İstanbul
Ayasofya Camii

Ayasofya Cami, Ayasofya Cami Tarihi, Ayasofya Camii Derede? Ayasofya Camiye Nasıl Gidilir? Ayasofya Cami Giriş Ücreti? Ayasofya Ne Zaman Cami Oldu? Ayasofya Cami Hızır Aleyhisselam Ayasofya El İzi Nerede? Ayasofya Cami Hakkında merak ettiğiniz bilgiler Nomatto’da!

Ayasofya Camii

Cumhuriyetin ilanından sonra 1935 yılında müzeye dönüştürülen Ayasofya Camii 2020 yılında yeniden cami statüsüne kavuşmuş ve resmi adı Ayasofya-i Kebir Camii olmuştur. İstanbul'un tarihi yarımadasında yer alan Ayasofya, Türkiye'nin en ünlü ve tarihi yapılarından biridir. Ayasofya, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethetmesinin ardından camiye dönüştürülmüş ve uzun süre İslam ibadetine hizmet etmiştir. Ayasofya'nın mimari özellikleri, büyüleyici iç dekorasyonu ve tarihi önemi, ziyaretçilerin ilgisini çeken unsurlardır. Aynı zamanda Ayasofya, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde de yer almaktadır ve İstanbul'un önemli turistik ve kültürel simgelerinden biridir. Ayasofya Cami, Ayasofya Cami Tarihi, Ayasofya Camii Derede? Ayasofya Camiye Nasıl Gidilir? Ayasofya Cami Giriş Ücreti? Ayasofya Ne Zaman Cami Oldu? Ayasofya Cami Hızır Aleyhisselam Ayasofya El İzi Nerede? Ayasofya Cami Hakkında merak ettiğiniz bilgiler Nomatto’da!

Ayasofya Cami hakkında, İstanbul'un tarihi yarımadasında yer alan önemli bir yapıdır. Tam adıyla "Ayasofya-i Kebir Camii-i Şerifi" olarak bilinir. Yapı, Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından 6. yüzyılın başlarında inşa edilmiştir. Orijinal olarak Ayasofya, Bizans İmparatorluğu'nun en büyük ve en önemli kiliselerinden biriydi.

Ayasofya'nın yapımına 532 yılında başlanmış ve sadece beş yıl gibi kısa bir sürede tamamlanmıştır. İnşa edildiği dönemdeki mimari ve mühendislik başarılarıyla ön plana çıkan Ayasofya, uzun yıllar boyunca dünyanın en büyük kubbesine sahip yapı olarak kalmıştır. Bizans İmparatorluğu'nun başkenti olan Konstantinopolis'te bulunan Ayasofya, 1453 yılında Osmanlı İmparatorluğu'nun İstanbul'u fethetmesiyle camiye dönüştürülmüştür. Fetih sonrasında yapılan bazı değişikliklerle camiye uygun hale getirilen Ayasofya, Osmanlı döneminde önemli bir ibadet ve kültür merkezi haline gelmiştir.

Ayasofya, mimari açıdan büyük bir öneme sahiptir. Özellikle kubbesi, yüksekliği ve genişliğiyle dikkat çeker. İç mekanında yer alan mozaikler, freskler ve mermer işçilikleri de ziyaretçilerin ilgisini çeken unsurlardır. Ayasofya, farklı dönemlerin izlerini taşıyan bir yapı olduğu için Bizans, Osmanlı ve modern dönemlerin mimari öğelerini bir arada bulundurur. 2019 yılında, Ayasofya'nın müze statüsünden çıkarılarak tekrar cami olarak kullanılmasına karar verildi. Bu karar, tartışmalara yol açmış ve dünya genelinde geniş yankı uyandırmıştır. Ayasofya, cami olarak ibadete açık olmasının yanı sıra turistler tarafından da yoğun ilgi gören bir mekandır.

Ayasofya Camii, İstanbul'un sembol yapılarından biri olarak tarihi ve kültürel değerini günümüze kadar korumuştur. Ziyaretçiler, hem tarihi bir yapıyı keşfetme hem de önemli bir dini merkezi deneyimleme fırsatı bulurlar.

