Konya

The Boncuklu Mound

Çatalhöyük ziyaretine giderken yakınlarda olduğunu duymamızla ziyaret etmeye karar verdik. Mustafa bey bizimle oldukça ilgilendi ve gerekli olan bütün bilgileri verdi, yapılan bütün çalışmaları detaylıca anlattı. Replika evleri ve oralarda yapılan çalışmaları (ölü gömme, koku önleme, temiz alan kirli alan bölmeleri, evler için kullanılan malzemeler...), kazı çalışması yapılırken bulunan hayvan kemikleri ile birebir yapılan çizimi, eskiden ne yediklerini ve bunları yediklerini nereden nasıl öğrendiklerini gibi her şeyi gösterdi ve anlattı. Çatalhöyük ten daha eski bir yerleşim yeridir biz oldukça etkilendik, sizlerin de gidip gezmesini tavsiye ederim.

Konya ili Karatay ilçesi Hayıroğlu beldesi sınırları içerisinde bulunan Boncuklu Höyük, Çatalhöyüğün yaklaşık 10 km. güneyinde yer almaktadır. Höyük M.Ö. 8500 yılına yanı Çatalhöyük yerleşmesinden 1000 yil öncesine tarihlendirilmektedir. Boncuklu Höyük'te yapılan kazı çalışmalarında höyüğün Anadolu platosundaki en erken köy yerleşim yeri olduğu belirlenmiş, dünyanın belki de en erken duvar boyalarına ve duvar kabartmalarına sahip evleri bulunmuştur. Boncuklu Höyük'te, Çatalhöyük'teki insanların atalarının yaşadığını düşünülmektedir. Mustafa bey veya Kazım beyle irtibata geçebilirsiniz. İlgili samimi ve güler yüzlü kişilerdir teşekkür ederiz.

Çatalhöyük'ten daha eski, Çatalhöyük'ün atalarının yaşadığı düşünülen bölge. Ayrıca Karaman'daki Pınarbaşı höyüğünün de buranın atası olabileceğini düşünüyorlarmış. Aktif kazı olmadığı zamanlar Mustafa Abi insiyatif alarak bakıyor anladığımız kadarıyla. Alanın reklamını yapmak ve bölgeyi tanıtmak için çabalıyor ancak Çatalhöyük'ün maalesef gölgesinde kalıyormuş hep. İletişimi çok güçlü Mustafa Abi'nin, çok eğlenceli de bir anlatımı var. Ziyaret için kimseyi bulamazsanız, höyüğün yanında müstakil evler var, Mustafa Abi orada oturuyor. Çevreden birini gösterip sorarsanız ilgilenirler.

10.500 yıllık bir köy yerleşmesidir Boncuklu. Ortalarda öyle görülecek çok şey yok. Biz kapıdan girip kulübede kimseyi görmeyince dışarı doğru bakınmaya başladık ve bir beyin koşarak bize doğru geldiğini gördük. Sonradan tanıştığımız üzere Mustafa Bey bizi görür görmez gerekli bilgileri sunmak için koşturuyordu. Öyle sevecen ve misafirperver ki Konya’nın mart ayazında bize birçok kıymetli bilgi aktardığı yetmez gibi bir de evine çay içmeye davet etti. Ancak vaktimiz kısıtlı olduğu için davetine icabet edemedik. Birkaç dönem evi replikasının yanında, içinde uygulamalı ölü gömme, ateşte/közde pişirme gibi denemeler yaptıklarından bahsetti. Ayrıca ölünün kokmaması için yapılan bir uygulamayı nasıl buldukları etkileyici geldi. İç bölümdeki tanıtım afişleri de birçok anlamlı bilgi içeriyor. Belki görünürde kayda değer bir şey yok zannedilebilir ancak Çatalhöyük’ten daha eski olan bu yerleşim yerini bir de Mustafa Bey’den dinleyin. Ayrıca Çatalhöyük’e yalnızca birkaç dakika uzaklıkta olduğundan gitmişken burayı da ziyaret etmek çok da zor değil. Üstelik böylece daha bütünlüklü bir ziyaret olmuş olur. Benim için burada yaşadığım deneyim adına tek olumsuzluk, ayakkabılarımın Çatalhöyük’te çamura batmamış olan kalan yarısının da burada batmış olmasıydı. Buna nasıl bir çözüm olur bilmiyorum ama yağmurlu/karlı havalar sonunda böyle hoş olmayan bir durum var.

Buraya vardığınızda MUSTAFA GÜVEN beyefendi ile tanışacaksınız. Tesisi gezmek istiyorsanız Kendinizi ona teslim edin. Çünkü o sizi baştan yaratacak...