınarın altında bir menengiç kahvesiyle dinlenebilirsiniz. Yaren Taş Mekanlar Restoran’da Kilis Tava, oruk kebabı, kübbülmüşviyye(içi yağ ile yapılan içli köfte) ve şeyhılmahşi(yoğurtlu kabak dolmasını) isteyerek Kilis lezzetlerini tatmanızı tavsiye ederiz. Tatlıya gelirsek patenti Kilis’e ait katmeri ve cennet çamurunu Katmerci Bekanlar’da dondurma eşliğinde mutlaka denemelisiniz.
Diyarbakır’da Tarihi Hasan Paşa Hanı içerisinde doğal ve yöresel ürünlerle mükellef bir kahvaltı yapmak için sabah Mustafa’nın Kahvaltı Dünyası’na uğramalısınız. Sonrasında tercihiniz kebaptan yanaysa Diyarbakır’ın meşhur ciğerini Ciğerci Umut’ta, lahmacununu ise Diyarbakır Lahmacun Dünyası’nda yiyebilirsiniz. Yok biz genelde kuzu etiyle yapılan yöresel yemeklerini tadalım derseniz kaburga dolması, mumbar, nardanaşı, ayvalı kavurma, patlıcan dizme, meftune, duvaklı pilav gibi lezzetleri bulabileceğiniz Hacı Halid’i tavsiye ederiz. Tatlıya gelecek olursak son zamanlarda soğuk baklavasıyla meşhur olan Sıtkı Usta Diyarbakır burma kadayıfını da çok güzel yapıyor.
Adıyaman’da kahvaltıyı Dünya Kahvaltı Salonu’nda yöresel lezzetlerle yapabilirsiniz. Çiğköfte çok tartışmalı bir konu olsa da ismini en çok duyuran şehir Adıyaman ve bu şöhretin altı boş değil. Babacan Sait Usta Çiğköfte de turşu çeşitleriyle sizi memnun edecek yerlerden birisi. Adıyaman’ın meşhur besni tavasını yemek için ise şu adımlar izleniyor; herhangi bir kasaba girip abi bize bi besni tava hazırla diyorsunuz ve bir saate taş fırında pişmiş tava önünüze geliyor. Size pide ve ayranla yemek kalıyor. Uğraşmayalım diyorsanız ise Adıyaman’ın içli köfte, tevek tava, yarpuzlu köfte, Buhara pilavı, Besni tava gibi tüm yöresel yemeklerini bulabileceğiniz Kervansaray Restoran’a uğramalısınız. Adıyaman’da kebap ise en çok Kebapçı Beko’da yeniyor. Sonrasında Adıyaman Tatlı Salonu’nda özellikle çıtır halka ve peynir helvasıyla ağzınızı tatlandırabilirsiniz.

Ankara'dan Gidilebilecek Kaplıca Rotaları

Ankara'dan Gidilebilecek Kaplıca Rotaları

Ankara'ya yakın 10 şifalı kaplıca rotasını sizlere sunuyoruz.
İçilebilen doğal kaynak suyu mineral bakımından zengin olduğu için genellikle mide ve sindirim problemleri yaşayanların ilk tercihi olan Kızılcahamam Kaplıcaları; kireçlenmelere bağlı eklem hastalıkları, yumuşak doku romatizmaları, boyun ve bel fıtığı ağrıları, safra kesesi rahatsızlıkları, stres bozukluğuna bağlı kaslardaki ağrı ve kasılma ve vücuttaki sinir sıkışmalarına bağlı uyuşmaların tedavisinde kullanılıyor. Sodyum bikarbonatlı ve hafif klorürlü Kızılcahamam termal sularının sıcaklığı 36 ile 50 derece arasında değişiyor. Ankara’nın kuzey kısmında eski İstanbul yolu yakınlarında bulunan Kızılcahamam, Ankara şehir merkezine 82 km uzaklıkta yer alıyor. Özel aracınız ile yaklaşık bir saatte varabileceğiniz ve şehir merkezinden kalkan otobüslerle rahatlıkla ulaşım sağlayabileceğiniz Kızılcahamam, modern konaklama tesislerinde şifalı bir tatil yapma imkânı sunuyor. Etrafında çok fazla çam ağacının bulunması ve bol oksijenli bir havaya sahip olması sebebiyle, solunum yolu rahatsızlığı olan ziyaretçilerine derin bir nefes aldırıyor. Kızılcahamam’a gittiğinizde çam ağaçları ile kaplı Soğuksu Milli Parkı’na gidip piknik yapabilir, Abacı Peri Bacaları’nı ziyaret edebilir, yüksekte ve yamaçta olması sebebiyle ziyaretçilerini biraz zorlayan Alicin Manastırı’nı görebilir ve Soğuksu Milli Parkı’ndan biraz uzakta olan Aluçdağı Tabiat Parkı’nda paintball, at biniciliği ve okçuluk deneyimi yaşayabilirsiniz.
