Diyarbakır Kalesi

Diyarbakır, kültürüyle ve tarihi yapılarıyla ön plana çıkan bir şehir olarak yer alıyor. Bu bölgede gezilecek o kadar çok tarih kokan bölgeler var ki insanlar burayı aynı gün içerisinde rahat rahat gezmekte zorlanabilir. Bu bölgenin meşhur yerleri arasında şehrin kalesi ve arkeoloji müzesi yer alıyor. Bu kale, Diyarbakır ilinin Sur ilçesinde yer alan tarihi bir yapı olarak karşımıza çıkıyor. Gezilmek üzere hem iç hem de dış kale bulunan bu bölgenin Urfa Kapı, Mardin Kapı, Yeni Kapı ve Dağ Kapı kısımları bulunuyor. 2000 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınan bu kale 2015 yılında resmî olarak miras listesine girdi. Çin Seddi’nden sonra dünyanı en büyük surları olarak kabul edilen Diyarbakır Kalesi surlarının iç kısmında ve dış kısmında şehir yer alıyor. Surlar adeta şehrin içinde karışmış gibi. Milattan önceye dayanan bir geçmişi olan bu surlar günümüzde ziyaretçilerini ağırlıyor. Diyarbakır Arkeoloji Müzesi ise Bu kalenin içinde yer alan ve 1934 yılında açılan bir müze olarak yer almakta. Turistlerin ilgi odağı haline gelen bu yer, 1986 yılında yeni yerine taşındı. Arkeolojik eserlerin sergilendiği bu yerde Geç Paleolitik, Hitit, Roma, Bizans, Erken Hristiyan, Kalkolitik, Neolitik, Asur, Emevi, Abbasi ve Osmanlı gibi pek çok medeniyetin izi yer alıyor. Müze, 2004 yılında fiziki sorunlardan dolayı bir süreliğine düzenlemeye alınıp 2015 yılının Haziran ayında tekrar hizmete girdi. Müzede yer alan eserlerden bazılarını saymak gerekirse Atatürk Karargahı, çeşitli eski eşyalar ve sikkeler olarak yer almakta. Diyarbakır’da yer alan Diyarbakır Kalesi ve Arkeoloji Müzesi’ni gezmek isteyen turistlerin gitmesi gerektiği yer Sur ilçesi olmakta. Sur ilçesinde yer alan bu bölge surlarla çevrili bir şehri içeriyor. Surların dışı ve içinde de şehir bulunuyor.

Surları ile çarşıyı çevrelemiş , merkezde bulunan tarihi korunmuş bir yapı. İçerisinde oturup dinlenebileceğiniz geniş bir parkı var. Müzesi de park la yanyana kale içinde bulunuyor. Doğal yapıyı koruyarak düzenlenmiş. Arkeolojik yapısını güzel sergilemisler. Eski binalar kullanımda değerlendirilmiş. Mimarisi güzel st George kilisesi bulunuyor.

Arkeoloji müzesinde M.Ö ve M.S dönemlere ait eserler var.Diyarbakır sıcağında serin bir ortamda gezme imkanı sunuyor. 28 Ağustos 2022 Pazar günü gezme imkanı buldum. Giriş ücreti 20 TL. Bazı eserler bulunduğu yerde koruma altında olsada üzerinde cam olmadığı için dokunuluyor. Müze bahçesi aynı zamanda düğün fotoğrafları çekmek için de kullanılıyor.

Hevsel Bahçeleri ile birlikte UNESCO dünya mirası listesinde olan ve görülmesi gereken bir yer. Pek çok medeniyetin izlerini taşıyan 7 bin yıllık tarihi dokuyu ziyaret etmek heyecan veriyor. Kalenin içerisi genellikle kalabalık oluyor. Müzenin bahçesi daha sakin ve dinlendirici. Buradaki farklı mimarideki binaları, müzeyi ve kiliseyi gezip oturup soluklanmak gerek. Surlardan ve Kilisenin içerisinden Hevsel Bahçelerini görebiliyorsunuz.

Diyarbakır ın bu kadar güzel ve tarihi bir yer olduğunu bilmiyordum. Kesinlikle gelip tarihi yerler gezilmesi gerekir. Surların restorasyonu hala devam ediyor ama Etnoğrafya müzesi içinde ilginç yerler ve bilgiler var. Gerçi bizim millet müze gezmeyi sevmez ama orijinal şeyler var. Müze içine giriş 18 yaş altına ve MEB öğretmenine ücretsiz. Diğerleri için 20 TL.