Ayasofya Cami Tarihi

Ayasofya Cami tarihi oldukça eski bir geçmişe sahiptir. İlk olarak 537 yılında Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından İstanbul'da inşa edilmiştir. Ayasofya'nın yapımı, ihtişamlı bir Bizans kilisesi olarak tasarlanmış ve tamamlanması yaklaşık 5 yıl sürmüştür. Ayasofya, inşa edildiği dönemden itibaren Bizans İmparatorluğu'nun ana katedrali olarak hizmet vermiştir. Döneminde mimari açıdan büyük bir başarı olarak kabul edilen Ayasofya, Bizans İmparatorluğu'nun dini ve siyasi merkezi olan Konstantinopolis'in (bugünkü İstanbul) simgelerinden biri olmuştur.

Ancak, 1453 yılında İstanbul'un Osmanlı İmparatorluğu tarafından fethedilmesiyle Ayasofya camiye dönüştürülmüştür. Osmanlı döneminde cami olarak kullanılan Ayasofya'ya çeşitli eklentiler yapılmış ve İslam mimarisine uygun hale getirilmiştir. Daha sonra, 1935 yılında Türkiye Cumhuriyeti döneminde yapılan düzenlemelerle Ayasofya müze olarak hizmet vermeye başlamıştır. Müze olarak kullanılan Ayasofya, ziyaretçiler için açık bir kültürel ve tarihi mekan haline gelmiştir.

Son olarak, 10 Temmuz 2020 tarihinde Türkiye Cumhurbaşkanı kararıyla Ayasofya Camii olarak yeniden ibadete açılmıştır ve tekrar Müslümanların kullanımına sunulmuştur. Bu kararla birlikte Ayasofya, hem tarihi hem de dini açıdan önemli bir yapı olarak varlığını sürdürmektedir.

Ayasofya Camii Nerede?

Ayasofya Cami nerede? Ayasofya Camii, İstanbul, Türkiye'de bulunur. Konumu, tarihi yarımada olarak bilinen bölgede yer alan Sultanahmet Meydanı'ndadır. Camii, Marmara Denizi'nin kıyısında,  Topkapı Sarayı ve Sultanahmet Camii'nin yakınında yer alır. Tarihi ve turistik açıdan önemli bir noktada bulunan Ayasofya Camii, İstanbul'un en tanınmış ve ziyaretçi çeken yapılarından biridir.

Ayasofya Camiye Nasıl Gidilir?

Ayasofya Camiiye nasıl gidilir? Bu soru merak edilen sorulardan bir tanesidir. Ayasofya Camiiye gitmek için İstanbul'un tarihi yarımadasında yer alan Sultanahmet semtine yönelmeniz gerekmektedir. İşte Ayasofya Camii'ne nasıl gidileceği hakkında birkaç seçenek:

Toplu Ulaşım: İstanbul'da toplu taşıma araçlarıyla Ayasofya Camii'ne ulaşabilirsiniz. En yaygın seçeneklerden biri, tramvay hattını kullanmaktır. T1 hattını takip eden "Bağcılar - Kabataş" tramvayına binerek Sultanahmet tramvay durağında inebilirsiniz. Sultanahmet, Ayasofya Camii'ne oldukça yakın bir konumdadır.

Özel Araç: Eğer İstanbul'da kendi aracınız varsa veya araç kiraladıysanız, Ayasofya Camii'ne özel aracınızla ulaşabilirsiniz. Ancak, tarihi yarımadada trafik ve park yeri sorunları yaşanabilir, bu nedenle dikkatli olmanız ve uygun bir park yeri bulmanız önemlidir.

Taksi: İstanbul'da taksi hizmeti oldukça yaygındır ve Ayasofya Camii'ne taksiyle ulaşabilirsiniz. Şehirdeki herhangi bir taksi durağına giderek veya mobil uygulamalar aracılığıyla taksi çağırarak Ayasofya'ya gidebilirsiniz. Ancak taksi kullanırken, sürücüyle ücreti önceden belirlemek veya taksimetre kullanılmasını sağlamak önemlidir.