Uluslararası Şifalı Su Kaynakları Araştırma Merkezi’nin 30 ülkeyi kapsayan araştırmasına göre termal suyun niteliği ve faydası bakımından dünyada ilk sıralarda yer alan Haymana Kaplıcaları; romatizma, kan dolaşımı ve kalp hastalıkları, kas ağrıları ve kadın hastalıklarına iyi gelmesi ile biliniyor. Şifalı ve bol mineralli suları ile İç Anadolu Bölgesi’nin maden suyu kaynaklarından biri olma özelliği taşıyan Haymana Kaplıcaları’nın termal su sıcaklığı ortalama 45 derece. Anadolu’da şifalı sulardan ilk yararlanan kavim olan Etiler’e ait havuz parça kalıntılarının ortaya çıktığı Haymana, Ankara şehir merkezine 72 km uzaklıkta yer alıyor. İlçede bulunan Tarihi Kral Yolu üzerinde yer alan kaplıcalara Ankara’dan özel araç ile yaklaşık bir saatlik bir sürede varıldığı gibi, şehir merkezinden sık sık kalkan otobüslerle de rahatlıkla ulaşım sağlanıyor. Haymana Belediyesi tarafından işletilen, havuz ve özel banyoların yer aldığı Haymana Kaplıcaları’nın iki modern oteli ve fizik tedavi merkezi 7/24 hizmet veriyor. Haymana Kaplıcaları’na gittiğinizde Haymana ilçesine bağlı Dereköy’e 2 km uzaklıkta yer alan tarihi Gavur Kalesi’ni ziyaret edebilirsiniz.
Sıcaklığı, radyoaktivitesi ve içeriğindeki mineraller bakımından dünyaca ünlü olan Avrupa’daki Karlovy Vary kaplıca suyunun bir benzeri olan ve içme olarak bu özelliklere sahip bir başka benzeri bulunmayan Ayaş içmece ve kaplıca suyu, şifa etkisi bakımından ülkemizdeki diğer kaplıca sularının başında yer alıyor. 51 derece sıcaklığa sahip olan şifa kaynağı, içmece ve kaplıca olarak birçok hastalığın tedavisinde kullanılıyor. İçmece olarak Sağlık Bakanlığı’nın ruhsat verdiği tek içmece olan Ayaş İçmeceleri; mide, bağırsak ve karaciğer tembelliklerine, safra kesesi ile böbrek taşı ve kumlarının dökülmesine ve idrar yolları iltihabının atılmasına iyi gelirken, sindirim yolu parazitleri, hazımsızlık, ağız kuruması, kabızlık, iştahsızlık, cilt hastalıkları ve nedeni bilinmeyen baş ağrıları tedavisinde kullanılıyor. İçmece suyu aynı zamanda kanda bulunan toksinlerin dışarı atılmasına da yardımcı oluyor. Romatizma, lumbago, siyatik, nevralji, nevrit, polinevrit, kadın hastalıkları, kırık ve çıkıklardan sonraki mafsal yapışıklıkları içinse havuz banyosu en uygun tedavi olarak görülüyor. Ankara şehir merkezine 80 km, Ayaş ilçe merkezine 23 km uzaklıkta ve Ayaş Beypazarı yolundan 5 km içerde yer alan içmece ve kaplıcalara özel aracınız ile yaklaşık saat süren yolculuğun ardından ulaşabilirsiniz. İçmece ve kaplıca merkezinde kadın ve erkekler için iki ayrı havuz ve konaklama tesisleri bulunuyor. Ayaş’a gittiğinizde devasa büyüklüğü ve içerisinde bulunan gölü ile görkemli bir görünüme sahip olan Asartepe Kanyonu’nda bir yürüyüş yapmayı ve Beypazarı yolu üzerinde bulunan Yöresel Ürünler Pazarı’ndan Ayaş’a özgü yiyeceklerin tadına bakmayı ve sergi olarak kullanılan tarihi Paşa Hamamı’nı görmeyi ihmal etmeyin.
