Türkiye’nin Batık Su Altı Kentleri

Türkiye, tarihi ve kültürel zenginliğiyle bilinen bir ülke. Ancak bu zenginlik sadece karada değil, denizde de gizli. Türkiye’nin kıyılarında, binlerce yıllık tarihe tanıklık eden birçok batık su altı kenti bulunuyor. Bu kentler, arkeolojik açıdan büyük önem taşıyor. Ayrıca, su altı fotoğrafçılığı ve dalış sporu için de eşsiz fırsatlar sunuyor. Buyurun ülkemizin su altı kentlerine birlikte dalalım:

Kekova: Antalya’nın Demre ilçesine bağlı bir ada olan Kekova, Likya uygarlığının izlerini taşıyan bir su altı kenti. 2. yüzyılda meydana gelen bir deprem sonucu sulara gömülen kent, günümüzde koruma altında. Kekova’da dalış yapmak yasak olsa da, cam tabanlı teknelerle su altındaki kalıntıları görmek mümkün.

Aperlai : Antalya’nın Kaş ilçesinde yer alan Aperlai, M.Ö. 4. yüzyılda kurulmuş bir liman kenti. Roma ve Bizans dönemlerinde de kullanılan kent, zamanla deniz seviyesinin yükselmesiyle sular altında kalmış. Aperlai’de dalış yaparak su altındaki duvarlar, sarnıçlar, merdivenler ve mozaikler görülebilir.

Yassıada: Muğla’nın Bodrum ilçesine bağlı bir ada olan Yassıada, Bizans döneminde bir kale ve manastırın bulunduğu bir yerleşim yeri. 1961 yılında yapılan araştırmalarda, ada çevresinde 7 adet batık gemi bulunmuş. Bu gemilerden en ünlüsü, M.S. 4. yüzyıla ait olan ve bronz heykeller, cam eşyalar ve sikke taşıyan gemi. Yassıada’da dalış yaparak bu tarihi eserleri yakından incelemek mümkün