Ayasofya Camii, İstanbul'un gezilecek bir bölgesinde bulunduğu için genellikle kolaylıkla bulunabilen bir noktadadır. Yine de yolculuk öncesi güncel trafik durumunu kontrol etmek ve en uygun ulaşım seçeneğini belirlemek önemlidir.

Ayasofya Camiye Giriş Ücreti?

Ayasofya Cami giriş ücreti nedir? Ayasofya Camii, İstanbul'un en ikonik yapılarından biridir ve ücretsiz ziyaret edilebilen bir mekan olarak büyük ilgi görür. 2020 yılında yapılan düzenlemelerle Ayasofya, tekrar cami olarak kullanılmaya başlanmış ve ziyaretçilere ücretsiz olarak açılmıştır. Bu karar, Ayasofya'nın tarihinde önemli bir kilometre taşı olmuş ve turistler ve yerli halk için daha erişilebilir hale gelmesini sağlamıştır.

Ayasofya Camii, her yıl milyonlarca kişi tarafından ziyaret edilen bir turistik mekan olup, tarihi ve kültürel bir değere sahiptir. İçerideki muhteşem mozaikler, freskler ve mimari detaylar ziyaretçilere görsel bir şölen sunar. Ayasofya'nın büyüleyici atmosferi ve tarihi dokusu, ziyaretçilerin hem dini bir merkezi keşfetme hem de tarihin derinliklerine yolculuk yapma fırsatı verir.

Ayasofya Ne Zaman Cami Oldu? 

Ayasofya ne zaman Cami oldu? Ayasofya, ilk olarak Bizans İmparatorluğu döneminde 537 yılında kilise olarak inşa edildi. Daha sonra 1453 yılında İstanbul'un Osmanlı İmparatorluğu tarafından fethedilmesiyle camiye dönüştürüldü. Bu tarihten itibaren Ayasofya, yaklaşık 500 yıl boyunca cami olarak kullanıldı.
Ancak, 1935 yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk tarafından yapılan kararla, Ayasofya Camii müze olarak kullanılmak üzere kapatıldı. Daha sonra 2020 yılında ise Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararıyla Ayasofya yeniden cami olarak kullanılmaya başlandı.
Bu değişiklikler, Ayasofya'nın tarihinde önemli dönüm noktaları olarak kabul edilir ve tartışmalara yol açmıştır. Ayasofya, şu anda İstanbul'da cami olarak hizmet vermektedir.

Ayasofya Cami Hızır Aleyhisselam Ayasofya El İzi Nerede?

Ayasofya Camii Hızır Aleyhiselam Ayasofya el izi nerede? İlk kez Doğu Roma İmparatorluğu tarafından 4. Yüzyılda inşa edilen Ayasofya Mabedi ahşap çatılı bir bazilika şeklinde yapılmıştı. Daha sonraları yıkılan bu mabedin yerine birkaç defa yeni yapılar yapılmış fakat zamanla bu yapılar da tahrip olmuştur. 537 yılında bugünkü halinin temelleri atılmış, yıllar içerisinde pek çok tamirat ve eklemeler yapılmış nihayet Osmanlı zamanında yapılan dört minaresi ile en son halini alarak günümüze kadar ulaşmıştır. Ayasofya kubbe geçişi ve taşıyıcı sistem özellikleriyle mimarlık tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak ele alınır. Yapıldığı dönemdeki en büyük kubbeye ve iç mekana sahip mabettir.

Bu özelliğini yaklaşık 1000 yıl korumuştur. Şu anda ise dünyada en büyük dördüncü kubbeye sahip camidir. Aynı zamanda dünyanın en eski katedrali olma özelliğine sahip Ayasofya Camii hem Hristiyanlar hem de Müslümanlar için büyük önem taşır. İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından camiye çevrilmiş ve böylece fethin sembolü olmuştur. İçerisinde hem kilise dönemine ait hem de cami olduktan sonra yaptırılan çok önemli eserler vardır. Cumhuriyetin ilanından sonra 1935 yılında müzeye dönüştürülen Ayasofya Camii 2020 yılında yeniden cami statüsüne kavuşmuş ve resmi adı Ayasofya-i Kebir Camii olmuştur.