Karadeniz’in muhteşem doğasının içinde, ormanlarla kaplı yemyeşil bir arazide doğa ile iç içe vakit geçireceğiniz bir tatil beldesini, sıcaklığı 44 derece olan kaplıca suları ile bir şifa kapısına dönüştüren Bolu Karacasu Kaplıcaları, özellikle romatizma hastalıklarının tedavisinde ve cilt lekelerinin giderilmesinde büyük fayda sağlaması ile ön plana çıkıyor. Kaplıcanın termal suyu; beyin ve sinir cerrahisi sonrası uzun süreli hareketsiz kalma durumları, stres bozukluğu ve spor yaralanmaları, bel ağrısı, hareket kısıtlılığı ve kemik erimesi rahatsızlıklarına tedavi amaçlı kullanılırken, kan dolaşımından kalp hastalıklarına kadar pek çok sağlık problemine iyi geliyor. Bikarbonat, sülfat, kalsiyum, magnezyum ve florür minerallerince zengin ve lezzetli olan termal su içmece olarak da kullanılıyor ve şişelendiğinde uzun süre tadı bozulmadan saklanabiliyor. Ankara merkeze 190 km, Bolu merkeze ise 5 km uzaklıkta bulunan bölgeye özel aracınız ile yaklaşık 2 saatte varabileceğiniz gibi Bolu Merkez’den günde üç sefer kalkan otobüsler ile de ulaşım sağlayabilirsiniz. Çok sayıda otel ve konaklama tesisinin bulunduğu Bolu ziyaretinizi soğuk bir kış gününe denk getirdiyseniz, Kartalkaya Kayak Merkezi’nde kayak yaptığınız bir günün ardından Karacasu Kaplıcaları’nın sıcacık şifalı sularında dinlenebilir ve ün salan birbirinden lezzetli yemekleri ile damaklarınızı şenlendirebilirsiniz. Bahar ve yaz günlerinde ise şifa dolu bir tatilin ardından rotanızı Abant’a çevirip doğa ile iç içe bir gün geçirebilirsiniz.
Bol kükürtlü yapısı ile ciltteki lekeleri ve akneleri kaybederek cildin doğallığını ve güzelliğini korumaya yardımcı olduğu için gençlik ve güzellik iksiri olarak anılan Afyon Sandıklı kaplıca suyu, solunum hastalıkları, kireçlenme, böbrek taşı, kadın hastalıkları ve romatizma gibi çeşitli hastalıklara iyileştirici etkisi bulunuyor. Sıcaklığı 42 ile 53 derece arasında değişen şifalı termal sularının yanı sıra ünü dünyaya yayılan çamur banyoları da ortopedik rahatsızlıkları ve spor yaralanmalarını tedavi ediyor. Ankara’nın güney batısında 320 km uzağında bulunan Sandıklı’ya özel araç ile yaklaşık üç buçuk saatte varabileceğiniz gibi Ankara otobüs terminalinden günde 10’dan fazla yapılan direkt sefer ile de ulaşım sağlayabilirsiniz. Kaplıcaların çevresinde konaklama imkânı ve 7/24 termal su hizmeti sunan çok sayıda otel ve tesiste konaklayabilir, bir rahatsızlığınızın bulunması durumunda bölgede bulunan fizik tedavi merkezinde şifa arayabilirsiniz. Sandıklı Kaplıcaları’na gittiğinizde rotanıza Akdağ Tabiat Parkı ve Sandıklı Ulu Camii’ni eklemeyi, meşhur Afyon sucuk ve pastırmalarından kendinize ve sevdiklerinize satın almayı unutmayın.
