2024
Kahvaltıyı Kim İcat Etti?

Nomatto

Kahvaltıyı Kim İcat Etti?

Soru: Kahvaltıyı Kim İcat Etti? / Evliya Çelebi / Orman Yangınları / Rus Salatasına Rusya’da Ne Diyorlar? / Haftanın Fırsatı- Ücretsiz Finlandiya Yolculuğu 💥 / Overbooking / Haftanın Filmi: The Secret Life of Walter Mitty / Kısa Kısa Haberler

Merhaba; gezgin ruhunuza hitap eden, gezi ve tatil tutkunuzu canlı tutacak bilgi, ipucu ve önerileri haftalık e-postalarımızla sizlerle paylaşıyoruz. Özel olarak tasarladığımız seyahat planları ve önerilerimizin daha fazlası için sizi nomatto.com’a bekliyoruz. Ayrıca eğlenceli içeriklerimizi @nomattosocial instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Bugün neler var?

  • Soru: Kahvaltıyı Kim İcat Etti?

  • Evliya Çelebi

  • Orman Yangınları

  • Rus Salatasına Rusya’da Ne Diyorlar?

  • Haftanın Fırsatı- Ücretsiz Finlandiya Yolculuğu 💥

  • Overbooking

  • Haftanın Filmi: The Secret Life of Walter Mitty

  • Kısa Kısa Haberler

Soru: Kahvaltıyı Kim İcat Etti?

Antik çağlarda insanlar günde bir öğün öğlen yemek yerdi. Onun dışında arada bir şey bulduklarında atıştırsalar da bunları yemekten saymazlardı. Çünkü onlar için yemek demek ziyafet demekti. 😄 

11. yüzyıl Orta Asya'sında Türk mutfak kültüründe kahvaltı diye bir şey yoktu. İnsanlar günde iki öğün yiyorlardı. Güneşin doğmasıyla uyanıp 5-6 saat çalıştıktan sonra yorulanlar sofraya oturur, hanenin ekonomik durumuna göre omaç (erişteli çorba), tarhana çorbası, yazok et (pastırma), soktu (sucuk), herise (keşkek) ya da etli pilav ve süt ürünlerinin çoğunlukta olduğu sulanmış yufka ekmek ile bazlama, cızlama, gavurga ve kavurmanın da olduğu günün ilk öğününü (kuşluk) yerlerdi. 💫 

Orta çağda Avrupa’sında da kahvaltının bugünkü anlamda bir öğün olmadığı görülüyor. Avrupa'da kilise tarafından sabah yemeği yasaklanmıştı. Sadece çocuklar, yaşlılar ve hastalar sabah bir şeyler yiyebiliyorlardı. Bu dönemde kahvaltının yerini içki almıştı. Birçok insan sabahları bira ya da şarap içerek güne başlıyordu.

Osmanlı döneminde ise kahvaltının önemi artmıştır. Kahvaltının Osmanlı kaynaklarında ilk geçtiği tarih 18. yüzyıl olarak bilinir. Kahve altı olarak adlandırılan bu öğünde bal, kaymak, peynir, zeytin, reçel gibi yiyecekler tüketilirdi. Kamus-ı Türki sözlüğünde "Esasen aç karnına kahve içmemek için kahveden evvel yenen muhtasar kısa yemek" şeklinde tanımlanmıştır.

Bu tanımlardan anlaşıldığı üzere, kahvaltı Osmanlı zamanında esas bir öğün değil, kahve içmeden önce mideyi hazırlamak için yenilen atıştırmalık olarak görülüyordu. Saray mutfağında ise daha zengin bir kahvaltı sofrası kurulurdu. Köfte, dolma, börek, hoşaf gibi yemek ve tatlılar da kahvaltılık olarak sunulurdu.

19. yüzyıl sonlarında ise ABD'de mısır gevreği firmalarının kahvaltının önemini vurgulayan reklamlar yapmasıyla kahvaltının popülaritesi artmıştır. Bu firmalar kahvaltının sağlıklı ve enerjik olmanın anahtarı olduğunu iddia ederek insanları sabahları mısır gevreği tüketmeye teşvik etmişlerdir.

Türkiye'de ise kahvaltının bugünkü halini alması 20. yüzyılın ikinci yarısında olmuştur. Şehirleşme ve sanayileşme ile insanların yaşam tarzları değişmiş ve sabah erken saatlerde işe gitmek zorunda kalanlar için kahvaltı güne başlamanın en pratik yolu haline gelmiştir.