Hızır Aleyhisselam'ın, caminin kuzeybatı yönünde sol arka tarafındaki 'Terler Direk' denilen bakırla kaplı ortası oyulmuş yere parmağını sokup sütunu döndürmeye başlamasıyla birlikte bütün binanın Kâbe'ye doğru döndüğüne inanılır. Tabi bu durum kişilere göre değişiklik gösterir.

Ayasofya Çevresinde Neler Yapılır?

Ayasofya çevresinde neler yapılır? Ayasofya Camii'nin çevresinde İstanbul'un tarihi ve turistik mekânları bulunmaktadır.

İstanbul Gezi Planları, İstanbul Yapılacak Aktiviteler ve İstanbul Konaklama sayfalarımızı ziyaret edebilir, isterseniz İstanbul gezilecek yerler sayfamızdan kendinize ait gezi planı oluşturabilirsiniz. 

Bu bölgelerde yapabileceğiniz bazı aktiviteler şunlar olabilir:

  • Ayasofya'nın Ziyareti: Ayasofya Camii'nin içini ve dışını keşfetmek için zaman ayırabilirsiniz. Binanın tarihini ve mimarisini inceleyebilir, içindeki tarihi eserleri görebilirsiniz.
  • Sultanahmet Meydanı: Ayasofya'nın hemen karşısında bulunan Sultanahmet Meydanı, İstanbul'un en önemli ve canlı meydanlarından biridir. Meydanı gezebilir, etrafındaki tarihi yapıları inceleyebilirsiniz.
  • Sultanahmet Camii (Mavi Camii): Ayasofya'ya çok yakın olan Sultanahmet Camii'ni ziyaret edebilirsiniz. Bu muhteşem yapı, Osmanlı mimarisinin en önemli örneklerinden biridir.
  • Topkapı Sarayı: Ayasofya'ya yaklaşık olarak yürüme mesafesinde bulunan Topkapı Sarayı, Osmanlı İmparatorluğu'nun eski sarayıdır. Sarayı ziyaret ederek Osmanlı dönemine ait tarihi ve kültürel mirası keşfedebilirsiniz.
  • Arkeoloji Müzeleri: Sultanahmet Meydanı'nda bulunan İstanbul Arkeoloji Müzeleri, önemli arkeolojik eserlere ev sahipliği yapmaktadır. Müzeleri ziyaret ederek antik çağlardan kalma eserleri görebilirsiniz.
  • Kapalıçarşı ve Mısır Çarşısı: Ayasofya'nın yakınında bulunan Kapalıçarşı ve Mısır Çarşısı, alışveriş yapmak isteyenler için ideal yerlerdir. Burada geleneksel el işi ürünlerden takılara, halılardan baharatlara kadar çeşitli ürünleri bulabilirsiniz.
  • Yürüyüş ve Fotoğrafçılık: Ayasofya'nın bulunduğu bölge, tarihi dokusu ve mimarisiyle fotoğrafçılar için önemli bir mekândır. Sultanahmet Meydanı ve çevresinde yürüyüş yapabilir, güzel fotoğraflar çekebilirsiniz.
  • Yeme İçme: Ayasofya'nın çevresinde birçok restoran, kafe ve sokak satıcıları bulunmaktadır. Geleneksel Türk yemeklerini tatmak veya çeşitli uluslararası lezzetleri denemek için bu mekânlardan birinde mola verebilirsiniz.

 Ayasofya'nın çevresinde yapabileceğiniz bu aktiviteler, İstanbul'un tarih ve kültür zenginliğini keşfetmenize yardımcı olacaktır.