Ankara’dan yapacağınız yaklaşık dört saat süren bir yolculuğun ardından hafta sonu kaçamağı için keyifli alternatifler bulabileceğiniz Yalova, Ankara’ya 400 km, Yalova şehir merkezine 12 km uzaklıkta bulunan ve Roma döneminden beri şifa dağıtan termal kaplıcalarını iki dağ arasında konumlanan zengin bitki örtülü bir vadi içinde barındırıyor. Kalsiyum, sülfat ve florür bakımından zengin 66 derece sıcaklığa sahip termal sularıyla metabolizmayı güçlendiren ve romatizma hastalıkları, iltihabi hastalıklar, kadın hastalıkları, kireçlenme, safra kesesi taşları ve dolaşım bozuklukları gibi birçok hastalığa iyi gelen Yalova termal Kaplıcaları, şifalı sularından ve bol oksijenli temiz havasından yararlanmak için ideal bir rota. Yalova feribot seferleri iskelesinden minibüs ya da otobüslere binerek rahatlıkla ulaşabileceğiniz kaplıca bölgesinde konaklayabileceğiniz çok sayıda lüks ve butik otel bulunuyor. Yalova’ya gittiğinizde Termal ilçesi sınırları içinde bulunan, yemyeşil bitki örtüsü ve akan suyu ile ziyaretçilerine huzuru yaşatan Üvezpınar doğa güzelliğini görebilir ve 6 km uzağında bulunan Sudüşen Şelalesi’nde piknik ve yüzme keyfi yaşayabilirsiniz.
Fay hattı üzerinde yer alması sebebiyle hemen hemen her ilçesinde termal kaynağın yer aldığı Kütahya’nın en ünlü kaplıcalarından biri Yoncalı Kaplıcaları. Kükürt, magnezyum ve kalsiyum içeren 42 derece sıcaklığındaki termal suyunun; kireçlenme ve eklem romatizmaları, iltihabi eklem rahatsızlıkları, yumuşak doku romatizmaları, nörolojik hastalıklar, travmatik rahatsızlıklar ve spor rahatsızlıklarına iyi geldiği biliniyor. Ankara şehir merkezine yaklaşık 300 km, Kütahya şehir merkezine ise 16 km uzaklıkta bulunan Yoncalı’ya, özel aracınız ile Ankara’dan yaklaşık üç buçuk saat süren bir yolculuğun ardından varabileceğiniz gibi, ulaşım için Ankara şehirlerarası otobüs Terminali’nden düzenlenen direkt seferleri kullanabilirsiniz. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi’nin de bulunduğu Yoncalı Kaplıcaları’nda konaklamak isterseniz bütçenize göre alternatifleri bulabileceğiniz termal oteller, apart oteller ve uygulama oteli ziyaretçilerinin hizmetinize sunuluyor. Günü birlik gelen ziyaretçiler ise Türk hamamı ve açık-kapalı havuzları kullanarak termal sulardan faydalanabiliyor. Yoncalı’dan 3 km uzaklıktaki Enne Barajı Tabiat Parkı, 14 km uzaklıktaki Macar Evi Müzesi, Donenler Mevlevihanesi ve Kurşunlu Camii, Yoncalı civarında ziyaret edebileceğiniz mekânlar arasında yer alıyor.