Ülkemizdeki en iyi kahvaltı mekanları için sizi 👉Nomattoya davet ederken, konuya ilişkin son sözü de Cemal Süreya’ya bırakalım:

Yemek yemek üstüne ne düşünürsünüz bilmem

Ama kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı

Evliya Çelebi

🚁TLC’de helikopterle dağ başına bırakılan ve kertenkele yiyerek kurtulmaya çalışanların maceralarını gösteren televizyon programlarını izlemekten daha güzel bir şey varsa o da Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesini okumaktır.

1611’de İstanbul’da doğan ve saray hizmetçisi olan ailesi sayesinde Sultan 4. Murad’la dostluk kuran Evliya Çelebi, padişahın sponsorluğunda 1640’ta başladığı seyahatlerine 1682’de Hakk’ın rahmetine kavuşana kadar devam etmiştir. Marco Polo ve İbni Batuta’nın toplamından daha fazla gezmiş birinden bahsediyoruz.

Anadolu, Rumeli, Arabistan, Kuzey Afrika, Kafkasya, İran, Irak, Suriye, Mısır ve Avrupa'nın birçok ülkesinde gördüğü yerlerin coğrafyası, tarihi, kültürü, insanları, bitkileri ve hayvanları Seyahatname adıyla 10 ciltlik keyifli bir eserde toplamıştır. Tüm ciltleri günümüze kadar ulaşan eserin orijinal nüshaları Türkiye'de ve yurt dışında çeşitli kütüphanelerde bulunurken Osmanlıca ve günümüz Türkçesiyle de basılmıştır.

Onu ansiklopedik bilgileri sıralayan sıkıcı bir tarihçi sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz. Evliya Çelebi'nin anlatımı akıcı, canlı ve renklidir. Yeri geldiğinde hikâyelerinde vampir, cadı, büyücü gibi fantastik öğeleri kullanmaktan çekinmez. Gördüğü yerleri ve olayları abartılı bir şekilde anlatır. Mesela Nil nehrinde timsahın sırtına binerek yolculuk ettiğini, karşı kıyıya vardığında onu yemek isteyen timsahın kulağına fısıldayarak kurtulduğundan bahseder🐊.

Ne diyelim, adam eğlenmiş 😊.

Seyahatnamenin en beğenilen bölümleri arasında İstanbul'un tasviri, Mısır piramitleri, Nil seyahati ve Avrupa hakkındaki yorumları sayılabilir. 250’den fazla şehri anlattığı Seyahatname gezi tutkunları için benzersiz bir hazinedir.

Nereye gitsem diye düşünüyorsanız Seyahatname siparişini verin, o zamana kadar adresiniz Nomatto 😎

Orman Yangınları

Yaz aylarının yaklaşmasıyla orman yangını tehlikesi başladı. Hatta İspanya’da büyük bir orman yangını devam ediyor. Resmi verilere göre Türkiye'de her yıl ortalama 8-10 bin hektar orman yanıyor. Ancak 2021’deki yangınlarda 200 bin hektar alan yandı.

Avrupa Birliği'nin Orman Yangınları Bilgi Sistemi (EFFIS) Türkiye dahil Avrupa'daki tüm orman yangınlarını harita üzerinde gösteriyor ve yanan alanların büyüklüğünü, yangınların nedenlerini ve söndürme çalışmalarını raporluyor. Böylece hangi bölgelerde ne kadar ormanlık alanın yandığını ve ne kadarının kurtarıldığını görebilirsiniz.

Çoğumuz yangınlardan sonra yanan yerlerin imara açılması kaygısını taşıyoruz. Hatta kimi zaman imara açılsın diye bilerek yakıldığına dair söylentiler de duyuyoruz. Ancak işin uzmanlarıyla konuşulduğunda ormanların imara açılması için çeşitli yöntemlerin olduğu, bunların da zaman zaman suistimal edildiği ancak yangın sonrasında imara açmanın pek mümkün olmadığını söylüyor.

Yani imara açılan ormanlar konusunda endişeli olmalıyız ama yangının gerekçesinin bu olduğunu düşünmek pek doğru değil. Dileriz bu yaz ciddi bir orman yangınıyla karşı karşıya kalmayız, ancak böyle bir durumda yardımcı olmak için şimdiden e-devlet üzerinden Orman Yangınları Gönüllüsü başvurusu yapabilirsiniz.

Bahar kapıda ve orman gezileri için ideal dönem başlıyor. Yol arkadaşınız Nomatto’nun sizin için derlediği dünyanın en iyi yürüyüş yollarından biri olan 👉Likya Yoluna da göz atabilirsiniz.

Rus Salatasına Rusya’da Ne Diyorlar?