Sultan Ahmet, Ayasofya Meydanı No:1, 34122 Fatih/İstanbul, Türkiye

Değerlendirmeler

Google Yorumlarda 116998 yorumun ortalaması 4.8
pseudo-life
15 Nis 2022
(bir yıl önce)
Ayasofya camii gerek tarihi önemi gerekse mimari açıdan dünya mirası bir yapı. Burayı ziyaret edipte hayran olmamak elde değil. Yıllar önce müze iken ilk ziyaretimde inanılmaz etkilenmiştim. Hâlâ son derece etkileyici bir yer. Bu tarihi yarımadayı ziyaret edecekseniz kesinlikle toplu taşıma kullanın. En az 2 gün ayırın.civarda o kadar çok ziyaret edilecek yer var ki insan inanamıyor. Ramazan ayı münasebetiyle akşamları kalabalık oluyor. Ramazan eğlenceleri iptal edilmiş. Gündüz de çok kalabalık ve inanılmaz turist var. Yerebatan sarnıcı, Sultanahmet camii, arkeoloji ve Türk-islam müzesi, Gülhane parkı,Hürrem Sultan hamamı, bab-ı Ali, 3. Ahmet çeşmesi, aya İrini ve daha adını sayamayacağım onlarca tarihi mekan var. Tabi ki bunların başında Ayasofya geliyor.civarda yemek yiyebileceğiniz çok sayıda mekan var. Turistler için olanlar dışında da kendi bütçenize uygun yerler bulabilirsiniz. Hediyelik eşyada aynı şekilde.
Berna Ekeke
22 Eyl 2022
(7 ay önce)
24 saat açık ama ziyaretçi girişi için sabah 9 gibi girmenizi öneririm. Girişler ücretsiz, 9:30-10:00 arası sıra başlıyor, sonrasında uzun bir kuyruk oluyor. Girişte kontrol var. Kadınların başörtüsü ile girmesi gerekiyor. Ziyaret edeceğiniz gün kısa şort ya da etek giymemeye ve yanınıza başörtüsü almaya dikkat edin. Örtü camiide de satılıyor ama orda da sıra beklemek zorunda kalabilirsiniz. Girişte ayakkabılar açık kutulara konuluyor. Pahalı ayakkabılarla gelmeyin, çalınma ihtimaline karşı yazın terlik gibi basit ayakkabılar tercih edebilirsiniz. Sakin saatlerde giderseniz sıradan da hızlı geçtiğiniz gibi içeriyi de rahatça gezebilirsiniz. Çok gürültü yapılmaması gerekiyor çünkü ziyaretiniz sırasında ibadet edenler olabiliyor. Çıkıştaki harika çeşmeyi de inceleyin.
Bekir Ayyıldız
15 Tem 2022
(10 ay önce)
Ayasofya aynı yere üç kez inşa edilmiş bir eserdir. Günümüzdeki Ayasofya “Üçüncü Ayasofya” olarak bilinmektedir. Ayasofya’nın ilk inşaatı Hıristiyanlığı Roma İmparatorluğu’nun resmi dini olarak kabul eden I. Konstantin döneminde başlatılmıştır. İstanbul’un yedi tepesinden birincisi üzerinde ahşap çatılı bir bazilika olarak inşa edilen ve o dönemde ‘Büyük Kilise’ ismiyle anılan bu yapının açılışı, 360 yılında II. Konstantin döneminde gerçekleşmiştir. 404 yılında başlayan isyanda çıkan bir yangın neticesinde büyük ölçüde harap olan bu yapıdan günümüze ulaşan bir kalıntı bulunmamaktadır. İkinci Ayasofya, İmparator II. Theodosius tarafından birincisinin üzerine inşa ettirilmiş ve 415 yılında ibadete açılmıştır. Yine bazilika şeklinde ve ahşap çatılı olarak inşa edilen bu yapı ise, 532 yılında İmparator Jüstinyen aleyhinde çıkan Nika Ayaklanması’nda isyancılar tarafından yakılıp yıkılmıştır. İmparator Jüstinyen isyanın hemen ardından ilk ikisinden çok daha büyük ve görkemli bir Ayasofya yaptırmaya karar vermiştir. Üçüncü Ayasofya