Termal tatilinizi aquaparklarklı havuz seçeneği ile keyifli bir yaz tatiline dönüştürmek istiyorsanız Eynal Kaplıcaları sizin için ideal bir tatil rotası. Termal suyunun barındırdığı zengin mineraller ile üç bin yıldan fazla süredir şifa dağıtmaya devam eden Eynal Kaplıcaları, Kütahya şehir merkezine 140 km uzaklıktaki Simav ilçesinde bulunuyor. Ankara’nın güney batısında, 440 km uzağında yer alan Eynal Kaplıcaları’na özel araç ile ulaşım yaklaşık beş saat zaman alıyor. 70-80 derece sıcaklığındaki termal suyunun romatizma hastalıkları, kronik bel ağrısı, eklem hastalıkları, yumuşak doku hastalıkları ve spor yaralanmalarında tamamlayıcı unsur olarak kullanıldığı kaplıcanın şifalı sularının nevraljiye, cilt ve deri hastalıklarına, sedef hastalığına ve kireçlenmeye de iyi geldiği biliniyor. Eynal Kaplıcaları günübirlik gelen ziyaretçilerine termal sulardan faydalanabilecekleri açık havuz, aquapark ve hamam hizmeti sunarken konaklamak isteyenler için de otel ve apart daireler bulunduruyor.
Sadece termal suları ile değil, temiz havası ve sakin doğası ile ziyaretçilerine dinlendirici ve huzurlu bir tatil imkânı sunan Oylat Kaplıcaları, şifalı sularında yüzdükten sonra çevresindeki patika yolda unutamayacağınız bir doğa yürüyüşü deneyimi yaşayacağınız Bursa İnegöl’deki ormanlık bir arazide konumlanıyor. Ankara’dan başlayan 330 km’lik yolu yaklaşık dört saatte kat ettikten sonra ulaşacağınız Oylat Kaplıcaları’nın 40 derece sıcaklığındaki termal suyunun, içme kürlerinin ve çamur banyolarının ağrılı sinir hastalıkları başta olmak üzere birçok hastalığa iyi geldiği biliniyor. Oylat Kaplıcaları’na gittiğinizde kaplıcalara 1 saatlik mesafede bulunan Oylat Şelalesi ve Oylat Mağarası’nı gezerek tatilinizi daha keyifli bir hale getirebilirsiniz.
Bol oksijenli temiz havası ve şifalı suları ile kış aylarında içinizi ısıtacak bir tatil fırsatı sunan Armutlu Kaplıcaları, Ankara ve İstanbul’a yakınlığı sebebiyle yerli turistler tarafından sağlık turizmi için sıklıkla tercih edilen noktalardan biri. Yalova’ya 50 km uzaklıktaki Armutlu ilçesinde yer alan kaplıcalar, Ankara’dan 460 km uzaklıkta konumlanıyor ve Anadolu bulvarı üzerinden gidildiğinde yaklaşık beş saatlik bir yolculuğun ardından kaplıca bölgesine varılıyor. Radyoaktivitesi yüksek kaplıca sınıfında bulunan Armutlu kaplıcalarının 57 derece sıcaklığındaki termal suyundan banyo, içme ve solunum yollarıyla yararlanılıyor. Şifalı suların asidin vücuttan atılmasında, sinirler üzerinde, iltihabi hastalıklarda, kadın hastalıklarında, mide ve bağırsak hastalıklarında ve yaraların iyileşmesinde faydalı olduğu biliniyor. Denize yakınlığı sebebiyle deniz ve kaplıca keyfinin bir arada yaşanmasına imkân tanıyan Armutlu Kaplıcaları, içinde bulunduğu ormanın gürlüğü ve manzarasının güzelliği ile ziyaretçilerini dinlendiriyor.

Karadeniz Bölgesi’ndeki Tabiat Parkları

Karadeniz Bölgesi’ndeki Tabiat Parkları

Karadeniz Bölgesindeki koruma altına alınan Milli Tabiat Parklarını sizin için listeledik.
V tipi dar tabanlı Hatila Vadisi’nin yamaçları yemyeşil ormanlarla kaplı. Vadinin içerisinde 220 metre yükseklikte bulunan seyir terası Türkiye’nin en yüksek Cam Terası olarak geçiyor. Sunduğu muhteşem manzarasının yanında görkemiyle de ürküten bir güzelliğe sahip terasta uçurum ayaklarınızın altında bulunuyor. Çıkarken kayma riskine karşı altı deri galoş veriyorlar. Parkın girişinde wc, mescit ve çardaklar var. Cam terasın yanında ise manzaraya karşı oturabileceğiniz bir işletme bulunuyor. İçeisinde yürüyüş yapabileceğiniz parkın giriş ücreti 13 tl.