Rus salatası küp şeklinde kesilmiş patates ve diğer sebzeleri mayonezle karıştırarak yapılan bir salatadır. Peki, ülkemizde oldukça yaygın ve sevilen bir salata olan Rus salatası nereden çıkmıştır? 🤔 

Rus salatası aslında 1860'lı yıllarda Moskova'daki Hermitage Restaurant'ın baş aşçısı olan Belçika asıllı Rus Lucien Olivier tarafından icat edildi. Kısa zamanda restoranın en sevilen yemeği haline gelen Rus salatası pek çok dünya ülkesine yayıldı. Bugün Rus salatasına Almanlar ve Ruslar hâlâ Olivier salatası der. Ülkemize de 1917 Ekim devriminden sonra gelen Beyaz Ruslar tarafından tanıtılmıştır. 💫 

HAFTANIN FIRSATI

Ücretsiz Finlandiya gezisine ne dersiniz? Elinizi çabuk tutmanızı öneririz!

Başvuru şartları için tıklayınız.

Overbooking

Muhtemelen daha önce Overbooking (fazla rezervasyon) terimini duymuşsunuzdur. 🛩️Havayolu firmaları uyanık kasaba esnafı modunda “nasıl olsa bu bilet alanların bazısının işi mişi çıkar gelmez, fazladan üç beş bilet daha satın yeğen” diyerek uyanıklık yapar ve bir uçuşta koltuk sayısından daha fazla bilet satar. Kulağa çılgınca gelse de havayollarına önemli fayda sağlayan akıllı bir stratejidir.

Açıklayalım.

Patron overbooking istiyor

Overbooking basit bir gerçeğe dayanmaktadır: İnsanlar trafik, hava durumu, hastalık veya başka nedenlerden dolayı uçuşlarını kaçırırlar. Bazen planlarını son dakikada iptal eder veya değiştirirler. Bazen sadece check-in yapmayı unuturlar. Tüm bu faktörler, satılan bilet sayısı ile uçağa gerçekten binen yolcu sayısı arasında bir boşluk yaratır.

Bu boşluğa kullanılmayan rezervasyon oranı denir ve rotaya, mevsime, günün saatine ve diğer faktörlere bağlı olarak değişir. Örneğin, iş amaçlı seyahat edenler, boş boş gezenlere göre 🤫 daha yüksek uçak kaçırma eğilimindedir. Ortalama olarak, ABD'deki iç hat uçuşlarında kullanılmayan rezervasyon oranı %5 civarındayken, uluslararası uçuşlarda %10 civarındadır.

Şimdi, bir havayolu yöneticisi olduğunuzu hayal edin. 100 koltuklu bir uçuşunuz var ve %10'luk bir kullanılmayan rezervasyon oranı bekliyorsunuz. Hizmet kalitesini veya müşteri memnuniyetini etkilemeden 10 bilet daha satabilir ve daha fazla gelir elde edebilirsiniz. 💰

Peki ya yanılıyorsan? Ya 90'dan fazla yolcu gelirse? Aşırı rezervasyonun devreye girdiği yer burasıdır. Koltuk sayısından fazla bilet satıyorsunuz, ama çok fazla değil. Beklenen talebe ve kullanılmayan rezervasyon oranına bağlı olarak her uçuş için satılacak en uygun bilet sayısını tahmin etmek için geçmiş verileri ve istatistiksel modelleri kullanırsınız. Bu şekilde, kazanç artar, boş koltuklara veya öfkeli müşterilere sahip olma riskinizi en aza indirirsiniz.

Patron çok mutlu 💸 ama birileri değil 😡.

Yeterince ödül varsa bir sonraki uçağı beklerim

Overbooking mükemmel bir yöntem değildir. Bazen işler ters gider ve kapasitenin üstünde yolcu gelir. Ayakta yolcu alamayacağınıza, hostes koltuğuna da oturtamayacağınıza göre (!) öfkeli müşterilerle baş başa kalırsınız. ABD Ulaştırma Bakanlığı'na göre, 2019'da aşırı satış nedeniyle yolcuların sadece %0,14'ü uçağa binemedi. Yani her 714 yolcudan biri. O bir kişi benim işte ✋diyorsanız o zaman neler olacağını sıralayalım:

  • Önce uçak içinde boş beleş yolculuk yapan biri var mı diye sorarlar, eğer uçmaktan vazgeçmek isteyen olursa ona nakit para, kupon kodu, mil, otel konaklaması gibi tekliflerde bulunurlar. Kabul eden olursa sorun çözülür. Zaten 10 olaydan 9’unda sorun bu şekilde çözülüyor.