Bizans İmparatoru I. Jüstinyen tarafından 532-537 yıllarında inşa ettirilmiştir. Doğu Roma’nın İmparatorluk Kilisesi olarak kullanılan Ayasofya, tarih boyunca isyanlar, savaşlar ve doğal afetler yüzünden sık sık tahrip olmuştur. Ayasofya en büyük yıkımlardan birini 1204’te 4. Haçlı Seferi’nde şehrin istila edilmesiyle yaşamıştır. Haçlılar tüm şehirle birlikte Ayasofya’yı da yağmalamıştır. İstanbul’da 1204 yılından 1261 yılına kadar süren Latin işgali müddetince Ayasofya, Roma Katolik Kilisesi’ne bağlı bir katedrale dönüştürülmüştür. Ciddi hasarlar almış olan Ayasofya, İstanbul’da tekrar Doğu Roma idaresinin sağlanmasının ardından tamirlerle ayakta tutulmaya çalışılmıştır. Bununla birlikte, yapılan tamiratlar yetersiz kalmış ve 1346 yılında Ayasofya’nın doğudaki başkemeri ve kubbenin bir kısmı çökmüştür. Osmanlılar fethin nişanesi olarak kabul ettikleri ve kıymet verdikleri Ayasofya Camii’ne Fatih Sultan Mehmed Han’dan itibaren büyük özen göstermiş, bakım-onarım faaliyetlerini sürekli hale getirmiş ve camiyi eskisinden çok daha sağlam bir yapıya kavuşturmuştur. Bilhassa Mimar Sinan’ın Ayasofya’ya yaptığı eklemeler ve düzenlemeler, bu insanlık mirasının bugün hâlâ ayakta kalmasında çok büyük rol oynamıştır. Ayasofya Camii’ni kendi hayratı olarak vakfeden ve çok sayıda akar bağlayarak bakım-onarım maliyetlerini garanti altına alan Fatih Sultan Mehmed Han, önce caminin yanına bir de medrese inşa ettirerek eğitim faaliyetlerini başlatmıştır. Ayasofya’nın ilk minaresi de Fatih Sultan Mehmed Han döneminde ahşaptan inşa edilmiştir. Uzun yıllar varlığını sürdüren bu minare 1574 yılındaki büyük tamiratta kaldırılmıştır. Ayasofya Camii’nin ikinci minaresi ise, Sultan II. Bayezid Han döneminde tuğladan inşa edilmiştir. Fatih Sultan Mehmet Han’dan itibaren her padişah, Ayasofya’yı daha da güzelleştirme gayreti içinde olmuş ve zaman içinde yapılan mihrab, minber, kürsü, minareler, hünkâr mahfili, şadırvan, medrese, kütüphane ve aşhane gibi yapılar ile Ayasofya tam tekmil bir külliyeye dönüştürülmüştür. Ayrıca, Osmanlı döneminde Ayasofya Camii’nin iç süslemelerine de büyük önem verilmiştir. Ayasofya hüsn-i hatt ve çinicilik gibi Türk sanatlarının en zarif örnekleriyle süslenmiş ve mabede yeni estetik değerler kazandırılmıştır. Böylece, Ayasofya sadece camiye dönüştürülmemiş, aynı zamanda insanlığın bu ortak mirası muhafaza ve ihya edilmiştir. Fetihle birlikte camiye dönüştürülen ve 481 yıl cami olarak hizmet veren Ayasofya, 1930’lu yıllarda restorasyon çalışmalarının başlamasıyla halka kapatılmıştır. Ardından, 24 Kasım 1934 tarihli bir Bakanlar Kurulu kararıyla müzeye dönüştürülmüştür. Danıştay, 10 Temmuz 2020 tarihinde söz konusu Bakanlar Kurulu kararını iptal etmiştir. Hemen ardından Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan imzası ile yayımlanan 2729 sayılı Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Ayasofya yeniden ibadete açılmıştır.
Yunus Yoğurtçu
17 Nis 2022
(bir yıl önce)