Karadeniz’in en yüksek dağları Kaçkarlar’a kurulu milli park dağlarında yeşilin tonlarıyla, göl ve akarsularıyla misafirlerine muhteşem bir doğa sunuyor. İçerisinde 8 adet yürüyüş parkuru olan parkta trekking, rafting, zipling, kayak yapabilirsiniz. Ayrıca ülkemizde ender rastlayabileceğiniz buzul göllerine tırmanabilirsiniz. Rize’nin en ünlü yaylası Ayder, Zilkale ve Gelintülü Şelalesi de Kaçkar Dağları Milli Parkı’nın sınırları içerisinde. Parkta yöresel ürünleri yiyebileceğiniz restoranlar, kafeler ve dinlenebileceğiniz oteller de var. Parkın giriş ücreti şahıs 4 tl, araç ile 12 tl.
Samsun’un en yüksek tepesinde bulunan milli park, doğayla iç içe ve deniz manzaralı bir mesire alanı. Tepe’nin de en zirvesinde Türk Bayrağı bulunduğu için bu ismi almış. Çam ağaçları arasında temiz havada yürüyüş yapmak için nezih bir ortamı var. Sakin olmasını istiyorsanız hafta içi gitmeyi tercih etmelisiniz. Giriş ücreti 13 tl ve içerisinde park, piknik alanı, çardak, mescit, çeşme, wc, restoran bulunuyor. Mangal yakılmasına da izin veriliyor.
Horma Kanyonu olarak da bilinen park, Avrupa Korunan Alanlar içerisine alınan Küre Dağları üzerinde bulunuyor. Yeşilin her tonuna şahit olabileceğiniz devasa ormanlar arasındaki parkta 3 km’lik ahşap bir yürüyüş parkuru var. Çocuklarla yürüyebilirsiniz gayet güvenli. Parkurun altından ise serin bir akarsu geçiyor. Yürüyüş sonunda Ilıca Şelalesi’ne ulaşıyorsunuz. Şelalenin orada gözleme yapan teyzeler var. Yorulduysanız geri taksiyle dönebilme imkanı da bulunuyor. Yürümeyi düşünüyrsanız yanınıza su almayı unutmayın, gidiş dönüş 6 km’lk bir yolculuk sizi bekliyor. Girişi 6 tl, öğrenciler için 3 tl.
Bolu’nun yeşil dağları arasında saklanmış dört mevsim muhteşem görüntülere ev sahipliği yapan Gölcük’e uğrayıp dinlenip harika fotoğraflar çekebilir, bisiklet turu ve piknik yapabilirsiniz. 15 tl’ye yarım saat bisiklet, 50 tl’ye yarım saat elektrikli araç kiralayabiliyorsunuz. İçerideki wc’ler temiz ve ücretsiz. Yemek yemek ya da çay, kahve içmek isterseniz iki adet işletme bulunuyor. Giriş ücreti araçsız kişibaşı 5’tl olan tabiat parkına araçla 20 tl’ye giriliyor.
Karadeniz’in en yüksek dağı Ilgaz’da bulunan yazın ayrı güzel, kışın ayrı güzel büyük bölümü çam ormanlarından oluşan doğa harikası parka dört mevsim gidiliyor. Park içerisinde piknik yapabilir, bisiklet kiralayabilir, teleferiğe binerek muhteşem bir manzaraya yükseklerden şahitlik edebilirsiniz. Kış aylarında ise karla değerlenen dağın yamaçlarında kayak yapabilirsiniz. Kayak Merkezi’nin manzara seyretme amaçlı tek çıkışta 10 tl, kayak yapma amaçlı çoklu çıkışta ise 50 tl ücreti bulunuyor. Parka araçsız kişi başı 7 tl’ye, otomobille 21 tl’ye, 08.00-22.00 saatleri arasında giriliyor. Park içerisinde yemek için işletmeler, konaklamak isterseniz de otel ve pansiyonlar var.