  • Bu çözüm olmazsa, uçuşunuzun overbooked olduğunu öğrendiğinizde sakin olun ve haklarınızı bilin. Havayolu firması size alternatif bir uçuş veya başka bir ulaşım aracı sağlamak zorundadır. Ayrıca, uçuşunuzun gecikmesi veya iptali nedeniyle yaşadığınız zararları karşılamak için size tazminat ödemelidir. Tazminat miktarı, uçuş mesafesi ve gecikme süresine göre değişir. Avrupa Birliği ülkelerinden veya Avrupa Birliği ülkelerine seyahat eden yolcular için 1500 km'ye kadar olan uçuşlarda 250 Euro, 1500-3500 km arası olan uçuşlarda 400 Euro, 3500 km'den uzun olan uçuşlarda 600 Euro. Tazminat talebinizi en geç 2 yıl içinde yapmanız gerektiğini unutmayın.

Overbooking durumunda mağdur olmamak için ise bazı önlemler alabilirsiniz. Bunlar şunlardır:

  • Uçuşunuza en az 2 saat önce havalimanına gidin ve check-in işleminizi zamanında yapın.

  • Uçuşunuzun durumunu takip edin ve havayolu firmasından bilgi alın.

  • Seyahat sağlık sigortası yaptırın ve overbooking teminatını kapsama dahil edin.

  • Biletinizi online olarak satın alın ve biletinizdeki bilgileri kontrol edin.

Haftanın Filmi: The Secret Life of Walter Mitty

“Hayal etmeyi bırak, yaşamaya başla!”

Herkes zaman zaman hayatın monotonluğundan sıkılıp farklı bir şeyler yapmak ister. Filmin karakteri Walter da bu konuyu hayata geçirip sıkıcı hayattan kaçmak için hayal dünyasına dalar. Yapmak isteyip yapamadığı şeyleri hayallerinde gerçekleştirir ve film boyunca bambaşka diyarlarda eşsiz görüntüler eşliğinde dolaşır.

Yönetmen / Senarist: Ben Stiller

Oyuncular: Ben Stiller, Kristen Wiig, Jon Daly, Kathryn Hahn.

IMDB: 7.3

Rotten Tomatoes: %52

Kısa Kısa Haberler

Sizin için derlediğimiz yeni seyahat rotalarından, bulunduğunuz bölgeye en yakın lezzet duraklarından, bir sonraki yolculuğunuza çıkmadan önce “iyi ki okumuşum” diyeceğiniz bilgilendirici ve keyifli içeriklerden haberdar olmak için e-posta listemize abone olabilir, arkadaşlarınızla paylaşarak NOMATTO’yu daha fazla kişiyle tanıştırmamıza katkı sunabilirsiniz.

📢Markaların Dikkatine: Gezi Tutkunu Okuyucularımız İçin Fırsat Arıyoruz!

Merhaba, marka sahipleri! Her zaman yeni maceralar arayan seyahat meraklılarına sunacak harika bir şeyiniz varsa, tam size göre izleyicilerimiz var. Nomatto ile fırsatlarınızı ulaştırın, yeni yerler keşfetmeyi seven yüksek gelirli okuyucularımıza markanızı tanıtma fırsatı yakalayın. Tamamsa bizi bulun!

Bu haftaki yayınımız nasıldı?

 

Değerlendirmeler

Google Yorumlarda 0 yorumun ortalaması 0.0
Henüz hiçbir değerlendirme bulunmamaktadır.
Ah Şu Pandemi

Ah Şu Pandemi

Erken Rezervasyon Yapan Yerini Alır Mı? / Karavan Yaşamı: Biraz da Dedikodusunu Yapalım! / Haftanın Fırsatı- Londra Gidiş-Dönüş ...
Rögar Kapağı Sanatı

Rögar Kapağı Sanatı

Japonya Rögar Kapağı Sanatı / Var Olmayan Dijital Giysiler / Sınırları Zorlayan Yaşamlar / Haftanın Filmi - Sully ...
Kahvaltıyı Kim İcat Etti?

Kahvaltıyı Kim İcat Etti?

Soru: Kahvaltıyı Kim İcat Etti? / Evliya Çelebi / Orman Yangınları / Rus Salatasına Rusya’da Ne Diyorlar? / ...
Tarihin En Uzun ve En Eğlenceli Yolu

Tarihin En Uzun ve En Eğlenceli Yolu

Yerebatan Sarnıcı! / Haftanın Fırsatı ilerlet.com / İpek Yolu: Tarihin En Uzun ve En Eğlenceli Ticaret Yolu / ...
Afrodit'in Altın Elması

Afrodit'in Altın Elması

Truva-Afrodit’in Altın Elması / Türkiye’nin Batık Su Altı Kentleri / Çin Seddi: İnsanlığın Mucizevi İnşası / Dünyanın En ...