Yıllarca Müze olarak ziyaret ettiğimiz bu mekan 24 Temmuz 2020'de Cumhurbaşkanı kararnamesi ile 86 yıl sonra tekrar camii kimligini geri kazandı. Ayasofya hakkında kısaca bahsedecek olursak; Ayasofya Bizans İmparatoru 1. Justinianus tarafından, 532-537 yılları arasında dönemine göre 5 yıl gibi kısa bir sürede İstanbul'un tarihi yarımadasındaki eski şehir merkezine inşa ettirilmiş bazilika planlı bir patrik katedrali olup 1453 yılında İstanbul'un Osmanlılar tarafından alınmasından sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından camiye dönüştürülmüştür. 1930 ile 1935 yılları arasında restorasyon çalışmaları nedeniyle halka kapatılan Ayasofya'da Mustafa Kemal Atatürk'ün emriyle bir dizi çalışmalar yapıldı. Bu çalışmalar arasında çeşitli restorasyonlar, kubbenin demir kuşak ile çevrilmesi ve mozaiklerin ortaya çıkarılıp temizlenmesi sayılabilir. Restorasyon sırasında Ayasofya'nın, yeni Türkiye Cumhuriyeti'nin laiklik ilkesi doğrultusunda, yapılış amacı olan kiliseye tekrar çevrilmesi konusunda fikirler ortaya atılmışsa da bölgede yaşayan Hristiyan sayısının çok az olmasından dolayı oluşan talep yetersizliği, bölgede bu denli görkemli bir kiliseye karşı yapılabilecek muhtemel provakasyonlar ve mimarinin tarihî önemi göz önüne alınarak Bakanlar Kurulu'nun 24 Kasım 1934 tarih ve 7/1589 sayılı kararıyla müzeye çevrilmiştir. 1 Şubat 1935'te ziyarete açılan müzeyi Atatürk 6 Şubat 1935 tarihinde ziyaret etmiştir. Yüzyıllar sonra mermer zemindeki halıların kaldırılmasıyla zemin döşemesi ve insan figürlü mozaikleri örten sıvanın kaldırılmasıyla da muhteşem mozaikler tekrar gün ışığına çıkarılmıştır.
omer uçar
07 Oca 2022
(bir yıl önce)
Tek kelimeyle mükemmel o dönemin şartlarında böyle muhtesem yapıların yapılabileceğini görmeden hayal edemezsiniz kilise olarak yapılmış ama camiye çevrildiği zaman da okadar güzel dönüştürülmüş ki öncesini bilmeyen ayırd edemez İyiki atalarımız böyle güzel eserlere sahip çıkmış onları geliştirip bugün bizlere miras bırakmış .Atalarimiz bukadar uzun zaman koruyup kollamiş Allah onlardan razı olsun ama bu güzelim mabedi bize yasaklayanlara ne diyeyim ben müze yapanlara kendi caminizde ibadeti yasaklayanlara içine girip görmek isteyen bizlerden turist ten aldığı kadar yüksek ücret isteyenleri Allah'a havale ediyorum ama 90 yıl sonra bize bu camiyi tekrar acanlara Ayasofya'nın zincirlerini kiranlara Ayasofya da ibadet etmemizde emeği olan herkese hakkımı helal ediyorum Allah onlardan razı olsun
Süleymaniye Camii

Süleymaniye Camii

Süleymaniye Camii, İstanbul'un tarihi yarımadasında yer alan ve Mimar Sinan tarafından inşa edilen büyük bir camidir. Osmanlı Sultanı ...
Ayasofya Camii

Ayasofya Camii

Cumhuriyetin ilanından sonra 1935 yılında müzeye dönüştürülen Ayasofya Camii 2020 yılında yeniden cami statüsüne kavuşmuş ve resmi adı ...
Süleymaniye Camii ve Külliyesi

Süleymaniye Camii ve Külliyesi

Süleymaniye Camii ve Külliyesi, Süleymaniye Camii ve Külliyesi, Osmanlı İmparatorluğu'nun görkemli zirvelerinden biridir, taşıdığı estetik ve tarihi derinlikle ...