Ormanlık alanın ortasındaki zümrüt rengine sahip Boraboy Gölü temizliği sebebiyle Aynalı Göl olarak da anılıyor. Park içerisinde yürüyüş ve piknik yapabilir, göl-deniz bisikletine binebilir dağ bisikleti sürebilirsiniz. Ayrıca gölde olta ile balık tutulmasına izin veriliyor. Giriş ücreti araçsız kişi başı 5’tl olan tabiat parkına araçla 20 tl’ye giriliyor. Çadırınızla kamp yapmak isterseniz 55, karavanınızla konaklamak isterseniz 70 tl ücreti bulunuyor. Ayrıca 3 kişilik ahşap bungalovlarda 260 tl’ye kalabilirsiniz.
Yemyeşil doğa harikası Altındere Vadisi’nin temiz havasını her nefesinizde hissediyorsunuz. Park içerisinde kamp, doğa yürüyüşleri yapabilir seyir terasına çıkabilirsiniz. Aynı zamanda UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi’nde yer alan sarp bir kayalığa inşa edilen Sümela Manastırı da vadide yer alıyor. Manastır, dağ ile bütünleşmiş mimarlık açısından eşsiz bir yapı. Diğer ismi ise Meryem Ana Manastırı. İçerisinde kilise, ayazma, şapeller, mutfak, yemekhane, çan kulesi, kütüphane ve öğrenci odaları bulunuyor. Manastıra çıkmak için park içerisinden 6 tl’ye dolmuşlar kalkıyor, isterseniz yürüyerek de çıkabiliyorsunuz. Altındere Vadisi’ne araçsız giriş kişi başı 4 tl, araçlı 12 tl’dir. Sümela Manastırı’na giriş ise 50 tl’dir ve Müzekart geçerlidir.
Yemyeşil ormanların ortasında kalan kalp şeklinde kalemle çizilmiş gibi olan Karagöl ve çevresindeki park tertemiz bir hava ve muhteşem bir manzara sahip. Çevresinde yürüyüş yapmanız için parkurlar bulunmakta ve gölün çevresinde tam tur 1000 metre kadar sürüyor. Kamp ve karavan turizmi açısından en elverişli bölgelerden birisi olan Karagöl’de 45 tl’ye çadır kurabiliyorsunuz. İçeride yemek yiyip ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz bir işletme bulunuyor. Ayrıca işletmenin kalabileceğiniz bir pansiyonu da var. Sahara Milli Parkı’na araçsız giriş ücreti kişi başı 5 tl, araçla giriş ücreti ise 15 tl.
Yemyeşil ormanların arasında bulunan göl ve çevresindeki alan koruma altına alınan tabiat parkları arasında. Kayın, gürgen, kızılağaç, meşe gibi ağaçların yaprakları sonbaharda kızarıyor ve orman misafirlerine kırmızı bir şölen sunuyor. Diğer mevsimlerde de ayrı güzelliklere ev sahipliği yapan gölün üzerindeki nilüferler, su kamışı, sazlar ve su mercimekleri cazibesini arttırıyor. Parkın içerisinde piknik yapmak için masalar ve çardaklar, doğa yürüyüşleri ve bisiklet turu için parkurlar, çeşme, mescit, wc ve büfe bulunuyor. Giriş ücreti araçsız kişi başı 5 tl, araç ile 15 tldir.

En Popüler Yerler

En Popüler Yerler

Türkiye'de gezginlerin en çok tercih ettiği yerleri sizler için derledik.
Doğal yapısı ve tarihiyle Türkiye'nin yurtdışına açılan pencerelerinden bir tanesi...
Gaziantep lezzetleri sadece Türkiye'de değil, Dünya'da nam sahibi...
Ailesi ile sessiz, sakin tatil yapmak isteyenlerin adresi
Cam gibi deniz, lezzetli yemekleri için farklı bir destinasyon